Tek içimlik sen
Yaşıyoruz hiçbir şey olmamış gibi hiç sevmemiş gibi hiç bağlanmamış gibi ve bir çok benzettiğimiz gibi daha. Hayat insana imtihanı değilde yaşamayı ögretiyor sen ise imtihanın olduğuna inanarak kendini teselli ediyorsun. Kaderde bu varmış yok yok kısmet değilmiş diyoruz. Sonra yeni bir ten yeni bir koku  yeni bir ayrılık ve yeni bir acı yaşıyoruz. Biz sevmiyoruz biz bağlanıyoruz yok sonra aşık olduk diyoruz yok kendimden çok seviyorum diyoruz tabi zaten çok sevdiğimiz için bizi  bırakıyorlar. Bağlanmak bencillik sevgi ise fedakarlık getirir. Burada ki farkı anlayamadığımız için bir piç gibi düştüğümüz yalnızlıkta bizi yalnız bırakanı düşünüyoruz üstüne üzülüyoruz sonra seviyoruz sonra nefret ediyoruz ve sonrasında... Hiçbir şey yokmuş gibi hayatımıza bakıyoruz  vay be hani seviyorduk hani ölüyorduk ? Ne oldu ? Sonra anlıyoruz ki özne yerine koyduklarımızın ne kadar özensiz olduğunu ve hayatın bir tek kendimizden ibaret olduğunu...
Hiçliğin ortasında yaşıyoruz. Bir hevesle yaşama tutunuyor, bir sebep buluyoruz. O'na alışıyor, hiç gitmeyecekmiş gibi bağlanıyoruz. Ama unutuyoruz hiçliğin ortasında yaşadığımızı. Birden, bir acı kaplıyor bedenimizi. İşte o zaman hatırlıyoruz, Hiçliğin ortasında savrulan bir yelkenli olduğumuzu... İşte o zaman anlıyoruz, Hiçliğin ortasında koskoca bir HİÇ olduğumuzu...
Reklam
milyarlarca kullanıcı bağlanıyor dünyaya, oyunun amacı belli hayatta kalma, iyi ama nereden bağlanıyoruz bu oyuna, kabirden mi acaba?
21. yüzyıl yalnızlığı bunun adı 21. yüzyıl sancısı... Herkes var gibi ama kimsemiz yok. Birileri bizi duyacak gibi ama duyanımız yok. Herşeye sahibiz ama birşeyler hep eksik, yarım. Tam da Sezen Aksu şarkısı gibi: Hiç aç, susuz yaşamadım ki/ Hiç parasız,pulsuz kalmadım ki/ Hiç aşksız sevgisiz olmadım ki/ Neden niye kime bu özlem. Korkuyoruz çünkü,
Oblivion
Saat gecenin üçü. Gece dahi uykuya dalıp beklerken sabahı ve muhakkak ki biriktirirken ışığı, varlığım yağmur tanelerinin misafir olduğu bir pencerenin ardından dünyayı seyrediyor. Görebildiğimce ve gözlerimden ruhuma süzülebildiğince yaşamı… Oysa ne çok tortu var, yağmurların bile aklayamadığı… Oturduğunda pamuk tarlasına alabildiğine uzanma
Temmuz 2018 Deneme/Hikaye Etkinliği
Yazar:
özlem
özlem
Hikaye Adı : Oblivion Link: #31185532 Müzik Parçası : Oblivion Saat gecenin üçü. Gece dahi uykuya dalıp beklerken sabahı ve muhakkak ki biriktirirken ışığı, varlığım yağmur tanelerinin misafir olduğu bir pencerenin ardından dünyayı seyrediyor. Görebildiğimce ve
164 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.