Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Kimim ben ? Hayatını, Türk irfanına adayan, münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi.” “ Bir adamı tanımak için, düşüncelerini, acılarını, heyecanlarını… bilmemiz lâzım hiç değilse.” “Yaşamak için kendime bir dünya inşa etmek zorundayım.” “Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım. Kitaptaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim.
İletişim yayınlarıKitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
verdiğin her kederin yüreğimde yeri var hangi kitabı açtıysam seni okudum yıllardır hangi aynaya baktıysam seni gördüm gel desen gelemem git desen gidemem öl desen kanım akmaz anladım artık seni sevmek yüce bir şey anladım seni sevmek tanrı'ya yaklaşmak gibi insanlar içinde bir sana inandım bir seni sevdim kendimden başka uykularımın
everest yayınları, pdfKitabı yarım bıraktı
Uzun uzun konuşurken onlarla bir kitabı, "Ben en çok bu cümleyi sevdim" demek istersin...
kitap okuma ziynetiKitabı okudu
"Konfüçyüs, artık iyice yaşlanmıştır. Bir gün evine genç bir ziyaretçi gelir. Delikanlı bir bakar ki yerden tavana kadar devasa bir kitaplığı var. İçi tıklım tıklım kitap dolu. Dayanamayıp, 'Bunca kitabı gerçekten okudunuz mu?' diye sorar. Konfüçyüs, 'Evet!' yanıtını verir. Delikanlı hemen atılır ve 'Bu kadar çok kitaptan kim bilir neler öğrenmişsinizdir?' der. Konfiiçyüs tekrar cevap verir; "Evet, ne kadar cahil olduğumu öğrendim.'
Kitap okumanın bir zevki var
Yani başka hiçbir şeyde olmayan bir tattan bahsediyorum. Ben bu yaşa geldim, okumaya doyamadım. Cemil Meriç, kitapta tanıdığım insanları sokakta gördüklerimden daha çok sevdim, diyor. Okursunuz, aranızda bir aşk doğar. Çok ciddi, hayat düsturu teşkil eden kitaplardan söz etmeyeyim. Mesela otuz yıl önce bir roman okudunuz, sonra kitabı kaybettiniz, yıllar sonraysa tesadüfen elinize geçti. Eski bir dosta kavuşmanın heyecanını duyarsınız; kitabı elinize alırsınız, sarılırsınız, mutlu olursunuz. Ekrandan okusaydın böyle olmazdı, mümkün değil. Kitabı kitap gibi okumanınsa böyle bir gizemi, böyle bir tadı ve böyle bir kokusu var. İnsanımızın da günümüzde buna çok ihtiyacı var. Kitap insanlaşmak demektir. Şöyle deniyor ya: İnsan okur. İnsan dediğin okur yani, robot değiliz ki biz; ver, yükle, programlandığı gibi hareket et filan...
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kitabı çok sevdim, temsiller çok güzel:)
Şöyle bir hikâye anlatılır: Zalimlerden biri, kendi halin de bulunan bir dervişin başına taşla vurdu. Zavallı adam, bu güçlü kuvvetli zalime karşılık verecek güce sahip değildi. Mecburen sustu ve taşı alıp bir tarafa sakladı. Bir gün bu zalim, sultanın kahrına uğrayarak hapse atıldı. Zindan da yatmakta iken, derviş, "Sıra bu sıra" diyerek zalimin yanına vardı, saklamakta olduğu taşı başına vurdu. Adam sordu: "Kimsin ve bu taşı bana niçin vurdun?" Derviş, "Falan vakit, falan yerde benim başıma haksız olarak bir taş vurmuştunuz, benim o gün size karşı koyacak gücüm yoktu. Bugün zaman fırsat verdi, intikamımı aldım. Ben o fakirim, taş da o taştır" dedi.
Kitabı okudum, bitirdim ve okuyanların yorumlarına baktım. Herkes ayıla bayıla okumuş. Bu yorumları okuduktan sonra ben nerede yanlış yaptım diye kaç gün düşündüm. Herkes gibi ahh çok sevdim, benim için kült eser, çok sarsıldım diyeyim dedim ama olmuyor yazamadım. Nicholas Urfe, küçük bir Yunan adasına öğretmen olarak gider ve orada kendisini Maurice Conhis'in ( değişik bir adamdı, düzenbazdı sanırım) yarattığı psikolojik yanılsamaların içinde bulur. Roman yayımlandığı dönemde en çok satanlar listesine girmeyi başarmış. Sanırım çok sevilmiş. 1968 yılında Guy Green tarafından sinema filmine alınmış. Filmin senaryosunu da John Fowles yazmış. Film Mayorka adasında çekilmiş, uyarlama başarısız bulunmuş. Michael Caine, filmin içinde bulunduğu en kötü film olduğunu çünkü oradaki hiç kimsenin eserin ne hakkında olduğunu anlamadığını belirtmiş. Sanırım ben de filmde rol alsaydım aynı şeyi söylerdim. Yazarın Koleksiyoncu kitabını çok severek okumuştum. Fransız Teğmenin Kadını kitabını da çok okumak istiyordum ama artık istemiyorum. Birçok arkadaşımla birlikte okuduk. Arkadaşlarıma da eşlikleri ve topluca sevmediğimiz için çok teşekkür ediyorum:)
Şimdi burada, verdiğiniz kitaptaki "Menzil Müfetişi"ni de okudum; size şunu söyleyeyim, canım, insan yaşayıp gidiyor, ama hemen yanında böyle bir kitabın varlığını, bütün hayatının içine ilmek ilmek işlendiği bir kitabın varlığını bilmiyor. Daha önce hiç fark etmediğim şey, işte burada, daha kitabı okumaya başlar başlamaz karşısına çıkıyor insanın, yavaş yavaş hatırlıyor, düşünüyor, anlıyor insan. Dahası, işte şu yüzden sevdim sizin kitabınızı: İçinde her şey olan, başka bir eseri, okuyorsun okuyorsun, kendini zorluyorsun zorluyorsun; fakat ne kadar kurnaz olursan ol, anlamıyorsun. Sözgelimi, ben, kütük gibiyim, doğuştan kütük gibiyim, hatta çok önemli eserleri okuyamam; ama bunu okudum, sanki kendim yazmışım gibi, sanki bu, misal olarak söylüyo rum, benim kendi gönlümden çıkmış gibi, gönlümde ne varsa almış, insanı ters yüz etmiş, oturup ince ince her ayrıntısıyla yazmış, kesinlikle böyle olmuş! Tanrım, kolay da bir iş değil bu; vay vay! Gerçekten, ben bile yazabilirdim bunu; neden yazmamışım? Sonuçta aynı hissediyorum, kesinlikle tam kitapta yazdığı gibi hissediyorum, tam olarak aynı durumdayım üstelik, misal olarak söylüyorum, hikâyedeki zavallı Samson Virin gibiyim. Kim bilir kaç Samson Vırin dolaşıyor aramızda, yaralı yüreğiyle! Üstelik nasıl rahat yazmış her şeyi
109 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.