On dokuz yaşına kadar Ahmed Cemil tamamıyla -hayatta mümkün olabildiği kadar- mutluydu. Ondan sonra babasını kaybedince geçim kaygısı, hayat kavgası başlamış; kendi deyimiyle, "piyale-i telhi-i hayatın zehrabesine" dudakları dokunmuştu.
Bu nedenle uyanık olalım; iki anlamda uyanık olalım:
Auschwitz'den bu yana insanın ne yapabileceiğini biliyoruz.
Hiroşima'dan bu yana neyin tehlikede olduğunu biliyoruz.
Bugün bende acizane bir soru sormak istiyorum...
Sizce basılı kitaptan mı okumak daha güzeldir, yoksa e-book tan mı ?
Hangisini tercih edersiniz ? Neden?
Arkadaşlar bir şey sormak istiyorum. Hızlı okuma tekniklerini bilen, uygulayan var mı? Hızlı okuma teknikleri ile okunan romandan da normal okuma gibi keyif alınır mı?
Ben profesyonel olarak bilmiyorum. Bir kitap okudum bir de kısa bir kursa katıldım. Göz kaslarını çalıştırma açısından çok güzel antrenmanlar yaptık. Bununla birlikte toplu görme ile alakalı teknikler vs. öğretiliyor.
Ama açıkçası ben roman okurken kullanmıyorum. Zevki kalmıyor bence. Sanki alelacele okuyup bitirmeye çalışıyor gibi hissediyorum kendimi. Ama gazete okurken internette dolaşırken işe yarıyor. Dili ağır yazılarda da bu teknikleri kullanmak çok zor bence.