344 syf.
·
Not rated
Bunların bir yerlerde gerçekten yaşanıyor olması …
Okuması, üzerine düşünmesi gerçekten zor bir kitap. Genelde bu tarzda kitaplar okudum ama çeviri olarak hiçbiri bunun yanından geçmiyor. Burda Gerçekten pislik bir Efendi var ve o kadar berbat şeylere maruz kalıyor ki Pim. O süreçleri okumak yer yer çok zorladı. Hele o son. Nasıl bir sondu aman yarabbim. İkinci kitabı okumamak için tutuyorum kendimi. Açıkçası Pim’in kendi içindeki mücadelesini gerçekten takdir ettim. Olan bitenin farkında ve yapabileceği bir şey olmaması. O çaresizlik hissi o kadar kötüydü ki. Çoğu yerde gerçekten canım sıkıldı, ruhum daraldı. Kitap kesinlikle herkese hitap etmiyor, istismar, zorla alıkonulma, işkence.. Bunlar kesinlikle kolay okunan şeyler değil. Pim’in kaçırılması, düşünceleri beni gerçekten üzdü. 5 kitaplık bir serinin ilk kitabı olması açısından baya düşündürmüştü beni. Yazar acaba 5 kitaba sığacak ne yazdı diye. Kitap kaçırılma sonrasında 2 yıl zaman atlıyor ama genel itibariyle kitabın tamamı birkaç haftalık bir süreci anlatıyor hatta belki daha kısa bir zaman dilimini. O açıdan kendini okutturacak şeyler çıkacaktır devamında ama asla kolay şeyler olmayacaktır :(..
Pennies
PenniesPepper Winters · Pukka Yayınları · 202466 okunma
320 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
#kitapyorumu #seldaileoku #lanetlikış GEÇMİŞİN ÜSTÜNÜ ÖRTTÜĞÜ SIRLAR AÇIĞA ÇIKIYOR. . Ailenizden size miras olarak bir ev kalıyor. O evi pansiyon olarak çalıştırmak istiyorsunuz. Yalnız, evin bir odasının kapısı süngülenerek kapatılmış. Herşey buraya kadar düşündürücü geldi değil mi? Üstelik her gece kırt, kırt, kırt diye bir ses duyuyorsunuz. Bu
Lanetli Kış
Lanetli KışWendy Webb · Otantik Kitap · 202423 okunma
Reklam
500 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 3 days
İlk başlarda biraz sıkıcı gelse de yarısından sonra hareketlenen gizemli, heyacanlı ve ilk kitaba göre fantastik yönü biraz daha önde olan bir kitaptı. Ama nedense Celena’ya bir türlü ısınamıyorum. Umarım seri sonuna kadar böyle devam etmez. Bir de o nasıl berbat bir çeviri öyle,bazı cümlelerde kimden bahsettiğini anlamam için tekrar okumam gerekti resmen.
Karanlık Taç
Karanlık TaçSarah J. Maas · DEX · 20172,061 okunma
552 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Geçtiğimiz senelerde Jane Eyre ve Uğultulu Tepeler’i okumam vesilesiyle Charlotte Brontë ve Emily Brontë ile tanışma şerefine erişmiştim. Mükemmel eserleri hâlâ hafızamda, bazı detayları eksik haliyle tabii. Kardeşleri Anne Brontë ile de henüz tanışabildim. Fakat ablaları kadar okunmaması beni çok şaşırttı öncelikle. Çünkü şu an kitaplığımda
Wildfell Hall'un Kiracısı
Wildfell Hall'un KiracısıAnne Brontë · Can Yayınları · 2023514 okunma
224 syf.
7/10 puan verdi
Akıcı ama biraz sığ
Rafael Bernal, Latin Amerika edebiyatı için oldukça önemli bir isim olmasına rağmen bildiğim kadarıyla kendisinin Türkçeye çevirilmiş tek eseri bu kitap. Kitabı uygun bir fiyata görünce hemen heyecanla satın aldım ve okumaya başladım. Bazı açılardan kitabın hem sevdiğim hem de sevmediğim yanları oldu. İlk olarak karakterlerden bahsetmek
Moğol Komplosu
Moğol KomplosuRafael Bernal · Ayrıntı Yayınları · 201527 okunma
224 syf.
·
Not rated
Kötü Çeviri
Bu yayınevinin çevirisi berbat. Google çeviriden yapılmış gibi. Kitabı okurken çok zorlandım. Ona rağmen kitabın kalitesi kendini belli ettiriyor. Başka yayınevinden okumanızı tavsiye ederim.
Paris ve Londra’da Sefalet
Paris ve Londra’da SefaletGeorge Orwell · Gönül Yayıncılık · 20216.4k okunma
Reklam
456 syf.
6/10 puan verdi
Gecenin Kanatları – Juliette Cross #okudumbitti 1.Kitap – Ruh Ateşi "Aklımı boşaltabilmemin tek yolu seni tuvale yansıtmaktı. " . Selam, üç kitabı bir araya getirdikleri için yorumlarını da ayrı başlıklarda yazacağım. Fikir hoş ama üretim berbat. Kitapların ilerleyişine kadar güzel düşünülmüş ama yok olmamış. Zaten çeviri berbattı. Bu
Gecenin Kanatları
Gecenin KanatlarıJuliette Cross · Dex Kitap · 201758 okunma
258 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 7 hours
Ne oldu ne bittiği demeden biten kitap
Kitabın konusu bir çiftçi kızının aniden tüm evreni kurtarmaya çalışan bir mührü açacak biri haline gelmesini anlatıyor özetle. -Öncelikle çeviri olarak okuduğum için mi yoksa gerçekten yazardan kaynaklı mı bilmiyorum ama fantastik evreni tam anlayamadım. Sürekli şehir şehir gezen ve neredeyse her şehirde kıza tecavüz etmek isteyen adamların olduğu bir kitaptı. Yani kızın yanında onu korumak için gelen adam her ortalıktan kaybolduğunda kız kendini saldırılırken buluyor ve erkek karakter hemen birilerini öldürüp kızı azarlıyor. Tüm kitap boyunca böyle oldu. -Kadın karakter aniden evrenin kaderinin omuzlarında olduğunu öğrenince sorgusuz sualsiz bunu kabullendi. Yanında giden adam bir iki hareket gösterse de ne dövüş biliyor ne gücünün ne olduğunun farkında ne de zeki bir karakterdi. Kitap boyunca ana erkeği atlata(maya)n kadın karakterin tecavüzlerden kurtulmasını okuyoruz. Kitap açılana kadar bitiyor ve 2. kitabı okumak gerekiyor. Yani aslında buna başlamamın en büyük sebebi made serisindeki gibi her kitabın bir çift ve olay üzerinden ilerleyeceğini düşünmemdi, yanıldım. Fantastik desen değil. Romantik desen değil. Made serisindeki gibi tutkunun olduğu bir kitap desen o da değil. Betimlemeler berbat (çeviriden okuduğum için belki de) Yani 2. yi merak ediyorum ama bu kadar tetikleyici unsurların olduğu kitaba devam etmekte istemiyorum. Kadın bir erkek olmadan güçlü değil ve sürekli kendisinin bilmediği gücü yüzünden saldırıya uğruyor. Bilemedim. Merak ediyorum ama yakında okumam gibi.
A Girl Named Calamity
A Girl Named CalamityDanielle Lori · CreateSpace Independent Publishing Platform · 20161 okunma
240 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Bu kitap bende tam manasıyla şok etkisi yarattı! Maalesef anlasılır oluşu ile değil. Çevirisinin çok kötü olması, cümlelerin anlaşılır olmaktan çıkarmış. Şahsen İbn-Arabiyi anlamak istifade etmek istemiştim. Fakat kafamda birçok soru işareti bırakması, Kur'an ayetlerini çok uç noktalarda yoruma tabi tutması anlaşılmaz hale getirmiş. Yine de
Füsusu'l Hikem
Füsusu'l HikemMuhyiddin İbn Arabi · Sufi Kitap Yayınları · 2017985 okunma
168 syf.
·
Not rated
Bebe, babuş, dürzü... vay anasını, üçün biri(ni göstermek)... "o bir şeftali olsaydı, sen de patlıcan onu patlatmaya", "tam deliği tutturmuşsundur", "sen zaten bir asılmaya bir takılmaya"... Bunlar, asıl dilinden okuyana kadar sorgulamaya devam edeceğim, en hafif tabirle "dandik" çeviri seçimleri. Hanım, bey/hanımım, beyim; Cupid Aleyhisselam, Rab, Allah; müminlerin duaları; hünkâr(ım); kabristan; abâd olmak, menfur, menhus, encam, cemal, hasım, hısım; valla; can Juliet/can Mercutio... Yine en hafif tabirle "ucuz" bir "yabancıyı tanıdık kılma" çabası. Bu saygısızlık hiçbir esere yapılmamalı. Şayet dünyanın kendi memleket ve kültüründen ibaret olduğuna inanan bilgisiz kuşaklar yetiştirmek hedeflenmiyorsa. Her eseri yazıldığı kültür çerçevesinde çevirmeye dikkat edelim ki "eviri" değil "çeviri" yapmış olalım. Hepsini geçtim de bir Shakespeare oyununda Neşet Ertaş'ın bir parçasına referans verileceği kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Ama Ferit Bey bunu da yapmış. Juliet'in öldüğü yanılgısına kapıldıkları sahnede çalgıcıları Gönül Dağı'nı çalmaya ikna edemeyen Peter, "Akar can özümde sel gizli gizli" diye dile geliyor. Yani oku da inanma. Hayal gücü bu kadar geniş olan biri çevirmenliği bırakıp fantastik kurgu yazmayı deneyebilir bence. Böylece çeviri alanı emin ellere kalmış, okurlar da berbat çevirilere maruz kalma korkusundan bir nebze olsun kurtulmuş olur. Not: Bari yazarın metin içinde atıfta bulunduğu mitolojik kişiler kimdir, nedir, necidir, aşağı not düşseydin be abicim. Anca eğlenmişsin, bilgilendirme sıfır.
Romeo ile Juliet
Romeo ile JulietWilliam Shakespeare · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202160.5k okunma
306 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.