Her aşık, sevdiğini kaybetme kaygısını taşır.
Üftâde bir âşık vardı.Bir gece sevgilisinin yanına geldi.Âşık heyecanla yerinden öyle bir fırladı ki yeninin çarpmasıyla mum sönüverdi.Sevgili otururken siteme başladı: -“Beni görmeyi istemiyorsun zâhir, gelir gelmez mumu söndürdün.” Âşık mahcubiyetle içindekini dışa vurdu: -Güneş doğdu sandım da!
Sayfa 93 - Kapı Yayınları - 1.Basım 2022
Reklam
Altı yıldır tutkunum ona, annemi sevdiğimden daha çok seviyorum onu. Her an sesini işitiyor, ellerimde ellerinin sıcaklğını hissediyorum; her an içeri giriverecekmiş gibi gözüm kapıda. Şu sıra her gün buralarda, ama beni görmüyor bile... Bilsen bu nasıl acı veriyor bana! Hiç umudum yok, hiç! (Ümitsizlik içinde) Ah Tanrım güç ver bana... Bütün gece dua ettim... Her fırsatta yaklaşıyorum ona, bir söz bulup konuşmaya başlıyorum, gözlerine bakıyorum. Artık ne gururum, ne kendimi tutma gücüm kaldı... Dün akşam dayanamayıp Vanya Dayı'ya söyledim âşık olduğumu... Hizmetçiler de biliyor onu sevdiğimi, bilmeyen kalmadı...
Sayfa 48 - SonyaKitabı okudu
"Denize âşık olanlar gel- git'ine de katlanır." dedim. Gitti ama gelmedi. Bir adım bile yaklaşmadı bana, hep uzakların yakını oldu. Yokluğun belki hatırlanır dedim uzak yerlerden. Ama sevilmeyen hatırlanmıyor, gerçekten yitirilmeden. İnsan neler öğreniyor yaşarken. Mesela aşk acısı kalpte oluşuyor ama asıl yarıyor ruh alıyor. Yani sonunda her şarkı bitiyor ama hiçbir şarkı ölmüyor. Yaşanıp da bir senden daha acıdır yaşamadan bitenler. Biraz yaşasaydık keşke. Keşke beni, anısı olan bir geçmişle terk etseydin. Bak, gözlerinde yüzüyorum her gece... Ve kara görünmüyor gözlerinde. Yokluğunu bile seviyorum yâr; Çünkü o bile sen olduğun için var.
yaşamak istiyorum , kalp atışlarımı hızlandıran uzun araba yolculukları yapmak, ufukta güneşin battığı yabancı şehirlere gitmek, ayçiçeği tarlalarından geçmek istiyorum , gün boyunca dünyadaki en güzel makarna çeşitlerini denemek, her gün sabah koşusuna çıkmak, en sevdiğim şarkıyı sanki daha önce hiç dinlememişim gibi en baştan keşfetmek istiyorum
Sayfa 331 - Ephesus yayınlarıKitabı okudu
"Sanki bir şey ansızın sona erdi - silindi - soldu - bir hayal- sanki âşık olduğumuzu sandığımız zaman onu biz uyduruyoruz- varolmayan bir şeyi hayal ediyoruz. İşte bu yüzden bizim evlenmemiz asla mümkün değil. Hep ötekinin hayal olduğunu anlamak, çekip gitmek, onları unutmak, asla sevdiğinden emin olamamak ya da onun seni değil de bir başkasını sevdiğini sanmak, bir durumdan başka bir duruma geçmenin dehşeti, bir an mutlu olmak, bir sonraki an acıyla kıvranmak – işte bu yüzden evlenmemiz mümkün değil. Aynı zamanda da," diye devam etti, "birbirimiz olmadan da yaşayamıyoruz."
Reklam
Romanın Macerası: Bozkurtların Ölümü Atsız'ın, tarihin tozlu sayfalarından çıkardığı Kür Şad'ın hikâyesidir. 639 yılında Çin sarayını basan 41 yiğidin hikâyesini Atsız Fransız kaynaklarından, muhtemelen Hüseyin Cahit'in De Guignes tercümesinden, daha üniversite yıllarında okumuş olmalıdır. Çin kaynaklarında Cie-şı-şuay olarak geçen
TOZLU SAHİFELERDEN ÇIKIP YÜREKLERE YERLEŞEN KAHRAMAN: KÜR ŞAD (BOZKURTLARIN ÖLÜMÜ) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce romanın genişçe bir özetini vermek faydalı olacaktır. Olay 621 yılında, bir yaz gecesi başlar. Yüzbaşı Işbara Alp'ın buyruğundaki Gök Türk erleri bozkırda uyumaya çalışmaktadırlar. Ertesi gün Çin'e akın
"Gecedir, güzel gecedir, Irmaklar, pınarlar üstümüze akar şırıltıyla, Bir yanımız Rum, bir yan Urus, bir yan Acem, Sesim kavaldır benim, dilimse kalem, Eşim dostum şu dünyanın aşık ve dengbejleridir, Bu gece okuyacağım, okuyacağım vallahi, Oğulun oğulu bile alıncaya dek bu geceyi…"
Sayfa 83 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Aşk
" İnsanların birbirlerine aşık ken gündelik hayatlarına devam etmelerini anlayamıyordum. Böylesi bir hareket bana ihanet gibi geliyordu. Kötü sahnelenmiş bir piyes gibi. Sanki bir insana değil de, bir koltuğa âşık olunuyormuş gibi! Ben gece gündüz hissettiklerimi, kızı, birlikte neler yapabileceğimizi, anlatabileceğimi düşünürdüm. Düşünmediğim zamanlarda da bunları gerçekleştiriyor olurdum. "
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.