TÜRK TARİHİ ARAŞTIRMALARI 20 Eylül 1971 tarihiyle Kültür Bakanı Talât S. Halman’dan resmî bir yazı aldım. Basılı olan ve başkalarına da gönderilmiş bulunan yazı aynen şöyledir: Sayın Nihâl Atsız, Kültür Bakanlığının yayın programından ilki, kültür eserleri konusunda üç yeni diziyle başlatılacak, bu dizileri, çeşitli kültür ve sanat dallarında
ne de olsa intihar eden biri, önce kendini, sonra başkalarını düşünmek durumundaydı
Reklam
acıya kahkaha atabilmek sanatsa eğer... ben çok pahalı bir tabloyum. herkes, herkesi aynı sevemez... kimileri gururunun yettiği kadar sever; kimileri de ömrünün yettiği kadar. bizler... güvensiz kalplerimizi,
“ha­ki­kî sev­da­lar, baş­ka­la­rı­nı da dü­şün­mek ne­dir bil­mez.”
Fakat zihin, bireyin sahip olduğu bir şeydir. Kolektif beyin diye bir şey yoktur. Kolektif düşünce diye bir şey de yoktur. Bir grup insanın vardığı anlaşma ya bir uzlaşma, ödün verme sürecidir ya da birçok bireysel düşüncenin bir ortalamasıdır. Yemekleri bir sürü insana paylaştırabiliriz ama kolektif bir midede sindiremeyiz. Hiç kimse kendi
Sayfa 967 - -mahkeme- 4/18Kitabı okudu
Şunu esas olarak kabul etmeliyiz ki insanların hemen ekserisi yalnız kendilerini düşünürler. Dünyadaki bütün felaketlerin, uygunsuzlukların, bayağılıkların sebebi işte bu her şeyden evvel kendini düşünmek illetidir. Ilk bakışta insana bir kurnazlık ve akıllılık gibi görünen bu hal hakikatte aptallıktır. Çünkü dünyada bir insanın başka bir insanın yardım ve alakasına muhtaç olmadan yaşaması mümkün olamayacağına, hatta en kötü hayvanlarda bile birbirlerine yardım hissi mevcut bulunduğuna göre, sadece kendini düşünmek ve başkalarının da böyle yapmasını istemek kendi kendisinin kuyusunu kazmaktır. Insan başkalarına yardım ettiği, başkalarını sevdiği kadar yükselir.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.