Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ateş,her pisliği yiyen,süpüren,götüren,yok eden ateş,mânevi ateş;sana aşığız !
Sayfa 561
REİS BEY- Merhamet, hiçbir şeyin kendisi değil, su gibi, toprak gibi, hava gibi, ateş gibi, herşeyin temeli... Onu getirin, kuracağı iklimde iyinin ölü bitkileri dirilsin, kötünün de diri bitkileri ölsün... (Durak) İşi fazla fikire kaptırmayalım... Savcı bey haklı... Merhametin ukalâsı olmak, merhametsiz olmaktan beter... Papazların yaptığı gibi, sadece edebiyatçısı olmak da, onu harcamak... Yalnız duyalım, duygusunu arayalım, hayatını yaşayalım.
Büyük Doğu
Reklam
Ateş saçmalı ki nur, erisin kapkara zift...
Sayfa 104Kitabı okudu
Biri aşık biri nefret; bizim kanadımız çift... Ateş saçmalı ki nur, erisin kapkara zift...
- Yüzüm?.. Yüzümde iz kalırsa?.. Tanınmaz hâle gelirsem?.. - Sen her hâlinle güzelsin? Ateş bile bozamaz güzelliğini.
Merhamet, hiçbir şeyin kendisi değil, su gibi, toprak gibi, hava gibi, ateş gibi, her şeyin temeli. . .
Sayfa 140Kitabı okudu
Reklam
ÇİFT KANAT
Biri aşk biri nefret: bizim kanadımız çift… Ateş saçmalı ki nur, erisin kapkara zift…
Sayfa 104Kitabı okudu
Visal
... Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı âlemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? ...
Sayfa 233
Ateş
İçimde bir fırın var, ateşi yakan ateş, O ne alev deryası, çiçek bahçesine eş.
VİSAL Beni zaman kuşatmış, mekan kelepçelemiş; Ne sanattır ki, her şey, her şeyi peçelemiş... Perde perde veralar, ışık başka, nur başka; Bir anlık visal başka, kesiksiz huzur başka. Renk, koku, ses ve şekil, ötelerden haberci; Hayat mı bu sürdüğün, kabuğundan, ezberci? Yoksa göz, görüyorum sanmanın öksesi mi? Fezada dipsiz sükut, duyulmazın sesi mi? Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, alemlerin Rabbi, sen! Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen! Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı alemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? Çilesiz suratlara tüküresim geliyor! Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum; Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum! Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli? Kendini kaybetmek mi, visalin son bedeli? Mahrem çizgilerine baktıkça örtünen sır; Belki de benliğinden kaçabilene hazır. Hatıra küpü, devril, sen de ey hayal, gömül! Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül! O visal, can sendeyken canını etmek feda; Elveda toprak, güneş, anne ve yar elveda!
Reklam
“ Birden, içime bir ateş düştü.. ”
Viyana önlerinde bozgun veren Kara Mustafa’dan itibaren büyük ric’at devrimiz başlıyor. O gündenberi Batı insanı bizim gözümüzde, çakmak taşıyle ateş yakanlara karşı parmaklarından elektrik cereyanı sağan bir sihirbazdır; ve Garp dünyası, ruhumuzda, asırlarca şifa bulmayacak bir (kendimizi küçük görme ukdesi)ne zemin olmuştur.
Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, âlemlerin Rabbi sen! Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen! Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı âlemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? Çilesiz suratlara tüküresim geliyor!
Hikayesi de, mâna da kendi maceram... Tezi, insan idrâkinin ufuk noktasında... İnsan idrâkinin ufuk noktasındaki hakikat ve Allah... İşte, "Bir Adam Yaratmak"... 1937‐38 temsil yılında Şehir Tiyatrosunda sahnelenen, Muhsin Ertuğrul'un bizzat oynadığı, ateş içinde kavrularak oynadığı, geçirdiğim büyük ruh çilesinin sahne destanı "Bir Adam Yaratmak"...
Sayfa 151Kitabı okudu
«Hakikate öyle bir yakınlıkla ermek gerekir ki, hiç bir su süpürüp götürmesin ve hiç bir ateş yakıp kül edemesin…»
Sayfa 176 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
1.214 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.