Hâlâ bana öyle geliyor ki, dünyadaki insanların çoğu yamyamlık çağını atlatamadı, sadece yeni bir hâle bürün- müş oldu. Başka ulusların topraklarını fethedenleri neden bu kadar saygıyla andığımıza anlam veremiyorum. İskender, Hannibal, Scipio, Caesar, Charlemagne, Napoléon ve onlar gibi daha nicesi tam olarak neyi başardı? Uçsuz bucaksız yabancı toprakları ele geçirip, talan ettikten sonra orada yaşayanları eğitmeyip, onların hayatını ve devletin düzenini iyileştirmedikten sonra ne fayda? Koskoca devletler kuruluyor, ancak halk sıkıntı içinde ve açlık çekiyor. Milyonlarca insan cahil kalıyor. Her yerde sarhoşluk, hırsızlık, büyük sefahat, isyanlar, toplumsal nefret kol geziyor... Ve herkesin ağzında küfür. Baba mirası veya halkın yuvarlandığı yozluk bataklıklarından bir okul diploması elde ederek yükselen, korunaklı ve uygun bir yere ulaşan hiç kimse sonrasında parmağını dahi kıpırdatmayacak, milyonları o karanlıktan kurtarmaya yeltenmeyecektir. Ve aydınlanmamış, sarhoş, aç bir halka sahip büyük ülkelerin bataklık üzerine taşlardan inşa edilmiş büyük birer kule gibi olduklarını da bilmeyeceklerdir.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Çile bülbülüm çile Çiğ düşmüş beyaz güle Pembe gül de sararır, Ben gibi düşme dile.
Reklam
Zaten insanlar mutsuz olmadıkça başkalarının mutsuzluğunu anlamıyor. Mutsuz bir insanın hassasiyeti çok daha kuvvetli oluyor. -
Nasıl uyunur beyaz bir yastıkta Eteklerini ölüm basmışken dağların
Ayşe Altıntaş
Ayşe Altıntaş
Sanki yirmi yıldır arkadaşmışızcasına sizi tanıyorum.
Sayfa 34
Bir keresinde, geçmiş günleri anımsayarak sizin gibi ağlamaya başladım.
Sayfa 32
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.