Onun gibi keskin zekalı bir kadının, hem kendi yolunun ümitsizliğini, hem de onun gereksinimlerini karşılamak için, benimkinin çaresizliğini, yetersizliğimi anlamıyor olması bana imkansız görünüyor.
Yüreğin var bile, hem de kocaman: oranlamaya vurulduğunda benimkinin dokuz katı. Gövdene kan pompalıyor ve on sekizinci günden sonra düzenli atışlarını sürdürüyor nasıl söküp atabilirim seni?
Ben onun cennetinin yarı ölü bir şey olacağını söyledim; o da benimkinin bir sarhoştan farksız olacağını ileri sürdü. Ben, onunkinde uyuyup kalacağımı söyledim, o da, 'Ben de seninkinde soluk alamam,' dedi ve gittikçe öfkelenmeye başladı..
Sevebilirim,
hem de nasıl,
dile benden ne dilersen,
canımı , gözlerimi
Kızabilirim ,
ağzım köpürmez ,
ama devenin öfkesi haltetmiş benimkinin yanında ,
devenin öfkesi ,kinciliği değil.
Anlayabilirim
çoğu kere burnumla,
yani en karanlığın , en uzaktakinin bile kokusunu alarak
ve dövüşebilirim,
doğru bulduğum ,haklı bulduğum , güzel
bulduğum her şey için , herkes için
yaşım başım buna engel değil,
ama gel gör ki çoktan unuttum şaşıp kalmayı.