İskender Pala'nın son çıkan kitabı. Adından da anlaşılacağı üzere bir "AŞK HİKAYESİ". Ama baştan söylemeliyim ki hikayemiz 270 sayfaaa. Evet bi açıklama bekliyoruz İskender Pala. Ya da İskender Pala mı diyim yoksa sen mi gerçek ismini açıkl... Tamam şakamızı da yaptık. Gelelim essahlı anlatım kısmına.
Kitabın konusunu okuduğunuz da zaten gel de okuma diyorsunuz içinizden. Duygu olarak yoğun hasret, özlem, tutku, bağlılık, sadakat ve tabikiii evet bildiniz AŞKKKKK içerir arkadaşlar.
AŞKKK. Bu kısımda ciddi olacaktım ama napalım.
Spoiler vermeden biraz daha derine inersem; Yıllar yıllar süren birbirine kavuşamama hikâyesinin bir kaç kişiyle farklı türden bir uzaklık, kavuşamama hikâyesi. Seneler boyunca hasret olduğuna uzak, seneler boyunca yanı başında aynı çatı altında yaşadığına uzak. Bir de bunların arasında kurban olanlar.
Ben sevdim. Tek eleştirim daha gönüle donunan aşk felsefeli cümleler olabilirdi. He vardı bu arada asla yalın tek düze bir aşk hikayesi anlatılmıyor. Yahut bir 100 sayfa az olsaydı kitap daha dolu dolu gelirdi gözüme.
Tavsiye edilir efenim.
Spoiler: Olan en çok Bahçı' ya oldu bu arada. Bu adam bunları haketmedi behh. Bir de İshak'ın "en çok ben seviyorum" ayakları yok mu? Ya sabır. Bir gusül alsa aslında bunlar olmayacak haa