Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Biri benliğimi benden koparmış gibi hissediyorum. Denizin dibindeymişim de asıl kimliğim, bir zamanlar olduğum kişi o çok uzakta kalan yüzeydeymiş ve bir daha asla o yüzeye çıkamayacakmışım gibi."
Sayfa 422
İsmet İnönü
Ikilinin devlet adami olarak cekismeleri ise 1937'de doruk noktasina ulasmistir. TBMM üzerinde bir denetim konseyi teskili fikri, Atatürk ve Ismet Paşanın çekişme nedenidir. Ismet Paça bu tarihte başbakanlıktan alinmis ve yerine Celal Bayar tayin edilmistir.
Sayfa 360Kitabı okudu
Reklam
Oluşunun üzerinden şöyle bir geçer ve başka türlü yapamaz çünkü bilincine varma bilin­ci vardır onda. Oluşunun üstünden geçerken aynı zamanda içindedir, o yüzden bu çarpışma bir ölüm kaygısı doğurur. Bu kaygı, onu yaşayan birisi için ebedi olabilecek, ama o kişi dışarıdan baktığı zaman, başka türlüsü elinden gelmediği için kendi üstüne eğildiği zaman, özellikle de şimdilerde herkesin yaptığı gibi anılarını yazma ahmaklığına düştüğü zaman ebedi olmayı kesen bir oluş ile... çarpışmadan do­ğar... İşte o zaman, kaybolur.
Sayfa 19 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kimi gerçekten tanıyoruz?
Birbirimizi ne kadar iyi tanıyoruz? Çevremizdeki ailemizdeki insanlar hakkında ne biliyoruz, ne kadar biliyoruz? Şermin Yaşar birbirine çok yakın olan bir grup insanın aslında birbirine ne kadar yabancı olduğunu ustalıkla anlatmış. Ethem, Emin, Ekrem, Nurten, Hülya, Sevgi ve diğerleri. Hepsinin tek ortak noktası konuşmadıkları, bir şekilde birbirlerinden habersizce yaşadıkları durumlar. Bu kitap size tanıdığınız herkesi gerçekten tanıyıp tanımadığınızı sorgulatacak! Desem abartmış olmam bence. Kitabı bir günde bitirdim öyle ki okumadım yaşadım adeta. Yazarla tanışma kitabım oldu ve ben çok sevdim. Umarım sizler de bu güzel esere bir şans verirsiniz🩵
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,543 okunma
Bir Ayet; Mü'min olarak, erkek veya kadın, her kim salih ameller işlerse, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar. (Nisa, 4/124) Bir Hadis; "Allahım! Ben gerçekten nefsime çok zulmettim, günahları ancak Sen bağışlarsın, beni katından bir mağfiret ile bağışla, bana merhamet et, şüphesiz Sen çok bağışlayansın, çok merhametli olansın." (Tirmizi, "De'avat") Bir Dua; "Allah'ım! Cehennem azabından Sana sığınırım. Kabir azabından Sana sığınırım. Hayat ve ölüm fitnesinden Sana sığınırım. Mesih Deccal'in şerrinden Sana sığınırım." (İbn Hıbbân, "İstiaze", No: 999; Buhârî, De'avât, 37; Nesâî, "İstiāze", 27, 47)
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Yazar, Stanford Üniversitesi'ndeki Davranış Tasarımı Laboratuvarı' nın kurucusu ve yöneticisi. Stanford' lu okuduğum ikinci yazar. Diğeriyse Jo Boaler' di. Bu kitabı daha önce almış ve biraz okuyup yarım bırakıp, elden çıkarmıştım. Uzun bir süre sonra yazarın okuduğu üniversiteyi görünce tekrar ön yargısız aldım. Kitabın başlarında davranışların olabildiğince küçültme vurgulaması yapıyor. Hatta kitabın bir bölümünde zihnimizde 'küçültme' kavramını bile karmaşık yaptığımızdan bahsediyor. Yani davranışlar küçültülmediğinde 'ya hep ya hiç' kurbanı oluyor. Kitapta hem en çok beğendiğim hem de yazarın da savunduğu şey, küçük davranışların hemen sonrası 'kutlama' alışkanlığı. Buradaki mantık şu. Duygular alışkanlık yaratır. Küçük bir davranışın hemen sonrasında bir 'duygu' olan kutlama(parlama) yaparak alışkanlık oluşturuluyor. Davranışın en küçük hali+ kutlama= Davranış devam etmesi. Benim için baya zihin açıcı bir kitap oldu. Beklentiniz normal olsun. Öneririm.
Küçük Alışkanlıklar
Küçük AlışkanlıklarDr. Bj Fogg · Pegasus Yayınları · 202153 okunma
Reklam
İki kez de aşık olmayı denedim. İnanır mısınız, beyler, o yüzden bir sürü acı çektim.
Sayfa 21 - Halk kitabeviKitabı okuyor
İyice bil ki,günahtan yüzlerce âlem olsa bir tövbenin hararetiyle erir,yok olur...yoldan kalkar! Lütuf ve ihsan denizi dalgalanınca erin de günahını mahveder,kadının da! Tanrı tövbeden bir ateştir parlattı mı o ateş neyi bulursa yakar,yandırır,mahveder.
Bizi bir İnşirah toparlar, bir de kalpten edilmiş bir dua..
İşte Otuz Yıldır
Bıraktığım zaman iğreti yaşamayı ve sırıtmayı kendim olabilmek için elinin değmesiyle Alın şu ruhumun kitaplarını alın da açın rasgele bir yerinden Parçalayın en iyisi anlamak için Kokuyu da gizemi de Açın sayfaları bir hoyrat parmakla buruşturun yırtın Bir şey kalır onlardan yalnız Bir mırıltı bir nakarat Bir şey anlatmayan bakış Uzun bir teşekkür kekeme O çayır gibi mutluluk Çocuk- Tanrı'sı karasevdamın Duaların Ave Maria'sı Sürüp giden uykusuzluğum. Açan göğüm çiçeklerim Ey aklım ey çılgınlığım Mayıs ayım ezgilerim Cennetim yangınım benim Elsa yaşamım evrenim
Louis Aragon
Louis Aragon
Reklam
Ölüm sadece akıl almaz değil, aynı zamanda dayanılamaz- dır da. Yaşamı hiçleştirendir. Öyleyse yaşam yayı neden ölüm tarafından gerilmiş halde? Yanıt biraz karmaşık ya da bugünki söylemle, diyalektik. Karşısavın diyalektik rolü bu. Bergson tuhaf ama çok da de­rin biçimde, gözün pekala görme organı olduğunu, gözleri­miz olmadan elbette
Sayfa 15 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
Atomculuk fiziksel dünyanın gerçekliğini, çoklukçu bir teori aracılığuyla Elea mantığının kaçınılmaz etkilerinden kurtarmak için ortaya koyulan son ve en başarılı prişimdir. Bu düşüncenin rakiplerine göre Anaksagoras'in tohumlarının sonsuz bölü nebilirliği ve niteliksel farklılıkları, sorudan kaçınmak gibi görünüyordu ve onlar da çözümü daha
Bugün iyi çalıştım ve yarın pazar; diyebileceğiniz bir an asla gelmez:' Thomas Edison da "Huzursuzluk memnuniyetsizliktir, memnuniyetsizlik de geli­ şimin ilk gereğidir.
Thomas Edison, 1878'de, "Servet kazanmayı pek önemsemiyorum, asıl önemli olan diğer meslektaşların önüne geçmek;' demişti.32 Ya da bu sadece saplantı mı? Nobel ödüllü yazar Pearl S. Buck yaratıcılığa "zapt edileme­ yen ihtiyaç" adını veriyordu. Buck dahileri genellikle erkek olarak nitelese de bu söylediklerinde tüm dahileri kastediyor; "Bu zapt edilemeyen yaratma yaratma yaratma ihtiyacıdır, öyle ki müzik ya da şiir ya da kitap ya da bina ya da anlamlı herhangi bir şey üretemezse benliğinden kopmuş gibi olur. O yaratmak, yaratıcı­ lığı ortaya dökmek zorundadır.
İyikiler duymak istemiyorum.
Bir sayı eklenip giderken duyduğum iyi kiler çok ama artık iyi kileri duymak istemiyorum. Çoğu ne kadar sahte hissettirdi. Mutlu anlarım olsa da yaşamak için bir şekilde motivasyon bulmaya çalışsam da içimde kırgınlıklarım çok ağır. Hep böyle mi yaşayacağız, hep kırgınlıklarımızın arasına gülücükler mi ekleyeceğiz bilmem ama yaşamak için amacım olmalı. Değil mi? Ölmek için fazla umutlu yaşamak için fazla karamsarım aslında. Ama biliyorum varlığımla mutlu olan var, bunu hissediyorum. Bir şekilde oluyor işte. (Tam istediğim gibi olmadı hiçbir şey ama yavaşta olsa ilerleme var. Amacıma ulaşırım herhalde .) Her şey iyi gitmese de yaşama amacımı bulacağıma inandırıyorlar. Umarım. (Sevdiğim bir platformda birkaç cümle kalsın istedim bugünden sadece. Yazmak anlatmaktan daha çok içimi rahatlatıyor, umarım ki sizleri rahatsız etmemişimdir)
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.