mesela leibniz; bilmem neden böyle insanlardan söz etmezler okulda? çocukları büyük iskender ya da napolyon olmaya özendireceklerine, neden onlara gauss'tan, pascal'dan bir şeyler anlatmazlar?
"Neden ben?" diye sordum, Tanrı'ya bir şey söylemedi güldüm ve yıldızları seyrettim yaşamak güzeldi...
Reklam
548 syf.
·
Not rated
Livanelinin bütün kitaplarını severek okumuştum.Kendisi hakkında kafamda bir kanı oluşmuştu .Hayatını okuduktan sonra yanılmadığımı anladım.Gerçekten sanatçı biri hassasiyeti dürüstlüğü yardımseverliği vatanseverliği başka bir şey .Haddim olmadan bir yorum yapacağım siyasete girdiğinde çok üzülmüştüm harcanacağını düşünmüştüm.Kendiside bunu fark edip erkenden geri çark yaptı.Keşke kitabında bahsettiği gibi bir parti kursaydıda tüm kendi gibi vatanperverleri etrafında toplasaydı belki ülke bir kaç yıl daha ileri giderdi.Yıllar öncede şimdide neden düşünen insanlar hep yargılanıyor neden hepsinin bir hapishane kültürü var.Bir toplumda sanatçı yetiştirmek o kadar kolay mı? Sanatçılık allah vergisidir çalışarak torpille çabayla kazanılmaz.Onun için lütfen gerçek sanatçılara sahip çıkalım herbirini avrupanın çeşitli ülkelerine sürgüne göndererek barbar olan türk kimliğine bir yenisini daha eklemeyelim. nurten ulaba
Sevdalım Hayat
Sevdalım HayatZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 20124,371 okunma
149 syf.
·
Not rated
Mevzu ile alakası yok, yıllardır kafamı kurcalayan bir mesele vardı, onu da çözdüm sonunda. Aha burada da sizinle paylaşıyorum. Mesele basit ama benim için çok önemli. Yıllar önce İstanbul'da yaptığım absürd esprilere, anlattığım fıkralara Ankaralıların bayıldığını fark ettim. Yahu diyorum kendi kendime, burada bir sorun var. Ankara, İstanbul'un 10 yıl gerisinde mi acaba? Üstüne üstlük espri kaliteli, fıkra zekice değil, neden bu kadar gülüyor Ankaralı? Sonuçta boş bulunup anlattığım bir şey. Mesela şöyle bir espri: "Ayakkabın mı eskidi, at gitsin! Çorapların mı eskidi at gitsin! Pantolonun mu eskidi at gitsin! Eşek gelsin!" Bu. Ancak boş bulunup gülebilirsin buna? Öyle değil mi? Değil. Adam güldükçe gülüyor. İşte yıllardır kafamı kurcalayan mesele bu. Nasıl mı çözdüm mevzuyu? Valla zor oldu ama çözdüm. Şöyle oluyor: Malum memur şehri Ankara. Orada ya da burada karşınıza çıkan on kişiden yedisi bir kurumda ya bir memur ya da bilmem ne daire başkanı. Fıkrayı dinley
İsmet Saat Kaç
İsmet Saat KaçEbubekir Kurban · Orhun Yayınları · 201253 okunma
·
Not rated
Adalet eliyle yazdıklarından dolayı cezalandırılan,suçu ispatlanmadığı halde beyhude yere 1 yıl hapishanede yatan,kendisi içerde,ailesi dışarda mahkumolan bir yazar'ın hikayesi.
Baba Seni Neden Oraya Koydular?
Baba Seni Neden Oraya Koydular?Nedim Şener · Doğan Kitap · 201238 okunma
128 syf.
·
Not rated
Müfredattan neden çıkarıldığını okumak için aldım ve bitirdikten sonra bu saçma yasağa kesinlikle bir anlam veremedim. Kitabın belli bir bölümünde bir erkeğin bir kadına duyduğu ilgiden bahsediliyor. Acaba bu mudur çocuklarımızı yoldan çıkaracak olan?
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023172.6k okunma
Reklam
344 syf.
6/10 puan verdi
·
Liked
Güzel bir kitap olmasına karşın, hem neden Uçurtma Avcısına eşdeğer tutulduğunu, hem de neden bu kadar beğenildiğini anlamadım. Sanırım "biz en iyiyiz, biz olmasak dünya batardı" fikrini yayması adına pohpohlanan bi kitap. Okuyun ama abartmayın.. Ayrıca baskıda garip hatalar var ve kitap tasarımı kitaptan çok daha fazla şey beklemenize sebep olacak kadar etkileyici, fakat bi taraftan da hayal kırıklığını beraberinde getiriyor.
Küçük Arı
Küçük ArıChris Cleave · Pegasus Yayınları · 20115.4k okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
“En evvel bir kin gelip mıhlanmıştı yüreğime; nasıl olurdu, nasıl olurdu da anneciğim bu gencecik yaşında ve üstelik “bir tanem” dediği beni bırakıp gidebilirdi? Lakin anlam veremiyordum, kimeydi bu kinim? Beni bırakıp giden anneme mi? Beni bırakıp giden annemin hastalığını geç fark eden babama mı? Beni bırakıp giden annemin derdine deva bulamayan tabiplere mi? Beni bırakıp giden anneme bu yazgıyı takdir edene mi? Sonradan anladım ki, bu sorularımın hepsinde “beni bırakıp giden annem” diyordum; suçlu annemdi ve benim kinim annemeydi.” (MELEĞİN GÖZYAŞI-ARİFZADE) “Neden sonra yatağıma geçip uzandım. Gözlerimi odamın beyaz boyalı tavanına diktim. Dedemin bana anlattıklarının nasıl da bir kere daha bir damla gözyaşından bana yaşatıldığını düşünmeye koyuldum. Öylece uyuya kaldım. Rüyamda annem gelip başucuma oturdu. Narin eliyle saçlarımı okşadı. “Anneciğim” diye bağırdım hüzünle, “Anneciğim!” “Yavrum?!” dedi sevecen sesiyle, “sen bugün ağlamayı öğrendin; şimdiye dek yaptığın sadece gözyaşı akıtmaktı, lakin bugün şu masanın başında ağladın oğlum. Unutma ki, esneyen ya da gülen bir insan da gözyaşı akıtır ama ona ağlama denmez. İşte sen de şimdi ağlamayı öğrenmiş oldun bir tanem; dünya üzerinde acı çekmeyen çocuk yoktur. Japonya’da, Afrika’da, İskandinavya’da, dünyanın her yerinde, her zaman çocuklar üzülür. Ama unutma, ağlamayı öğrenen çocuk mutlu olmanın yolunu da bulmuş olur!” Bu benim son rüyamdı.” (MELEĞİN GÖZYAŞI-ARİFZADE)
Kırlangıç Ağıdı
Kırlangıç AğıdıEda Bildek · Nüve Kültür Merkezi · 20147 okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
İlk kitabın ardından nasıl bişey olabilir diye düşünüyodum ama beklediğim çok üstünde bir kitaptı :) Zar Adam'ı beğendiyseniz bunuda okuyun derim. Rhinehart yeni dönemin en çılgın yazarlarından diyebilirim sanırım :) ve bu kitabı neden türk edebiyatı diye eklemişler buraya anlam veremedim :D
Zar Adam'ın Peşinde
Zar Adam'ın PeşindeLuke Rhinehart · Pegasus Yayınları · 2009909 okunma
158 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Adından da anlaşılacağı gibi Kadın, Viski ve Aşk olmak üzere 3 adet hard-boiled polisiye dediğimiz hikayeden oluşan bir Raymond Chandler romanı. Karakterler o kadar akılda kalıcı ve güzel ki hard-boiled'in neden ustası olduğu çok daha iyi anlaşılıyor Chandler'ın. Polisiye severlerin mutlaka okuması gereken bir kitap
Kadın Viski Aşk
Kadın Viski AşkRaymond Chandler · Akba Yayınevi · 19796 okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.