Tin acıdır; ancak acıyla yeni bilgiye, daha yüksek bilgi ve bilinç biçimine ulaşır. Tinin temel özelliği "varlığını çelişkide, sonuç olarak acıda sürdürme" yetisidir... Hegel'e göre. Gelişimi sırasında kendiyle çelişkiye düşer. İkiye bölünür. Bu bölünme, bu çelişki ona acı verir. Ama acı oluşumunu sağlar. Oluşum acının olumsuzluğunu gerektirir. Tin acı veren çelişkiyi gelişip daha yüksek bir biçim alarak aşar. Acı ruhun dialektik oluşumunun motorudur...
Sayfa 49 - metis
"Psikanalitik yaklaşım; bilinç dışı korkuların, tutkuların ve motivasyonların düşünce, davranış ve kişilik özelliklerinin gelişimi ile ileride ortaya çıkabilecek psikolojik problemler üzerindeki etkisine denir. Aynı zamanda bilinç dışı korkuların, tutkuların ve motivasyonların düşünce ve davranışlar üzerindeki etkisine de dikkat çekmektedir."
Reklam
Gustav
“Kişi bilinç düzeyinde ve ahlaki bakımdan düşünerek kendi yolunu seçmediği sürece kişilik asla gelişmez.”
Sayfa 198
Kişi bilinç düzeyinde ve ahlaki bakımdan düşünerek kendi yolunu seçmediği sürece kişilik asla gelişmez.
Sayfa 198
“Kişi bilinç düzeyinde ve ahlaki bakımdan düşünerek kendi yolunu seçmediği sürece kişilik asla gelişmez.”
Sayfa 198
Baskı, bırakın İvmeyi durdurmayı, ulusal bilincin gelişimi­ ni iyice arttırır. Ulusal bilinç embriyon düzeyine ulaştığı an­ dan itibaren ezenle ezilen arasında tek çözümün şiddet oldu­ ğunu gösteren kan banyosu bu bilinci pekiştirir. Burada şunu da belirtmeliyiz ki, silahlı ayaklanma çağrısı yapanlar ya da örgütleyenler siyasi partiler değildir. Bütün bu baskıcı önlem­ ler, korkunun sonucu olan bütün bu eylemler liderlerin iste­ diği bir şey değildir. Bu olaylar onları hazırlıksız yakalar. O zaman sömürgeci yetkililer milliyetçi liderleri tutuklamaya karar verebilir. Ama bugünlerde sömürge ülkelerin hükümet­ leri kitleleri liderlerinden yoksun etmenin çok tehlikeli oldu­ ğunu gayet iyi biliyorlar. Çünkü o zaman halk kanlı ayaklan­ malara, isyanlara ve “vahşi cinayetler”e baştankara girişir. Kitleler “kana susamış içgüdüleri”ni serbest bırakır ve düzeni geri getirme gibi zor bir görevin verildiği liderlerinin serbest bırakılmasını talep ederler. Sömürge sistemini yok etme gibi dev bir göreve kendiliğinden şiddet yatırımı yapan sömürge halkı, kendisini çok geçmeden pasif, kısır bir slogan atarken bulur: “X ya da Y’yİ serbest bırakın!"4 O zaman sömürgeci yetkililer bu liderleri serbest bırakacak ve görüşmelere başla­ yacaktır. Sokaklarda dans etme zamanı gelmiştir.
Reklam
191 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.