Temelde, iki tür insan vardır: Duygularını bastıranlar ve duygularını olduğu gibi dışavuranlar. Belki de şöyle söylememi yeğlersiniz, heyecanlarını, öfkelerini ve kendilerine olan nefretlerini içlerine atarlar ve bu içe atış, yine çok iyi bilindiği gibi, kansere yol açar. Öte yandan, dışadönükler, dünyaya karşı neşelerini ve öfkelerini döker, kendilerine olan nefretleriniyse başkalarına yöneltirler; mantıksal olarak bu aşırı sinirsel boşalım kalp krizlerine yol açar. İnsan bunlardan ya biridir ya da öteki.
Sayfa 20
minjun film izlerken basit bir gerçeği fark etti. filmlerdeki karakterler her zaman hayatlarının dönüm noktasını oluşturacak seçenekler üzerine kafa yorarken sonunda birini seçiveriyorlardı ve filme öncülük eden güç, karakterlerin seçimlerindeydi. bu bizim hayatımız için de geçerli değil miydi? belki de hayatımıza yön veren şey yalnızca seçimlerimizdi. minjun o zamanlar pes etmediğini sadece bir seçim yaptığını fark etti. o yoldan çekilme seçimi.
Sayfa 96
Reklam
Bir şeyler değişiyor dedi. Ne olduğunu bilmiyorum. Belki sağ kalıp göremeyiz. Ama değişiyor. Bir tedirginlik, sabırsızlık var. İnsan hiçbir şey anlayamıyor...Korkuyor.
Belki de aradığın anlam kaçındığın işin içinde saklı
sadece bazen iyiler fazla sınanır. belki de çoğu kez..
"Uykun gelmiyor diye gözlerini suçlama; belki de beklediğin uyku değildir." - Bob Marley
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.