Hilmi Yavuz
nehir kuşa batsa birden aksa tersine aksa batsa kül, batsa turna ve batsa...ve benim bir yanım ki ferhadsa bir yanım dağdır hasret, külünü vurduğum yerdir ateş, kül ile dağlanır bir göl güle düşerse göl değil de gül bulanır
Hilmi Yavuz
Hilmi Yavuz
Zaman yapıldığı malzemedir , zaman beni taşıyan nehirdir ama nehrin kendisi de benim; zaman beni yutan kaplandır ama kaplanın kendisi de benim; zaman beni yakıp kül eden ateştir ki o ateş benim," diye yazmadın mı delice?
ePub
Reklam
Sahiden de işte birisi bir ateş yakmış, insanların bu ateşte nasıl yanıp kül olduklarını seyrediyor, ama kendisi yapayalnız ve buz gibi oturuyordu.
BİR GİDER BİN GELİRİZ
lorka’yı kitaplardan tanıyorum bedrettin’i aşımdan ekmeğimden biri ette dikendi biri etimde diken * dediler ki dediler ki vurmuşlar "ateş düştü ciğerimin bağına" *
Aşk
“Yağmurların da ıslandığı bir yağmur vardır. Adı aşk. Ateşlerin de yanıp kül olduğu bir ateş vardır. Adı aşk. Kelebekleri intihara sürükleyen, yıldızlan da kaydıran aslında aşk... Gölgelerin gölgede kaldığı bir durumdur, sırların sır verdiği bir haldir aşk ve aslında aşkın da âşık olduğu bir aşk vardır ilahi aşk... "
Ey günahkar kardeşlerim!
Allah'a Karşı Cüretkâr Olmak, Azab ve Gazabından Emin Olmak Bu aynı zamanda kalp afetlerinin kırk üçüncüsüdür. Bunun zıddı, havfdır. Eğer havf (Allah korkusu) saygı ve heybetle beraber olursa haşyet diye isimlendirilir. Korkunun hakikati, hoşlanılmayan bir duruma düşerim kaygısıyla kalpte meydana gelen bir ürpertidir. Bunun sebebi ise
Sayfa 281
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.