...Benim çok sevdiğim bir karikatürü sizlere de anlatmak isterim. Karikatürün ilk karesinde bir kadın, bir erkek ve bir eşek yan yana yürüyor; kenardan onları izleyenler de, "Aaa, ne akılsız insanlar bunlar, eşek varken ona binmiyorlar!" diyorlar. İkinci karede erkek eşeğe binmiş, kadın yanlarında yürüyor; kenardan onları izleyenler de, "Aaa, ne biçim bir adam bu? Kadıncağızı yürütüyor, kendisi rahat ediyor..." diye eleştiriyorlar. Üçüncü karede kadın eşeğe binmiş, adam yürüyor, kenardan onları izleyenler, "Aaa, ne biçim bir kadın bu? Kocasına hiç önem vermiyor mu? Asıl kocasını rahat ettirmeli" diyorlar. Son karede ise kadın ve erkek eşeği sırtlarında taşırken kenardan izleyenler kişiler, "Aaa, bu ne biçim iş? Baksanıza eşeğin onları taşıması gerekirken onlar eşeği taşıyorlar," diye eleştiriyorlar. Kısacası her zaman bizi beğenmeyenler ve eleştirenler olabilir. Önemli olan bizim neleri beğendiğimiz,uygun bulduğumuz ve takdir ettiğimiz olmalıdır.
Sayfa 216Kitabı okudu
724 syf.
·
Puan vermedi
Türk Entelijansiyası’nın Kuran’ı
Askerde okuduğum ve beni en çok yoran kitaplardan biridir. Okuması çok zor bir kitaptı. Özümseyenleri geçtim, bitirebilenin kalçasından öpüleceği kitaptır. Kesinlikle herkesin sevebileceği bir kitap değil. Kanmayın popüler mecrada herkesin Selim gibi takıldığına, ilk yayımlandığında gerçek bir ilgisizlikle karşılanmış bu roman. Günümüzdeyse tam
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,4bin okunma
Reklam
Beni beğenmeyenler zamanı gelince hasretimde ölüp gidecek
yani tanrı’nın varlığı ya da yokluğu benim yaşayışımı -ne demiştiniz demin- dünya görüşümü, umutlarımı falan değiştirmez. mars gezegeninin varlığı da beni ilgilendirmiyor. yani tanrı da mars gezegeni gibi bir şey işte. insanlar dünyayı bırakıp ne diye aya giderler, ona da aklım ermiyor. dünyayı beğenmeyenler sanki aya göçecekler de, orada daha iyisini kuracaklar…
Sonunda yeni ve yakası olmayan bir kefene sarınacak olduktan sonra bu yalan dünyanın ibreti ne olabilirdi ki? Bir zamanlar bütün dünyaya hükmedip cümle mülke “benim” diyenler bu adamlar mıydı, şu taşlara başlarını koyup yatanlar, bir vakit köşkleri, sarayları beğenmeyenler miydi? Bir vakitler beylik yapan, kendisine kapıcı tutanlar acaba bunlardan hangisiydi? Hani o şirin sözlüler, nerde o güneş yüzlüler; sorsam, araştırsam bulur muydum? Kabristan; bir ibretlik yer idi; ne kapı vardı giresi, ne yemek vardı yiyesi, ne ışık vardır göresi!..
Hacı Müminlerin soyağacını gösterdi profesör: "İşte Müminler, yani 'inananlar'. Çok dindar bir aileydi Hacı Müminler. Soyadı Kanunu çıktıktan sonra içlerinde İman sözünü beğenmeyenler olmuş. Bu soyağacı resmini gönderen de bak ne diyor: 'Hiçbir ilmi izahı olmayan ve yalnız milleti soy ve sop'undan uzaklaştırıcı bir nitelik taşıyan ve yalnız dünyada Komünist rejimin uygulandığı bedbaht rejim altında yaşanan memleketlerde uygulanan Soyadı Kanunu ile soyadlarımız değiştirilmiş ve sizin de malumunuz olan sözlük açılarak MÜMİN'in karşılığı olan İNAN soyadını almıştık.
Sayfa 23 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
282 syf.
·
Puan vermedi
Okumayı bitirdikten sonra kendi hayatımı sorgulamama sebep olan o kitap… Bir seçim yaptıktan ve sonucu kötü çıktıktan sonra şunları söyleriz: keşke şunu yapmasaydım ya da keşke şunu yapsaydım, böyle söyleseydim, şuraya gitseydim… Daha neler neler ve eminim birçoğumuz gece yatmadan bu düşünceleri tarafından esir alınıyordur. Bu kitap da seçmediğin
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202154,2bin okunma
Tanrı ve Mars
Yani Tanrı’nın varlığı ya da yokluğu benim yaşayışımı –ne demiştiniz demin– dünya görüşümü umutlarımı falan değiştirmez. Mars gezegeninin varlığı da beni ilgilendirmiyor. Yani Tanrı da Mars gezegeni gibi bir şey işte. İnsanlar dünyayı bırakıp ne diye aya giderler, ona da aklım ermiyor. Dünyayı beğenmeyenler sanki aya göçecekler de, orada daha iyisini kuracaklar... Neyse şunu demek istiyorum; sözgelimi Mars’ın parçalandığını, uzayda dört bir yana saçılıp yok olduğunu söyleseler nasıl aldırmazsam...
Sayfa 28
Aynı şeyleri düşünmemiz şaka mı? :)
İnsanlar dünyayı bırakıp ne diye aya giderler, ona da aklım ermiyor. Dünyayı beğenmeyenler sanki aya göçecekler de orada daha iyisini kuracaklar.
Evet, bu zavallı vatanın yarasını kanatan sizsiniz, sizin gibi onu beğenmeyenler, ona inanmayanlar, sürekli onun kusurunu gören onun sevgilileridir.
Reklam
288 syf.
10/10 puan verdi
·
34 saatte okudu
Beni haftalar sonra rsden çıkaran muhteşem kitap. Yazarın kalemine aşığım desem yeridir. Çıkan üç kitabını da okudum üçü de su gibi akıp gitti. Tek eksisi hizmetçinin ilk kitabını okurken her bölüm ilerleyişinde çok daha heyecanlıydı bu kitapta o heyecanı fazla yaşayamadım ama sonlara doğru şok üstüne şok yaşadım diyebilirim :D bir de sorguladığım teorilerden birini tahmin edebildim ama kitaptan bir puan kırmaya gönlüm razı olmadı sanırım fazla duygusal yaklaşıyorum :D Bu arada kitabı okuyup beğenmeyenler olursa ve benim incelememi okursa lütfen çok daha iyi bulduğunuz gerilim gizem tarzı kitap önerilerinizi paylaşmanızı rica ediyorum :) Şimdiden teşekkürler.
Sakın Yalan Söyleme
Sakın Yalan SöylemeFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 2024351 okunma
480 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Bronte kardeşlerden Emily Bronte’nin 19. Yüzyılda kaleme aldığı ve büyük ses getiren ilk ve tek romanı..Uğultulu Tepeler okuyucu kitlesini beğenenler ve beğenmeyenler olarak ikiye bölmüş durumda bu ikiye bölünme meselesi söz konusu olunca o kitap benim daha da çok ilgimi çekiyor. Neydi beğenmeyenlerin nedeni neydi beğenenlerin nedeni diyerekten
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Koridor Yayıncılık · 201641,8bin okunma
939 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.