224 syf.
·
Not rated
·
Liked
SORULARLA OĞUZ ATAY "Basmakalıp bir başlıktan kaçmadığım için eleştirebilirsiniz ama şu da var: Oğuz Atay'ın alaya almadığı bir şeyi bulmak çok zor. Bana göre, Oğuz Atay'ı okumak, alaya alınmak, acı ve ağır biçimde alaya alınmaktan korkmamak, hatta bundan keyif almayı bilmek, hiç değilse öğrenmektir." . Herkese Merhaba Bugün
Sorularla Oğuz Atay
Sorularla Oğuz AtaySelçuk Orhan · Doğan Kitap · 20246 okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 23 hours
Yine gözlerim yaşlı, içim buruk, boğazım yumru... Yazarın izlediği tiyatro oyununu, oyunun yazarından izin alarak kitap haline getirmesiyle bizlerle buluşan muhteşem duygu yüklü bir kitaptı. Şöyle bir düşünün Geçmişe gidebilseydiniz ama yalnızca kahveniz soğuyana kadar orada kalabilseydiniz kiminle buluşup, ne yapardınız? (Benim cevabım çok basit... Melek oğlum Burak'ımla buluşup hiç ayrılmayacak gibi sarılır, doya doya öper koklardım) Tokyo'nun ara sokaklarında küçücük bir kafe düşünün. Sadece üç masa var. Ve o masalardan birinde yer alan özel bir sandalye var. Ve kafe bu sayede efsaneleşmiş. Eğer bu sandalyeye oturabilirseniz seçtiğiniz bir zaman dilimine gidebiliyorsunuz. Tabii bu o kadar kolay değildi, belli kurallar vardı... 1- Sadece kafeyi ziyaret eden kişilerle buluşabiliyordunuz. 2- Ne yaparsanız yapın şimdiki zamanı değiştiremiyordunuz. 3- Kafeye girdiğinizde bir müşterinin orada oturuyor olması gerekiyordu. Oturmak için onun kalkmasını beklemeli, oturduktan sonra yerinizden kalkmamalıydınız. Geçmişteki süreniz, kahveniz fincana doldurulduğu anda başlıyordu ve kahve soğuyunca sona eriyordu. Başka kurallar da olduğu söyleniyordu. Tüm bunların doğru olup olmadığı bilinmemesine rağmen insanlar söylentileri duyduktan sonra kafayı ziyaret etmeye başladı. Peki, ya siz, bu şartlar altında geçmişe yolculuk yapmayı ister miydiniz? Dört duygu dolu ziyaret bizleri bekliyor ve duygu dolu anlar yaşatıyor. Okumadıysanız kesinlikle okuyun ve okutun gönülden tavsiyemdir.
Kahve Soğumadan Önce
Kahve Soğumadan ÖnceToshikazu Kawaguchi · Epsilon Yayınevi · 20215.7k okunma
Reklam
413 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 16 days
Gün Olur Asra Bedel, C.Aytmatov
Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir? Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik Bilimi’nin yapamadığını sihirli bir dokunuşla ‘’Edebiyat’’ yapar. Edebiyat, tam da bu noktada
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202172 okunma
Atatürk, 29 Ocak 1923 Pazartesi günü Uşşakizade Muammer Beyin kızı Lâtife Hanım'la İzmir'de evlenmiştir. Türkiye'de, evlenecek olan kadınla erkeğin, ayni masada karşılıklı oturdukları ilk nikah töreni budur. İzmir'in köklü ve varlıklı ailelerinden Uşşakizade Muammer Bey'in kızı olan Latife Hanım, 1898'de İzmir'de
Sayfa 114 - Güven KitabeviKitabı okudu
Tanrıça İnanna, Gilgameş'e daha Huluppu ağacını kestirdiği zaman göz koymuş­tu. Fakat o sıralarda Tanrıça'nın bir sevgilisi vardı. B ir gün her nedense ona kızmış ve ondan ayrılmıştı. Gilgameş'i, canavarı öl­dürüp elini yıkadıktan ve kendisine eski düzeni verdikten sonra ilk gören Tanrıça İnanna oldu. Çok yakışıklıydı.
336 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 8 days
Merhaba sevgili okur, Tarih, kültür, siyaset, edebiyat ve felsefenin harmanlanarak dört karakter üzerinden, zaman atlamalarıyla anlatılan bir hayatın hikayesi, Var olmanın dayanılmaz hafifliği. Yazar çokça yazar, eser ve besteciye atıfta bulunuluyor. Özellikle Tolstoy’un Anna Karenina’sı ve Beethoven’a dikkat çekiyor. Kitabın felsefî tarafı isminde gizli. Yaşananların ağırlık ve hafiflik temeli üzerinden değerlendirilmesi söz konusu. Hayatı yaşanılır kılan nedir? Bu sorunun bir cevabı var mıdır? Varlık nedir? Doğru yaşam mümkün müdür?.. Soruları uyandı zihnimde. Kitabın düşünsel tarafını bir yana bırakırsak pek de sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Çok büyük beklentilerle başlamıştım ama beklentilerimi karşılayamadı maalesef. Belki de bu kitabın hatası değildir, benim anlayışımla ilgilidir, bilemiyorum; zira herkesin çok beğenerek okuduğu bir kitap. Biraz rahatsız edici bir okumaydı. Fazla açık olarak anlatılmış, cinsellik ve erotizm üzerinden ilerleyen bir kurgu vardı. Hele bir b*k meselesi vardı ki sormayın gitsin, aslında bu meseleler üzerinden anlatılmak istenen bir şeyler de var ama pek benlik bir anlatım değildi. Bu sebeple keyifli bir okuma değildi maalesef.
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği
Varolmanın Dayanılmaz HafifliğiMilan Kundera · Can Yayınları · 201910.5k okunma
Reklam
1,000 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.