"Vech-i yâre düş olan âlemde seyrân istemez
Cânını cânâne teslîm eyleyen cân istemez
Bu misâfirhânenin fânîliğin fehm eyleyen
Hâne-i kalbinde Hakk'dan gayrı mihmân istemez
Gerçi zâhir 'ilminin nef'i de vardır tâlibe
Lîk esrâra erenler sûrî irfân istemez
Zâhidâ ârif neye kılsa nazar Hakk görünür
Şekki yokdur 'ârifin âyât u bürhân istemez
Cennet içre tamudan korkmaz Hakk'ın âşıkları
Hak budur erbâb-ı 'aşka hûr u gılmân istemez
"İrci'î" âvâzı erdi mürg-i cânım sem'ine
Bî-karâr oldu anın'çün derd ü handân istemez
Mâsivallahdan mücerred oldu İbrâhim bugün
Vârını dildâre verdi vasl u hicrân istemez"
(Kuşadalı İbrâhîm Halvetî)