Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben zavallı, Ben yıllardır denize hasret, "Bakar bakar ağlarım"
Ne sen baktın ardına ne ben Hep ayrı yollarda yürüdük Sustu bu gece, karardı yine ay Kaldı geriye cevapsız sorular Uyandığında onu ilk kim görecek? Bıraktığım düşü kim büyütecek?
Reklam
Dünya ve ben birbirimizin içindeyiz.
Olduğum yerde olmak istemiyorum ama olduğum yerden çıkıp gidemiyorum da. Şu an yaşadığım her şey o günlerin aynısı. Evde olmak istemiyorum, ama her akşam eve dönüyorum. İşte olmak istemiyorum ama her gün işe gidiyorum. Bir şey beni hep dışarıya çekiyor. Hiçbir yere ait hissedemiyorum kendimi. Hiçbir eve, hiçbir aileye, hiçbir topluluğa. Hiç arkadaş grubum olmadı benim mesela. Bir futbol takımı tutmadım. Bir siyasi partiyi desteklemedim. Bir derneğin, bir hayır kurumunun üyesi değilim. Bir memleketim yok, oralı hissetmiyorum. Apartman toplantılarına bile gitmedim, o apartman beni ilgilendirmiyor, oraya ait değilim. Sadece orada oturuyorum. Ve ben bu hali armut ağacının tepesinden beri üstümde taşıyorum.
Sayfa 120Kitabı okudu
Tahmîs-i Gazel-i Tâhirû'l Mevlevî
Ne ûd dinlemek ister, ne bir kemân ararım Figân-ı sakitime ma'kes âsmân ararım Ferâga teşnedilim, özge bir cihân ararım "Ne işveger dilerim ben, ne bir civân ararım" "Melâl-i rûhumu dinlendirir zaman ararım."
Sayfa 263
"Artık böyle oldum ben. Biraz güvensiz,biraz hissiz,biraz kimsesiz; çokça sessiz,tepkisiz ve çok şeye karşı isteksiz..."
Reklam
Ben seni unutmasına unuturum da sen beni hatırlamaya mahkûmsun. Sen beni en çok niye unutamazsın biliyormusun? Çünkü günahımı aldın... Çünkü canımı yaktın... Çünkü sen haksızdın... "Unutma, ben senin kanayan vicdanınım! Kime sarılsan, biraz daha sızlarım..."
Ezgin Kılıç
Ezgin Kılıç
Senden Sonra
Senden Sonra
Güvenmeye böylesine eğilimli olmamız ne kadar garip! Belki de güvenmeye değil, görmek, öğrenmek istememeye, iyimser­liğe, hoşgörüyle aldanmaya eğilimliyizdir, belki de gururumuz yü­zünden benzerlerimizin başına gelen, öteden beri gelmiş olan şeyin bizim başımıza gelmeyeceğine inanırız; başkalarına -üstelik gözü­müzün önünde- sadakatsizlik etmiş kişilerin, sanki biz diğerlerinden farklıymışız gibi bize saygı göstereceğine inanırız; aynı gurur, hiçbir nedeni olmadığı halde, bizden önce yaşamış olanların maruz kaldığı aksiliklerin, hatta çağdaşlarımızın uğradığı hayal kırıklıklarının bi­zim başımıza gelmeyeceğini düşündürür bize; herhalde bütün bunla­rın "ben" olmayanların, şu anda da, gelecekte de, geçmişte de "ben" olmayanların başına gelebileceğine inanırız.
Çok gecikmiş bir sevgiyim ben Sadece sevgisizlik değil Sevmek de canımı acıtıyor.
Kalbimde arsızca filizlenen bir çiçek fidesi vardı. Biraz daha böyle sulamaya devam ederse o çiçek açacaktı. İçimdeki sert toprağa ekilen tek tohumdu. Açtığında ben dahi ona nasıl bakacağımı bilmiyordum. Güzeldi ama. Çiçekler masumdu. Tıpkı kurbanlar gibi. Güzel olduğu için koparılırlardı. Tıpkı cellatlar gibi. Benim içimdeki çiçek ise bir güldü. Kimse ona dokunmasın diye gövdesine dikenler ekilen bir gül. -Bülbül Kapanı
Reklam
Tüm yapı modellerinin neredeyse hepsi Aristo'nun Poetika'sından çıkmadır. Aristo "Öykü, başı, ortası ve sonu olan, belirli bir bütünlükteki olayların bir araya getirilmesinden oluşur," diye yazar Poetika'sında.
Çoğu zaman aradığınız cevaplar gözünüzün önündedir rahatsız. Kaybolduğunu sandığınız anahtarlar gibi, elinizde tutsanız da yaşayamazsınız. Kim olduğunuzu bildiğinizi düşünerek (BEN anahtarsızım), bariz olanları düşünmeye direnirsiniz. Cevaplarınızı yaşama kabiliyeti, anın SİZLE ilgili gerçeklerine inanma kabiliyetimizde ve anlık gerçekleri sevip kabul etme isteği ve arzusundan yatar. Gerçek bilgelik cevaplarla değil, cevapların farkındalığına yönelten deneyimle gelir.
Sayfa 308 - Arunas
“Ben neden gidemedim sahi? Bu kadar çok gitmek isteyip de neden gidemedim? Hep gitmek istedim ben ama, bunun şu yaşımla alakası yok, ben hep gitmek istedim. Olduğum her yerden kaçtım.”
Sayfa 119Kitabı okudu
''Ama ben farklıyım. Ben hep kendim oldum.''
"Herkes ara ara şunun muhasebesini yapmak zorundadır: 'Gerçekten ben tanındıkça sevilen biri miyim, yoksa tanındıkça nefret edilen biri mi? Benimle insani ve ticari ilişkiye girenler: 'Aman bir daha Allah, onu benim karşıma çıkarmasın!' diye çektiği zahmeti mi dillendiriyor, yoksa Hatice gibi: 'Ya Rabbi! Onu bana daha yakın eyle!' diye dua mı ediyor?' "
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.