"Bir kitaptım; beni okudular, fakat anlayan çıkmadı. Yıllarca seni bekledi sayfalarım, okuyasın diye. Yokluğunda bir kadehtim ben. Türlü içkilerle doldurup ağızlarına boşalttılar beni. Yere çarptılar kırılmadım, duvara vurdular parçalanmadım. Bir gün içime senin güzelliğinin dolacağını bildiğim için. Dudaklarının değdiği her yerde bir ölümsüzlük ateşinin yanacağına inandığım için. Gör, bir kadehin nasıl sarhoş olduğunu. Şimdi sarhoşum ben. Kurşun askerler, bebekler, oyuncaklar vardı senden önce. Durup durup aldanmalar vardı, aldığını geri vermeyen aynalar vardı..."
Günaydın
Aramak her sabah, kırıntıları bulmaya çalışmak bir gün daha yaşamayı sağlayacak.
Sayfa 18 - MetisKitabı okuyor
Reklam
Gün içinde yüzüne gülümseyeceğiniz bir çocuğun, bir engellinin veya bir yaşlının yürek denizinde oluşturacağınız mutluluk dalgası, mesainiz bittiğinde bile genişlemeye devam eder.
Elbet bir gün diye diye. Katilidir herkes kendi ömrünün.
"Cumartesi ya da önceki gün olup bitenler üzerine bir şey yazamam artık, onlardan çok uzağım şimdi; söyleyebileceğim tek şey, onların birer olay bile sayılamayacağıdır. Cumartesi günü çocuklar taş sektirmece oynuyorlardı; onlar gibi ben de denize bir çakıltaşı fırlatmak istedim. Tam o sırada duraksadım, taşı bıraktım ve oradan ayrıldım. Sersemlemiş bir halim olmalı; çocuklar ardımdan güldüler. İşin görünen yanı bu. İçimde olup bitenler, belirgin izler bırakmadı. Gördüğüm bir şey vardı, beni tiksindirmişti. Ama o sırada denize mi, yoksa çakıltaşına mı bakmıştım bilemiyorum. Taş yassıydı; bir yüzü baştanbaşa kuru, öteki yüzü ıslak ve çamurluydu. Elimi kirletmemek için onu parmaklarımın ucuyla, kenarlarından tutuyordum." hem taş sektirmece oynayacak kadar çocuk hem titiz davranacak kadar büyük. bu çelişkin mi tiksintiye neden oldu Sartre, kendine?
Reklam
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Merak unsuru ilk sayfadan itibaren kendisini hissettiriyor. Bunu canlı tutmak için olayların sır perdesini her an ön planda tutuyor yazar. Yeni bir gelişmenin peşinden oluşan yeni bir bilinmezlik büyüsü ile karşılaşıyoruz. Sayfaların içerisinde yol alan okuyucu Tess'in aile evindeki görünmeyeni çoktan görmeye can atıyor. Her şey Tess'in
Lanetli Kış
Lanetli KışWendy Webb · Otantik Kitap · 202418 okunma
“ Şimdi İlkbaharda Odamın Penceresine Bir Yerden Kazara Bir Işık Vursa O Gün İlkbahar Her İnsana Yaptığı Gibi Bana Da Üzüntüyle Dolu Bir Yumuşaklık , Bir Yerinde Duramayış, Bir Yürek Çarpıntısı Verir.”
Sayfa 100
Yeni gün Bugünde herşey için, belki de yepyeni bir sayfa
O gün, onu hısım, akraba hep birden bir eski camiinin avlusundaki küçük bir mezarlığa götürmüşler, orada henüz düzeltilmemiş bir toprak yığını göstererek, annen burada yatıyor demişlerdi. Fakat mümtaz bu mezarı bir türlü benimsememişti. O, zihninde annesini babasının yanına gömdü.
Sayfa 39 - DergahKitabı okuyor
Reklam
Yalnız
Yalnızlığın labirentindeyim ben, Kaybolmuş bir ruh, sonsuz bir gecede. Umut ışığı arıyorum, karanlığın içinde, Belki bir gün çıkarım, bu labirentten.
“Bir gün her şey yoluna girerse, umarım hala hevesim ve isteğim kalmış olur."
Yalnız
Umut arıyorum bende, bir ışığa tutunmak için, Belki bir gün biter bu yalnızlık, bir sevgi gelir kalbime. O güne kadar savaşacağım, bu karanlık gecede tek başıma, Belki bir gün güneş doğar, yalnızlığım sona erer bir anda.
YOKLUĞUN ESAS Var olalı acun milyar yıl geçti İnanma burlara yokluğun esas Kimi yemek yedi kimi su içti Dayanma erliğe yokluğun esas Baki değil senin elindekiler Dert açmasın sakın dilindekiler
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.