Schopenhauer’ın hayatı ile ilgili o kadar araştırma ve sözlerini o kadar incele, ama kitabını okuma! Ne kadar acınası bir durum öyle değil mi? İşte ben bu hataya düşmüştüm çünkü bunca zaman boyunca araştırdığım bu üstadın eserini alıp okumamıştım, çok yanlış yaptığımın farkına vardım. Bu kitabı okurken sizlere öyle bir mutluluk verecek ki (şahsen ben ilk elime aldığımda havalara uçamam sebep olan bu eser) keşke daha önceden okumuş olsaydım diyeceksiniz, hani vardır ya düşünürsünüz saatlerce ama bunu dile getiremez nasıl anlatsam dersiniz ya, işte öyle sizin içsel yorgunluğunuzu ve içsel çatışmanızı topluma karşı olan bakışınızı tek tek kaleme alan bu kitapta tekrardan doğacağınızın güvencesini verebilirim. Dostluk nedir ve dostlar ile ilişkiler nasıl yapılmalıdır, dostum dediğin insandan beklemediğin şeylerin, aslında olabileceğini tek tek nitelendiren bir yaklaşım bir biçim olarak karşımızda. Lafı fazla uzatmak istemiyorum öyle şatafatlı bir inceleme yapıp sizlere kendimi bilgisiz ama bilgin gibi göstermeyeceğim. Sadece şunu nitelendirmek istiyorum bir felsefe sevdası ile yanıp tutuşan her bireyin genci ve yaşlının yani herkesin okumasını tavsiye ederim. Bu kitabı okuyun ve ne demek istediğimi anlayacaksınız. (Okuyun ve muhakkak okutun, gözünüz kapalı bir şekilde insanlara önerin derim) ve tüm kitap severlere keyifli okumalar dilerim.