Hümanist dünya görüşü esasen insanları geleneğe, vahye karşı kışkırtan bir akım. İnsanı ilah konumuna getiren, vahiyden ve gelenekten, ahiret düşüncesinden koparan bir şey...
Hümanizma böyleyse eğer, bu durumda insanı, insan aklını bir hiçe indiren önceki dönemin bir sonucu olsa gerek. Vahiy insan aklına hitap etti, insanı önemsedi ancak elçilerden sonraki vahyin temsilcileri insanı ve insan aklını inkar etti.
Şasa'nın eleştirdiği nokta daha çok şu:
Kolej eğitimini aldığı dönemde Batı düşüncesinin hümanizm başlığı altında sanatı, felsefeyi ve bilimi putlaştırıp bir çeşit din haline getirmesi.
İzzetbegoviç'in sözleri tam bu noktaya parmak basıyor: "Tek tek insanları sevemeyenler, insanlık (hümanizm) kavramını icat etmişlerdir;hem kullanmak hem de rahatlamak için."
Kitap başlarda eğlenceli olsa da yazarın intiharından birkaç ay önce yazdığı son kitap olmasından dolayı yazarın ruhsal bunalımlarını kitabın bazı yerlerinde yakalamak mümkün. Ben her ne kadar uzun sürede okusam da tek solukta bitirilebilecek muhteşem bir kitap.
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020239.2k okunma
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
There are some books, it is very important where you start. For my part, I can admit that I started the book from the wrong place.
A general information about Sadık Hidayet was given at the beginning of the work, but in order to understand the book better, you should start the work by reading the important information about the author at the end
Kitaba başlamadan incelemelere bir bakayım dedim. Dediğiniz gibi önce biyografiyi okudum. Ve şimdi yazarın anlattıklarını daha iyi anlıyorum. Keşke intihar etmeseydi. Frankl' ın logoterapisi ona iyi gelebilirmiş.
"Çok" okumaya övgü, entelektüel bir basiretsizliği işaret ediyor. Tıpkı "çok" içki içmenin kültürel bir noksanlığı işaret etmesi gibi. Kültürsüzlüğün en belirgin örneği "saymanlık" görevini üstlenmek. Hızlı okuma teknikleri, çok kitap okuma fetişi, kötü bir fanatizmin belirtisi …