Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Takipçi
Kartpostal, Johnny'nin hep çok hoşuna gitmiş olan (plaklarından birine bu ismi verdi) Romus ve Romulus'u temsil ediyordu ve şöyle diyordu: "Bir aşk kalabalığında tek başıma yürüyorum."
Sayfa 357 - Can Yayınları
“Aletimi emmeyi hep çok sevdin,” dedi ipeksi bir sesle. ‘"Ve Tanrı biliyor, elimden gelse tüm zamammı ağzında geçirirdim.”
Reklam
"Benim beklediğim aşk başka!" dedi. "O, bütün mantıkların dışında, tarifi imkânsız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka, istemek, bütün ruhuyla, bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka... Aşk bence bu istemektir.
Sayfa 103 - Yapı Kredi Yayınları
Ah, uzağa her şeyden. Ah, uzağa her şeyden. Ey kimsesiz!, yollara düşme saati şimdi.
Bedenin ve ruhun baskı altına alınması değilse nedir aşk?
Sayfa 30 - SelKitabı okuyor
Geri dönüşü olmayan oyunlar oynamayı sevdiğini biliyorum. Seni senden daha iyi tanıyorum. Kaybettiğini görmek için her zaman geri dönmeye çalışıyorsun. Beni tanımadığını biliyorum. Çünkü eğer tanısaydın beni oyuncağı gibi gören sana, geri dönebileceğimi düşünmezdin bile.
Reklam
Simurg
“Ey kör! Aç gözünü de düşlerden uyan. Simurg’u göremesen de bari küçük bir serçeyi gör. Kaf Dağı’na varamasan da evinden çıkıp kırlara açıl; böcekleri, kuşları, çiçekleri ve tepeleri seyret. Daha hayattayken bir taşı bir taşın üstüne koy. Gülleri ve bülbülleri göremeyip gün boyu evinde oturan adam dünyanın kendisini hiç görebilir mi?”
Ne önemi var ki kudretli babacığım, görünümü nasıl olursa olsun, şu bir hakikat ki, büyülü bir varlıktı o kız.
Aşk tek taraflı bir duygudur. Kendi içinde duygunu çağaltır durursun... Sevgi ise birbirini besleyen ve çoğaltan bir duygudur.
"Elimizden kaçırdığımız nimetlerin o kadar da bulunmaz olmadığını anladığımızda kaderimize boyun eğmekle ne kadar doğru yaptığımızı görürüz."
Reklam
"Ateşli küçük ağzın aletimin başını çekiyor, dilin etrafımda dolaşıyor, sıkı yumrukların beni sıvazlıyordu. Senin için çok şiddetli geldim. Ve onu tattın, Gia, bebeğim. Her damlasını.”
Emek
Yoksulluğu azaltmadan zenginliği arttıran ve suç işleme bakımından, sayılardan daha hızlı artış gösteren bir toplumsal sistemin özünde çürümüş bir şeylerin olması gerekir.
Aşk, sabah gözünü açar açmaz onu düşünmek mi, onu düşünmekten hiç uyumamak mı?
400 syf.
4/10 puan verdi
İlk incelemem ve biraz spoiler katarak yorumumu yapacağım. O kadar hayalkırıklığı yaşadım ki... Yazarla tanışmam
Yüz Karası
Yüz Karası
ile olmuştu. Bir hevesle kitap sayfalarının öve öve bitiremediği açıkçası benim de büyük bir beklenti ile aldığım kitaba gelelim. Ben karakter gelişimini pek sevemedim. Yani onca olay yaşanmasına rağmen başrol kızımız Hazel'in bu kadar sakin davranmasını hazmedemedim. Diğer kitapta Grace sakin,iyimser bir karekterdi evet ama Jackson ona bu huyunu sevmediğini açıkça söylüyordu. Bu kitapta ise tepki gösterilmesi gereken yerlerde Hazel ağlayıp duruyordu, büyük bir sorumluluğu üzerine almıştı ama sevemedim yani. Ian bir sürü aşk sözcüğü söyleyip tekrar ayrıldıkları ilk anda Hazel'in üstüne gidip kalbini kırmaya çalışması? Kendi kariyerine yönelirken yaptığı tek şey içmek ve sahneye çıkmaktı. Hazel'in ondan neden ayrıldığını bile sorgulamadı. Kabullenip kendi yoluna devam etti. Yaşadıklarından ötürü dağılmasını anlamaya çalıştım ama Ian daha farklı bir karaktere sahip olabilirdi. Sanki olaylara bakış açısı daha farklı olmalıydı veya daha olgun davranmalıydı. Sevemedim ve olmamış yani. Sanki yazayım da bitsin gibi bir ruh haline bürünmüş yazar. Okurken durmadan yüz karası ile karşılaştırdım istemsizce. Karakterleri gelişim, olayları işleyiş bakımından sevemedim. Keşke daha farklı olsaydı. Kitabı alıp almamakta kararsız olan arkadaşlar varsa pdf'sini bulup okuyun veya benim gibi beklentinizi yüksek tutmayın diyebilirim.
İkimizin Yıkımı
İkimizin YıkımıBrittainy C. Cherry · Martı Yayınları · 2024304 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.