Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: "Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğünü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar."
Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: "Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğünü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar."
Hz. Câbir (r.anh) anlatıyor: Resûlü Ekrem (sav) bize şöyle bir konuşma yaptı:
"Ey insanlar, ölmeden evvel Allah'a tevbe ediniz. Sağlığınız ve sıhhatiniz bozulmadan salih amelleri çok çok yapmaya bakınız. Allah'ı çokça zikrederek Rabbinizle aranızdaki bağı güçlendiriniz. Gizli ve açık olarak sadaka veriniz ki, rızkınız artsın; ilâhi lütuflara mahzar olasınız ve eksikleriniz telafi edilsin.
Biliniz ki, Cenâb-ı Mevlâ bu senenin bu ayında, burada ve bugün, kıyamete kadar cuma namazını siz Müslümanlara farz kılmıştır. Her kim ben hayattayken veya benim vefatımdan sonra başında adaletli olsun, zalim olsun, bir devlet reisi varken- önemsemeyerek veya küçümseyerek cuma namazını terk ederse, Allah onun iki yakasını bir araya getirmesin; işlerinde hayır ve bereket ihsan etmesin.
Bakın, beni iyi dinleyin! Cuma namazını terk eden kimsenin, tevbe etmediği sürece, namazı, orucu, zekatı, haccı ve hiçbir iyiliği kabul edilmez. Kim tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder. Bakın, hiçbir kadın erkeklere imamlık yapmasın. Bedevi de, hicret edenlere imam olmasın. Hiçbir facir de -silah zoruyla olmasının dışında- bir mümine imam olmaya kalkışmasın."
Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: "Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar.
Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: "Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğünü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar."
“ Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: “hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar.“
Peçeli duygular Orta doğu'nun soskültürel ve sosyo psikolojik analizini yapmış yazar üçyüzüne bedevilerin içinde geçirir göçebe toplumlarının Duygu dünyalarını zihin dünyalarının analizini yapmış örtük bastırılmış duygular dışa vurulmayan Dünyaların delhizlerine ışık tutmuş
Kadın ve cinsellik inkar edilen görmezden gelinen ve yok sayılan
Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. Kadın şöyle yanıt vermiş: "Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğünü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar
“Zafer tankların değil insanın olacak”
Diyor kitabında
Adania Shiblihttps://1000kitap.com/kitap/kitap--3038751949 yazında, Filistinlilerin 700.000 kişinin sürülmesine sebep olan Nakba felaketinin yasını tuttuğu ve İsraillilerin Bağımsızlık Savaşı’nı kutladığı dönemde başlamaktadır.. İsrail askerleri bir grup bedeviyi Negev Çölü’nde öldürür ve aralarında bulunan Filistinli bir
Kimsesiz, fakir, Yemenli bir aileye mensuptu. İslam tarihinde “Yâsir Ailesi” adıyla anılan bu aile, müşriklerin en büyük zulüm ve işkencelerine maruz kaldı. Bu işkencelerin tek bir sebebi vardı: Yâsir Ailesinin İslam nuruna bağlanmaları... Müslümanların sayısı arttıkça müşrikler endişeye kapılıyordu. Bedevi, vahşi müşriklerin elinde müminleri