ÜÇ NOKTA SONRA
Bir sigara yak gelir o zaman, Yak ateşini cümbüşüne. Bir savaş direnişi gibi, Güneşe, aya, yıldızlara. Bir bahar ayaklanması, Bir hafıza direnişi. Bir selâm çakmalı çayıra, çimene,
cem karaca bir gün istiklâl caddesinde aşağı doğru yürümektedir. karşıdan da yukarı doğru kendisi gibi ince uzun, sakallı ve uzun saçlı ve giyim kuşam olarak da yine kendisi gibi oldukça marjinal birisi gelmektedir. bu gelen barış manço'dur. ikili birbirlerinin varlığından haberdardırlar ama tanışmak hiç nasip olmamıştır. piyasada iki rakiptirler ve birbirlerini de çok merak etmektedirler. barış manço da kendisine benzeyen bu tipi fark eder ve ikili birbirlerine yönelirler. karşı karşıya gelince dururlar ve aralarında şu diyalog geçer: Barış Manço: o sen misin Cem Karaca: o benim de sen o musun? Barış Manço: ben de oyum.
Reklam
Verdim Canımı Gitti
Nerde bir topluluk görürsen, tellâl, hiç durma, bağır: Kaçan bir kul gördünüz mü ey insanlar, de, tertemiz kokan bir kul gördünüz mü, ay parçası bir yüzü var, baştanbaşa fitne. Savaş vakti tez gider, de , tellâl,
37 DAKİKA
Rastlantılar var, Bir anda. Aklından geçenden öte, Bambaşka hâlinde. Rastlantılar saat dilimlerinin ötesinde, Ansızın oluyor ve şaşkınsın, Öylece geçiyor.
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Kavafis'in Leibnizci şiiri
ŞEHİR "Bir başka ülkeye, bir başka denize giderim," dedin, "bundan daha iyi bir başka şehir bulunur elbet. Her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya; - bir ceset gibi - gömülü kalbim. Aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede? Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam, kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
Reklam
334 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.