Bid'at Nedir?
Sünnete uygun olmayan her davranış bid'attır. Bir başka ifadeyle dinde yeri bulunmayan ve sonradan ortaya çıkarılan inanç ve ibadetler bid'attir. Kur'ân ve Sünnet'te yeri bulunmadığı ve dinin bu iki temel kaynağına aykırı olduğu için de her bid'at, dalâlet yani ana yoldan, İslâm'ın nurlu yolundan, sırât-ı müstakîm'den ayrılıp yolunu kaybetmek, çıkmaz ve karanlık patikalara sapmak diye nitelendirilmiştir.
Sayfa 66
Türkler yaltaklanma, yaldızlı sözler, münafıklık, kovuculuk, yapmacık, yerme, riya, dostlarına karşı kibir, arkadaşlarına karşı fenalık, bid'at nedir bilmezler. Çeşitli fikirler onları bozmamıştır. Hile-i şer'iyye ile başkalarının malını helal saymazlar. Onların tek ayıbı ve başkalarından soğutan husus, vatanlarına karşı çok iştiyak duymaları ve zaferin sevincini, birbiri peşinden vukûunu, ganimetin tadını ve çokluğunu, sahralardaki oyunlarını, çadırlardaki gezintilerini hatırladıkları ve uzun zaman boş durmakla kahramanlıklarının boşa gitmesini, aradan uzun müddet geçmekle enerjilerinin tükenmesini istemedikleri için, muhtelif memleketlerde dolaşmayı çok sevmeleri, yağmaya ve çapulculuğa düşkünlükleridir.
Sayfa 226 - Yeditepe YayıneviKitabı okudu
Reklam
Araplar bir örnek ahlak ile inançlarını sunabilirlerdi ama buradaki sıkıntı Türklerde zaten yüksek bir ahlakın bulunması, buna karşılık Maveraünnehr'i işgal eden Arapların hayran olacak bir fazilet sergilememelidir. Halka yapılan zulüm ve gasplar, her seferinde ihlal edilen antlaşmalar kuşkusuz Türklerin ve diğer Orta Asyalıların gözünde
Sayfa 125 - Kripto YayınlarıKitabı okudu
Atamız cennetmekan Sultan Muhammed Alparslan'a ithaf edilen: "Biz Türkler, temiz Müslümanlarız. Bid'at nedir bilmeyiz. Onun için Allah bizi aziz kıldı" ifadesi, Türklüğün sağlam bir karakter, kuvvetli örfi gelenek ve samimi bir imanın tezahürü olduğunu göstermektedir
Ey nefs yeter sehl-ü zelel İnsafa gel insafa gel Terk eyleyip tül-i emel İnsafa gel insafa gel Bu adet-ü bid'at nedir Bu şöhret-ü zinet nedir Bu kuru germiyyet nedir İnsafa gel insafa gel Bir gün eser bad-ı ecel Ten bağına verir halel İhlas ile eyle amel İnsafa gel insafa gel Etme Hüdayi-ye inad Fermana eyle inkiyad Etmez misin Mevla'yı yad İnsafa gel insafa gel
Sayfa 169Kitabı okudu
Ebû Yezid el-Bestâmi'nin tasavvufçular için temel aldığı ölçü şudur: Sünneti bilmeyerek bile olsa terk eden kimse veli olamaz. O halde sünnetle mücadele edercesine bid'at işleyen kimsenin durumunu sen düşün! Şu söz de ona aittir: Bir adamın havada uçacak kadar kerametlere sahip olduğunu bile görseniz bu sizi aldatmasın. Tâ ki emir ve yasaklar karşısında ve şeriatın adab ve sınırlarını koruma hususunda onu nasıl bulduğunuza bakınız. Sehl et-Tüsteri der ki:İster itaat cinsinden olsun, ister masiyet cinsinden olsun,kulun Kitap ve sünnete uymadan yaptığı her iş heva ve hevese uymak demektir. Kulun Kitab ve sünnete uyarak yaptığı her iş ise nefse yüz vermemek demektir; -Çünkü o iste nefsinin arzularına uymuyor demektir - Hevâ ve hevese uymak kötülenmiştir. Tasavvufçuların gayesi heva ve hevesi kesin olarak terk etmektir. Sehl der ki: Bizim usûlümüz yedi şeyden ibarettir: 1. Allah'ın kitabına yapışmak, 2. Allah Rasülü'nün (s.a) sünnetine uymak, 3. Helâl lokma yemek, 4. Başkasına zarar vermemek, 5. Günahlardan kaçınmak, 6. Tövbe, 7. Haklara riayet etmek. 8. Sehl der ki: Halk şu üç hasletten ümidini kesmiş:Tevbeye salmak,sünnete uymak, halka eziyet etmeyi terk etmek. Ona, yiğitlik (fütuvvet)nedir,diye soruldu. Yiğitlik (delikanlılık), sünnete uymaktır, dedi.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.