Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

berren boyan

çünkü bir erkeğin duyguları çoğunlukla sözcükler yerine bir saygı göstergesi ya da belirli bir utangaçlıkla daha kolay ortaya çıkar.
Reklam
Anılar sana acı mı veriyor? Şu anın içinde olma pratiği yap. Dikkatini buraya ve şu ana çevir. Şu ana odaklandığın zaman düşüncelerinin yatıştığını fark et. Düşüncelerin sessizleşince anıların da sessizleşir. Çünkü anılar özünde düşüncelerdir.
Erkekleri en fazla büyüleyenler narsist kadınlardır… bir çoğunun çekiciliği de kendine yeterliliğinde, narsizminde ve ulaşılmazlığında yatar. Tıpkı kediler gibi umursamayan bazı hayvanlarda olduğu gibi… sanki bizler çok önceden terk etmiş olduğumuz tecavüz edilemez libido duruşumuzu, onlar beyinlerini sakin tutabildikleri için kıskanır gibiyiz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir keresinde gölgeme gömülmüştüm. Günler geceler boyu gölgemle sevişmiştim. Korkma, demişti yılan gözlü falcı, kadın böyle bir şeydir. Aşk diye diye kendini öldürür. Defalarca ölmüştüm, her seferinde yeniden dirilmiştim. o yüzden biraz çürük kokar nefesim. içimde aşkla terbiyelenmiş cesedim.
Sayfa 109
bir kız gözyaşlarına küser, ben tutar ayrılığa küserdim.
Reklam
örneğin uzun bir zaman önce kocalarını, babalarını model olarak seçmiş olan veya onu babalarının yerine koyan pek çok kadının yine de kocalarıyla da kendi annleriyle kurmuş oldukları kötü ilişkiyi tekrarladıklarını fark etmiştik. böyle bir kadının kocasının aslında kadının babasıyla kurmuş olduğu ilişkinin mirasçısı olması gerekirken gerçekte anneyle kurulmuş olan ilişkinin mirasçısı olurlar. bu durumu regresyon vakası olarak kolayca açıklamak mümkündür. kadının anneyle olan ilişkisi asıl ilişkidir ve babasına duyduğu bağlılık da onun üzerine inşaa edilmektedir ve şimdi evlilikte de asıl ilişki regresyondan uyanmaktadır. çünkü duygusal obje bağlılıklarının annesinden babasına taşınması onu kadınlığa götüren gelişmenin temel içeriğini barındırmaktadır.
çocukluk sevgisi sınırsızdır; özel bir mülkiyeti talep eder, daha azıyla da hiçbir zaman yetinmez. fakat ikinci bir özelliği daha vardır: çocuksu sevginin aslında hiçbir amacı yoktur ve eksiksiz bir tatmin elde edebilmekten de acizdirve temel olarak da bu sebepten dolayı da kaderinde hayal kırıklığıyla sonuçlanmak ve yerini düşmanca bir tavra bırakmak yazılıdır.
küçük kızların anneleriyle olan ilişkilerindeki hayli şaşırtıcı cinsel etkinlik kronolojik olarak kendini oral, sadistik ve hatta son olarak anneyi hedef alan fallik eğilimlerde kendini gösterir. bunların detaylı bir açıklamasını yapmak güçtür çünkü bunlar genellikle meydana geldikleri zamanda çocuk tarafından psişik olarak kavranması imkansız dolayısıyla da onun ancak sonradan yorumlayabileceği psikanalizde ifade biçiminde ortaya çıktıkları zaman da kesinlikle asıllarının aynısı olmayan belirsiz bir takım içgüdüsel itkilerden oluşurlar
Küs Nefes
küsecek kadar sevmeli insan birini o gelince küsmeli: nerdeydin bunca zaman niye sevmedin beni, küsecek kimsem yoktu demeli, o varken de kimseye küsmemeli
“dışardan bakıldığında, insan kendisi için sadece sağlık, zenginlik ve esenlik diler,”dedi. insanın özüne seslenircesine ağır ağır konuşarak, “oysa kendisini gözlemleyebilseydi… kendi yüreğini ve içindeki ıstırap ezgisini duyabilseydi, başına belki gelecek, belki de hiç gelmeyecek korkunç olayların beklentisiyle yazdığı felaket senaryolarının repliklerini bir dua gibi hiç durmadan tekrarlayan sesini de işitebilecekti…”
Reklam
bir kişi yaşamındaki olayları değil yalnızca onlar göğüsleme şeklini değiştirebilir.
Aşk
şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git. Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin oysa allah bilir bugün iyi uyanmıştık sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı. Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü. Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz sanki hiç olmamıştı.
Çünkü...
üşümüş bir sokak kedisinin kirli burnunu kağıt mendiliyle silen o küçük kız olmak isterdim, çünkü inanırım o küçük kızın çağrıldığına o yavru kedinin derdine çare bulamasa da saflığından ötürü onun çağrıldığına inanırım.
Her şey istediğimiz gibi olsaydı tanrı’ya ne gerek kalırdı. Yalvarmalarla kendini var hisseden tanrınız sizi yalvartmayacaksa, eteklerine kapatmayacaksa neden yaratmış olsun. Tapının diye yarattı sizi, isteyin ve elde edemeyin ama yine de öfkelenmeden boyun eğin diye yarattı sizi!
Sayfa 85
Deli Kadın Hikayeleri
size kadınlıkla lanetlenmiş bir varoluş hezeyanı anlatacağım. sizi saçlarının ve ayaklarının ucu arasında olup biten şeylerden ibaret, doğurmaya mahkûm, çocuklarını kaybetmekle mühürlü, yalnız, yapayalnız bir kalabalıkta dolaştıracağım. O pencerelerden tekrar ve tekrar ve tekrar aşağı atacağım.
Sayfa 13 - can yayınları