1935 yılında Planque'de (Eski Krallık), büyük bir ihtimalle tanrı Kukumatz'ı (Yucatan'da Kukulkan) gösteren bir taş kabartma bulundu. Kabartmadaki resme önyargılardan uzak bir bakış, en kuşkulu kişiyi bile durup düşündürecek güçteydi.
Resmin ortasında, gövdesinin üst bölümü motosiklet yarışçısı gibi eğilmiş bir insan vardı. Kullandığı aracı çocuklar bile roket olarak tanımlayabilirlerdi. Ön bölümü ince bir uzantı meydana getiriyor, biraz aşağıya inince kenarları çentikleşiyor ve en altına doğru daha da genişleyerek, alevler püskürten roket biçimi alıyordu. Büzülmüş adam, elleriyle ne olduğu anlaşılamayan birtakım kontrol kollarını yönetiyor, sol ayağıyla da pedalımsı bir şeye basıyordu. Giyimi çok düzgündü: geniş kemerin tuttuğu bir kısa pantolonu, yakası Japon stili açılan bir ceketi ve kollarıyla bileklere sıkı sıkıya yapışan bantları vardı. Buna benzer modern astronot resimleri hakkındaki bilgimiz yüzünden, adamın kafasında başlık eksik olsaydı çok şaşırırdık doğrusu. Ama o da vardı; bilinen çentikleri, tüpleri ve tepesinde antenimsi bir çıkıntıyla birlikte...Uzay yolcumuz (adam açıkça bu şekilde tasvir edilmiştir) öne doğru eğilmekle kalmıyor, aynı zamanda gözlerini tepesinden sarkan bir alete dikmiş dikkatle bakıyordu. Astronot koltuğu, üstünde simetrik biçimde düzenlenmiş kutular, daireler, noktalar ve helezonlar bulunan kıç bölümünden desteklere ayrılmıştı.
Bu kabartma bize ne anlatmak istiyor? Hiç bir şey mi? Herkesin kolaylıkla uzay gemisiyle
bağdaştırabileceği bir resim, budalaca bir hayal gücünün ürünü olabilir mi?