Bu kitapla elimde ki Stefan Zweig’lerin hepsini bitirdim ama okuduğum yayın o kadar kötüydü ki birkaç tanesini başka yayınlardan tekrar alıp, yeniden okumayı düşünüyorum. Satranç, Bir Kadının Hayatından Yirmi Dört Saat kitapları mesela...Çünkü okurken anlamak için o kadar zorlanmama rağmen sevdiğim kitaplardı, doğru dürüst bir çeviri ve basımdan tekrar okumak şart oldu.
Bendeki KARBON KİTAPLAR yayını, 8 kitap set halinde hediye geldiği için okudum ancak çeviri o kadar berbat ve kötü ki, cümleyi anlamak için tekrar tekrar okuyorsun ama anlam bütünlüğü olmadığından maalesef hiçbir şey anlamıyorsun.. Keza basımda da birçok hata var, yazım kuralları dikkate alınmamış, aynı kelimeler ve hatta bazen aynı pasajlara tekrar yer verilmiş.
Burda okuduğum yorumlara baktığımda kitabın ilk cümlesi son cümlesi gibi detayları gördüğümde daha da sinirlendim çünkü kesinlikle benim okuduğum kitapta bahsedilen cümleler yok.
Keşke herkes işini doğru dürüst yapsa, yapamıyorsa da o işi bıraksa. (!)
Olağanüstü Bir Gece kitabına gelecek olursak basım hatalarına ve anlam bütünlüğünden uzak olmasına rağmen (yayınevinden kaynaklı)kitap güzeldi. Seçkin bir burjuva olan, hayatı problemsiz sürmesine rağmen içsel yolculuğunda mutlu olmayı, haz duymayı beceremeyen bir askerin kendini bulma hikayesi. Duygusal aktarımlar her zaman ki gibi mükemmeldi.. Kitabı beğendim.