Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
En basit bir sözcükten, en ileri uzay aracına kadar tüm araçlar doğanın ve gerçeğin ilk baştaki halini bozan ve yeniden düzenleyen şeylerdir; sözlükteki tanımıyla, "bir şey üzerinde çalışmak için kullanılan mekanik gereçler"dir. Bize, sanırım onlara giderek artan bağımlılığımızla doğru orantılı bir şekilde yaptıkları şeyse, bizi bir amaca bağımlı kılmak: Hem dışımızdaki her şeyde bir amaç aramaya, hem de içsel olarak, yaptığımız her şeyde bir amaç aramaya; her şeyi amaçla aramamızı mazur göstermek için, dış dünyayı bir amaçla açıklamaya çalışmaya. Bu, hep bir neden, bir işlev, hesaplanabilir bir getiri bulma bağımlılığı şimdi yaşamımızın her yönüne sızdı; ve zevkin tam bir eşanlamlısı haline geldi. Cehennemin modern versiyonu amaçsızlıktır.
SAHİP OLMAK YADA OLMAK “Biliyorum ki ben, Tatlı bir sevgiyi, küçük bir sevinci tattığım anlar dışına, Hiçbir şeye sahip değilim.” Goethe Eğer sevdiğim halde, karşımda bir sevgi doğuramıyorsam, yani sevgim bir karşı sevgi üretmiyorsa; yaşamımı seven bir insan olarak dışa vurmam beni sevilen biri haline getirmiyorsa, sevgim güçsüz
Reklam
Bizim kültürümüzün niyeti kişiyi bağımsız kılmak değil, bir başkasına, genellikle bir otoriteye bağımlı kılmak.
" ... bu durum karşısında yapabileceğimiz tek bir şey kalıyor: Kendimize kaçmak. İnsanın elinden dünyada bireysel olanı kurtarmak gelmez, insan sadece kendi içindeki bireyi savunabilir. Düşünce insanının en büyük edimi, her zaman özgürlüktür, düşünceler karşısında, nesneler karşısında, kendi kendisinin karşısında özgür olmaktır. Ve bizim de görevimiz işte budur: Başkaları gönüllü olarak kendilerini bağımlı kıldıkları ölçüde, kendimizi daha özgür kılmak!
Köy Enstitüleri
Bahsi geçen kanun Cumhuriyet tarihinin en büyük eserlerinden birinin, meşhur Köy Enstitülerinin, kuruluş kanunudur. 1940-1942 yılları arasında kurulan 17 Köy Enstitüsü şu esaslara göre kurulmuştur: "1. Köyden kız-erkek ilk okulu bitirmiş çocuklardan almak. 2. Onları köy hayatının şartlarına uygun bir çevre içinde 5 yıllık eğitime tabi tutmak. 3. Yalnız okuyup yazma öğreten ve müfredat organlarındaki dersleri okutan pasif bir insan değil, Cumhuriyetin ve inkılabın adamı olarak köyde önder olma vasfında, köy hayatında işe yarar öğretmen yetiştirmek. 4. Okuyup yazacakları ve yaşayacakları yerleri, başlarına bilirkişi koyup bunların kendilerine yaptırmak. 5. Öğretmen çıktıkları zaman gidecekleri köye toprakla, bahçe ile ve köy işleriyle vazifelendirip kendilerini devamlı surette bağımlı kılmak"
Sayfa 137 - 2. Bölüm: Doğa Bilimlerinin Işığında Eğitim Kuramı ve Türk Aydınlanması - Hasan-Âli Yücel ve Bilimsel EğitimKitabı okudu
Serveti ve eşyayı kendinize bağımlı kılmak için kendinizi bunlardan bağımsız kılmakla işe başlayın. Düşünceyle egemen olmak için düşünceye egemen olmakla işe başlayın.
Reklam
Kötülük erdemden uzak dursun ki mantık hiçbir zaman zaaflara sığınmasın! Gönül zaafiard asla güvenli bir liman bulamaz. Öfkelenmeden cesur, arzu ya kapılmadan üretken olamıyorsa, korkmadan susamıyorsa, yani ancak kendindeki fenalıklarla güvende olabiliyorsa varsın sarsılsın ve dalgalarda savrulsun. Herhangi bir tutkunun kölesi oluyorsa ancak bu türden bir tiranlığın altında yaşaması gerekir. Erdemleri kusurlara bağımlı kılmak utanç verici değil midir? Eğer mantık, tutkular olmadan hiçbir şey yapamıyorsa kudret sahibi olmayı da bırakır, tutkuya denk ve benzer olur. Mantık olmadığında tutkuların tedbirsiz olması gibi, tutku olmadığında da mantık etkisiz kalacaksa bu ikisi arasında ne fark kalır? Biri olmadan diğeri muktedir olamıyorsa ikisi bir fark kalır? Biri olmadan diğeri muktedir olamıyorsa ikisi bir birine eşit demektir. Peki, tutkunun mantığa denk olmasına kim katlanabilir?
Sayfa 36
İnanma yavruuum, kanma guzuuum : D
(...)sadece başkalarını bağımlı kılmak ve onları hakimiyeti altına almak için gösterilen bir ilgiyi "seven" ilgi olarak kabul etmekten vazgeçmeliyiz. Ama çoğumuz böyle bir ilgiyi sevecen ilgi kabul ederiz!
Sayfa 26 - Çitlembik Yayınevi
Zorunluluk yüzünden çalışmayın,onurunuz için çalışın.Serveti ve eşyayı kendinize bağımlı kılmak için kendinizi bunlardan bağımsız kılmakla işe başlayın.Düşünceye egemen olmak için düşünceye egemen olmakla işe başlayın.
Sayfa 259 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Zorunluluk yüzünden çalışmayın,onurunuz için çalışın.Serveti ve eşyayı kendinize bağımlı kılmak için kendinizi bunlardan bağımsız kılmakla işe başlayın.Düşünceyle egemen olmak için düşünceye egemen olmakla işe başlayın.
Sayfa 259 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bizim kültürümüzün niyeti kişiyi bağımsız kılmak değil, bir başkasına, genellikle bir otoriteye bağımlı kılmak. O nedenle kendini bağımsız kılma çabalarını, kültürümüz anormal davranışlar olarak gösterirler. Böyle çabalar içine girenler toplum içinde alay konusu olurlar, bir tür sırıtırlar.
Bizim kültürümüzün niyeti kişiyi bağımsız kılmak değil, bir başkasına, genellikle bir otoriteye bağımlı kılmak. O nedenle kendini bağımsız kılma çabalarını, kültürümüz anormal davranışlar olarak gösterir. Böyle çabalar içine girenler toplum içinde alay konusu olurlar, bir tür sırıtırlar. Böyle olunca da, bağımsız olmayı düşünenler yüreklendirilmemiş olurlar.
"Bizim kültürümüzün niyeti kişiyi bağımsız kılmak değil, bir başkasına, genellikle bir otoriteye bağımlı kılmak. O nedenle kendini bağımsız kılma çabalarını kültürümüz anormal davranışlar olarak gösterir. Böyle çabalar içine girenler toplum içinde alay konusu olurlar, bir tür sırıtırlar."
“Seçimlerimiz akla dayanmadıkça özgür değilizdir. Devletin yönününü bu türden keyfî seçimlere büsbütün bağımlı kılmak, Hegel’e göre toplumun kaderini şansa bırakmak anlamına gelecektir.”
361 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.