Seni Beklemek
Seni beklemek aşka kucak açmaktır
Umutları incitmeden kendinde yol almaktır
Seni beklemek tanrıya özlem duymaktır
Bir ilahi eşliğinde derdinden soyunmaktır
Seni beklemek hayallerden taç yapmaktır
Düşten merasimlerde başına kondurmaktır
Seni beklemek mânâ deryasına dalmaktır
Bir inci hayali için derinlerde kaybolmaktır
Seni beklemek hayata anlam katmaktır
Nihilist uçurumlardan cesaretle sıyrılmaktır
Seni beklemek mevsiminde çiçek açmaktır
Kar, boran, fırtına bilmeden tohum saçmaktır
Seni beklemek yüzündeki derinlikte kaybolmaktır
Gonca femde, gül yanakta baharı seyre dalmaktır
Seni beklemek aya güne güneşe bakış atmaktır
Hava, su ve ekmek gibi varlığına muhtaç olmaktır
Uzaktaki 🥀
Yağmur
Vareden'in adıyla insanlığa inen Nur
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından
Rahmet vadilerinden boşanır ab-ı hayat
En müstesna doğuşa hamiledir kainat.
Yıllardır bozbulanık suları yudumladım,
Bir pelikan hüznüyle yürüdüm kumsalları,
Yağmur, seni bekleyen bir
Aşka farklı bir bakış
Eski geleneklerde ve tasavvufta, "Kibrit-i Ahmer" diye bir maddeden, bir iksirden bahsedilir. "Kibrit-i Ahmer"e 'filozof taşı', 'felsefe taşı' adı verildiği de olur.
Nedir bu "Kibrit-i Ahmer?
İnanışa göre bu "kimya" döküldüğü maddeyi altına çeviren bir tılsımdır. Bu işle uğraşmanın adı kimi zaman kimyadır. Bu uğraş Yunan felsefesinin dört madde, dört unsur (su, toprak, ateş ve hava) anlayışına dayanır.
Tasavvufçular bunu kişinin çıktığı sonsuz olgunluk mertebesi olarak adlandırmış ve İbni Arabi, Mevlânâ gibi kişiler bu iksirin aşk olduğunu söyler.
Üç harf "a-ş-k"dır. Arap alfabesinde "ayn", "şin" ve "kaf" harfleriyle "ışk" şeklinde yazılan "aşk" kelimesinde ayrıca "şin" harfi üzerinde üç nokta; "kaf" harfi üzerinde iki nokta vardır.
Buna dayanarak aşkı "üç harf beş noktayla insanı adam eden iksir" diye tanımlayanlar vardır.
Aşk, insanı sıradanlıktan çıkarma iksiridir. Tıpkı sıradan bir madeni altına çeviren "Kibrit-i Ahmer" gibi…
Seven bazen sevdiğinin derdini kederini sahiplenmek ister ona her kendini yorgun hissetiğinde bana yaslan demek için bazen haykırır ama gine nafile çünkü tek başına büyümeyi öğrenmiş bir kişi size hemen sarılması çok saçmalık olmaz mı olur kendi derdine derman bulmayı öğrenmiş biri sizi ne kadar sevsede sizi zamana bırakır ve hep kendi dermanını
Aşk Üzerine
İlk aşık olduğumuzda hissettiğimiz hayranlık ve heyecan, zamanla azalabiliyor ve kaybolabiliyor. Bu heyecan kaybı, aşık olanlar için oldukça zor bir durum çünkü o ilk yoğun duygulara alışmak, onların yokluğuna alışmaktan çok daha kolay. Yani, ilk aşkın verdiği coşku ve hayranlık kaybolduğunda, bu kaybın farkında olan kişi için, yeniden o duyguları
Ortaya karışık:)))
___________________________________
Erkekler davrandıkları gibi, kadınlarsa göründükleri gibidirler.
Erkekler kadınları seyrederler. Kadınlarsa seyredilişlerini seyrederler. Bu durum, yalnız erkeklerle kadınlar arasındaki ilişkileri değil, kadınların kendileriyle ilişkilerini de belirler.
Kadının içindeki gözlemci erkek,