Piruz'a döndü ve bu eve geldiğinde bu yana üçüncü defa "Artık ben gideyim" dedi., "Çok yorgunum."
Piruz onun yüzüne baktı, "Gitme Setterhan" dedi. "Ben de çok yorgunum."
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
İçimde damla damla bir
Emre o gün çok yorgundu. Hemen yatamazdı, Ödevi vardı. Engelliler hakkında bir kompozisyon yazması gerekiyordu. Salondaki koltuğa uzanmış ne yazacağını
düşünürken, kardeşi televizyonu açtı.
"Anlaşlan, burada bana rahat yok, en lyisi odama gideyim de orada düşüneyim, diye yerinden kalktı. Tam o anda bir reklam filmi
oynuyordu. Filmde görme