Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aybüke

Aybüke
@aybuke_____
2 okur puanı
Ocak 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
‘Öyle sinsi zehirler vardı ki insanın etkilerini öğrenebilmesi için onları tadıp zehirlenmiş olması gerekiyordu. Öyle hastalıklar vardı ki insanın tam olarak ne olduklarını anlaması için hastalanması gerekiyordu.’
Reklam
‘Tefekküre dalınan günlerde görülen bir biçem hayali’
‘Birini çok sevmişsem, adını asla başkalarına söylemem. Onlara ait bir parçayı başkalarına teslim ediyormuşum gibi gelir bana.’

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aybüke

Aybüke

, bir kitabı okumaya başladı
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde
8.5/10 · 73,5bin okunma
328 syf.
·
Puan vermedi
·
245 günde okudu
Vadideki Zambak
Vadideki ZambakHonore de Balzac
7.6/10 · 42,6bin okunma
Reklam
“Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.”
Sayfa 159
Her zaman dolu dolu yaşamaya cesaret edemeyerek yaşadım, kendimi sınırladım ve kendimden saklandım, ama şimdi yoğun bir güç içimde patlayıverdi, zengin ve tarif edilemez bir şekilde güçlü bir hayatla kendimi kaybetmiştim.
Hayır, kanımda sıcaklıkla kaynayan utanç, içerleme ya da kendimden iğrenme değildi-neşeydi, içimde alevlenen sarhoş bir neşeydi, parlak, sıçrayan, hayat dolu alevlerle ışıldayan, çünkü yıllardan sonra ilk defa gerçekten o anlarda yaşadığımı hissettim, duygularım sadece uyuşmuştu ve henüz ölü değillerdi.
Ama söylemesi acayiptir-ah, olanları nasıl tarif edebilirim şimdi? Açıklanamaz, garip, ama yine de geçmişe baktığımda kendimi kandırmıyorum.
Reklam
Duyguların üzerine felç
“İşte o anda ilk kez içimdeki bu felcin ne kadar ilerlediğini tamamıyla farkettim-sanki akan parlak bir suyun içinde durmadan, bir yere tutunmadan hareket ediyordum ve çok iyi biliyordum ki bu soğukluk ölü bir şey gibi, bir ceset gibiydi, henüz çürümüşlüğün kötü kokusuyla sarılmamış ama çoktan iyileşmeyecek şekilde uyuşmuş, duygusuzluğun gaddarca soğukluğu gibi. O an gerçek, fiziksel ölüm ve dıştan görünebilen bozulmuşluğun öncesindeki andı.”
21 Mart 1947; Nahit
“…Ben senden başka hiç kimseyi düşünemiyorum. Düşünemeyeceğimi de sanıyorum. ‘Artık birbirimizi hiç görmeyeceğimize göre, yalnız yaşayacak değilsin ya’ dedikten sonra ‘Ama ben yalnız yaşamanı, sadece bana ait olmanı istiyorum’ diye ilave ediyorsun. Ben de yalnız sana ait olmayı istiyorum. Bundan zerre kadar şüphe etme.”
Galata Köprüsü
Dikilir köprü üzerine, Keyifle seyrederim hepinizi. . . . Ama hepiniz, hepiniz… Hepiniz geçim derdinde. Bir ben miyim keyif ehli içinizde? Bakmayın, gün olur, ben de Bir şiir söylerim belki sizlere dair; Elime üç beş kuruş geçer, Karnım doyar benim de.
Nahit Hanım’a Mektuplar
“Garîbim Ne bir güzel var avutacak gönlümü Bu şehirde, Ne de bir tanıdık çehre; Bir tren sesi duymayagöreyim, İki gözüm, İki çeşme.”
Nahit Hanım
“Bir de sevgilim vardır, pek muteber; ismini söyleyemem, edebiyat tarihçisi bulsun.”
Nahit Hanım
“Hiçbirine bağlanmadım Ona bağlandığım kadar. Sade kadın değil, insan. Ne kibarlık budalası, Ne malda mülkte gözü var. Hür olsak der, Eşit olsak der. İnsanları sevmesini bilir Yaşamayı sevdiği kadar.”
Reklam
Bizi bizim kendisini sevdiğimiz ölçüde sevmeyen kadının bir ayrıcalığı vardır: Bize ikide bir sağduyu kurallarını unutturur. Alınlarınızda bir kırışık belirdiğini görmemek, en ufak bir isteğinizi geri çevirdiğimiz zaman kederleniveren dudaklarınızdaki somurtkan anlatımı dağıtmak için, uzaklıkları mucizemsi bir biçimde aşar, kanımızı akıtır, geleceğimizi harcarız.
Aybüke

Aybüke

, 1000Kitap'a katıldı.