Bu kadar hiçlikle beraber herüstün nitelik sahibine düşman... Onun bir güzel şeyi beğendiği, kudretli bir arkadaşa değer verdiği daha görülmemiş....Sanki birini beğendiğinde kendisinde bir eksiklik çıkacakmış gibi bir küçük beğenme gülümseyişini bile esirger...
Bilimin en güzel yanı, bir konu hakkında yeterli fikir sahibi olmadıklarında, her türlü teori ve durumu deneyip sonunda bilim insanlarını bilgi eksiklerini itiraf etmek zorunda bırakmasıdır.
Reklam
Kim ne derse desin, Yaşın ne olursa olsun... İnsanı yaşatan umutlarıdır, Herşeye rağmen. Bir sevda şarkısı gibi, Yaşamak güzel şey be kardeşim.. Nazım Hikmet
Halbuki ne güzel başlamıştı hikaye Şerbet gibi bir gök üstümüzde. Ve bütün lezzetleriyle toprak Gözümüzde nur, dizimizde takat On parmağımızda on hüner vardı
Bence dünyada yaralı bir kadından daha güzel bir şey varsa o da yaralarını korkusuzca yazabilen kadındır. Çünkü onda hayatın en muhteşem bileşimi vardır : zeka ve cesaret .
1808 syf.
9/10 puan verdi
Tolstoy, insanların savaşa girmesi için yalnızca yönetenlerin iradesinin yetmeyeceğini, savaşların başlamasında pek çok etmenin bir araya gelip süreci yönlendirdiğini çok güzel bir anlatımla ifade etmiş. Kitapta önümüze serilen birçok tezatlık içinde, bunu da eksik bırakmamış. “Çar, tarihin kölesidir.” derken, en üst makamlarda oturanların en zayıf iradeye sahip olabileceklerine dikkat çekmiş. Zaten o “Grand” Napolyon bile, zaferin tam ortasında kendini efendi değil de bir köle gibi hissederek ümitsizliğe kapılmıştır. Eserin diğer penceresinden, Tolstoy çağının sosyal gerçekliğini ve bozuk yönlerini bir sosyolog bakışıyla göstermiştir bize. Olay örgüsüne dahil ettiği kahramanlara bu anlamda önemli görevler yüklemiş. Rus aristokratlarının savaş sırasında bile değişmeyen çıkar ilişkilerini, elde ettikleri konuma göre değişen ahlak yapılarını sorgularken, okuyucuya da bu tip insanı sorgulatmıştır. Rus insanının güvenilir, sade ve güçlü tarafını gerçek bir kişi olan Kutuzov karakterinde karşımıza çıkarmış, kişisel hedeflerine ulaşmak uğruna neredeyse tüm değerleri hiçe sayan Napolyon karşısında yine bir tezatlık örneği vermiştir. Eser boyunca birçok karakter üzerinden hayatın anlamını sorgulamış, insanın geçtiği süreçlerden sonra ne kadar değişebileceğini göstermiştir. Kendi askerleri Fransız ordusuyla savaşırken, Rus aristokratlarının hâlâ Fransızca konuşmaya devam etmeleri, belki de savaşın görünmeyen en gerçek nedeniydi.
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201920,6bin okunma
Reklam
Nazım hikmet Piraye için:
“Alev saçlı, hemen ben yaşlarda bir kadındı. Çok iyi bir kadın. Ve akıllı. Kız kardeşim sebebiyle birkaç yıldır tanıyorduk birbirimizi. Ve işte bir gün, öyle kendiliğinden karar verdik evlenmeye. Onunla iyi, dingin bir yaşam süreceğime emindim. Çok güzel bir kadın değildi ve bu da olumlu birşeydi benim için. Çünkü kıskançlığın çılgınlığını yaşamıştım artık. 1932 yılında evlendik. Gerçekten de her şey düşlediğim gibi oldu.”
Bir şarkı ne zaman güzel değildir? Sonu olduğu zaman...
480 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
5/10 klasik düşmandan aşka tarzı bir kitap. Yani kitabı okurken sonunu tahmin edebiliyorsunuz. Ve düşman olduğu zamanlarda bile karakterler düşman gibi değillerdi. sanki birbirlerini sevdikleri için zorbalıyorlarmis gibiydi. İlk bir 350 sayfa güzel aktı bu arada ama geri kalanını okumak için yani resmen direndim. Çok sıkıcı bir hal almaya başladı zaten karakterlerin birbirine olan ilgisi çok belliydi yeni sonunu çok fazla tahmin ettiğim için okuyasım gelmedi. kurgu herkesin yazabileceği türden bir kurgudu. Özel bir yanı yoktu yani. Yani olay şöyle söyliyim gerçekten olay yok . Ben kitabı çok fazla başarılı bulmadım çünkü yani basit hemen yazayım da biteyım türündrn yazılmış ve sonu gelisen olaylar da cok tahmin edilebilir sadece Samantha ya giciğim tsk.
Tatlı Düşmanım
Tatlı DüşmanımKristen Callihan · Ren Kitap · 2023217 okunma
İhtimal, belki.
Kırıldım mı, kızdım mı anlamadım insanın kalbi kara kış bazen. Çerçevesini bozduğu hiçbir fotoğrafa benzemiyor tekrar. Nerede o taşrasını bırakıp kaçan küçük kara çocuk. Bir ipliğin üzerine dizilmiş kilometrelerce, her küstüğünde şehri terk etme isteği. Vardır hepimizin bir yolculuğu telaşlanınca gözlerimizin bile titrediği. Tarlanın ortasındaki o yalnız, bir gün tarla da yalnız kalacak. Benim koptuğum, bağımınsa hiç kopmadığı bu coğrafyada ruhuma yapılan her çiçek açışı bir tekmeyi getiriyor aklıma. Kış hani bu kadar uzun sürmeyecekti? Deneme. Bir iki. İhtimal, belki. Çerçeveyi düzgün kurduğun zaman erkekler de güzel ağlıyor, hele de yedikleri basit gollerde.
Reklam
40 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu dünyaya gözlerini açmış minik bir birey olan çocuğunuzun ilk yılları, büyüleyici olduğu kadar zordur da. Kendini ağlayarak, öfkeyle, itirazlarla ifade etmeye çalışan minikle nasıl iletişim kuracağımızı hemen çözemeyiz. Uyumak istemiyordur, yemek yemiyordur ya da sürekli ağlıyordur... İşte bu güzel seri, yeni nesil çocuklarımızla sağlıklı bir bağ kurabilmemiz, en zor gelen anları bile keyifli bir hatıraya dönüştürebilmemiz için yol göstermek, farkındalık oluşturmak için yazılmış. Gerek çizimleri gerekse miniklerin empati kurabileceği yalın cümlelerle çocuklara hitap etse de daha çok anne babalar için bir yardımcı görevi göreceği kesin. Kitapların 'önsöz değil bir manifesto' başlıklı kısmı ve sonlardaki konuyla ilgili yazılar sizi rahatlatıp, bakış açınızı genişletecek. Ayrıca kitapları nasıl okuyacağınız, daha doğrusu çocuk, kitap ve anne baba zamanını nasıl verimli hale getireceğiniz konusunda da yol gösteriyor yazarımız. Çok faydalı ve eğlenceli içerikleri olan kitapları okurken çocukla doğru iletişim kurabilmenin ne kadar önemli olduğunu görmemek mümkün değil. İlgilenelim, oyun oynayalım derken bile çocuğun hayal gücünü kısıtlayıp bir şeyler öğretme çabasına girebiliyoruz. Küçük çocuğu olan ya da yiğenler, torunlarla bir şekilde miniklerle vakit geçiren herkese tavsiye ederim. Hediye etmek için de tereddütsüz tavsiyemdir.
Oyun Oynamak İsteyen Küçük Fok
Oyun Oynamak İsteyen Küçük FokSinem Özen Canbolat · Hayy Kitap · 20237 okunma
"Ne kadar haklı olursanız olun, birini öldürmek, dünyanın tüm yükünü sırtlamak demekti. 'Tanrıdan rol çalmak,' derdi eski bir arkadaşım. Birini öldürmenin anlamı budur."
Sayfa 72 - Everest YayınlarıKitabı okuyor
373 syf.
6/10 puan verdi
Kitabı sevdim mi sevmedim mi karar veremiyorum. Ama ilginç bir okuma deneyimiydi kendi adıma. Bir yerden sonra sadece absürtlük seviyesinin ayarı kaçar gibi olsa da yaratılan kurguyu da sevmekten kendimi alamadım. Gothic karakter ve atmosferi beni içine almayı başardı. Karanlık, kanlı ve rahatsız ediciliği, tatlı-şekerli bir kokuya sarıp sarmalamasını da sevdim. Yani benim için tam 6 lık bir kitap olmuş ama yazarın diğer kitaplarını da alıp okurum. Güzel vakit geçirmek garantili gibi
Bunny
BunnyMona Awad · Head of Zeus Ltd. · 202026 okunma
Güzel Bir Uygulama
Pythagore yandaşları duaların halkın içinde olmasını ve herkesin bunları duymasını istiyorlardı. Öyle ki, edepsizce ve haksız şeyler için Tanrı'ya başvurulmasın.
Ben Seni Çok Sevdim
BEN SENİ ÇOK SEVDİM Gölgelerini kaldırıp gözlerimin, Işığınla aydınlattığın gün sevdim. Aldanmıştım, Yanılmıştım... Aşka bütün kapılarımı kapatmıştım.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.