BİR PEYGAMBER DUASI.
فَافْتَحْ بَيْن۪ي وَبَيْنَهُمْ فَتْحًا وَنَجِّن۪ي وَمَنْ مَعِيَ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ “Beni ve benimle birlikte olan mü’minleri kurtar.” (Şu’ara, 118)
İbni Mes'ud'dan (ra) rivayet edildiğine göre Nebî (sas) şöyle dua ederdi: "Allahım! Senden hidâyet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği isterim." Doğru yoldan sapma tehlikesi bulunmayan Hz. Peygamber, Allah'tan hidâyet dilerse, daima dalalete düşme tehlikesiyle baş başa yaşayan Müslümanların daha fazla hidayet dilemeleri gerekir. Nitekim Fâtiha Sûresi'ndeki "Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet" duası bunu göstermektedir. Hz. Peygamber'in hidâyetin hemen peşinden emirlere uymak, yasaklardan kaçınmak anlamında takvå dilemesi, hidâyetin tezahürünün takva olduğunu göstermektedir. İffet, mübah olmayan şeylerden uzak durmak demektir. Zenginlik anlamına gelen gına burada gönül zenginliği manasınadır. İnsanlardan ve ellerindeki imkânlardan müstağni olmak, şerefli bir hayat ve etkili bir tebliğ hizmeti açılarından son derece önemlidir.
Sayfa 327 - Erkam yayınları
Reklam
Buyurur ki âlemlerin efendisi Peygamber Efendimiz (sav.); "Allah yolunda sefer yapmış, üstü başı tozlanmış bir adam, ellerini göklere uzatarak: "Ya Rab, ya Rab!" diye yalvarıyor. Halbuki onun yediği haram, içtiği haram, giydiği haram, gıdası haram dır. Böylesinin duası nasıl makbul olur?"Boğazından gecen haram bir lokma, makbul bir duâya mânidir kıymetli kâri. Suçu başkasında değil de yediklerinde ara. Sabahlara kadar yal varsan bile duana icabet bulamazsın. Değil bugün, kırk gün evvel yediğin haram lokma bile daha bedeninden çıkmamıştır. Bugün yediğin ise kırk gün daha duanı bağlayacaktır. Ashabın büyükle rinden Enes Bin Malik'e (r.a.), Peygamber Efendimiz (s.a.v.) söyle buyurdular: "Ey Enes, helal kazan, duan müstecâp olur. Zira bir kimse ağzına haram lokma götürürse, muhakkak kırk gün onun duası kabul olmaz. Duana icabet bekliyorsan, Hakk'ın yardımı ulaşsın istiyorsan önce haneyi, yani kalbini mamur etmelisin. Kalbi mamur etmenin yolu, evvela boğazdan geçen lokmayı düzeltmektir. Bir bedende haram bulunuyorsa, ne o bedenle yapılan ibadet, ne o dille yapılan dua kabul olur
Seni sevmek merhamettir Kudüs, Seni sevmek Peygamber duası gibi.
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Öyle bir Cuma olsun ki; Kudüs'ün ezanı İsrail'in selası olsun!
"YA RABBĨ! CEBRAİL, MİKÂİL, İSRAFİL, AZRAİL HÜRMETLERİNE VE ŞEFAATLERİNE..." Bir gün bir duâda, "Ya Rabbil Cebrail, Mikäil, İsrafil, Azraîl hürmetlerine ve şefaatlerine, beni cin ve insin şerlerinden muhafaza eyle" meâlindeki duâyı dediğim zaman, herkesi titreten ve dehşet veren Azrail námını zikrettiğim vakit gayet tatlı ve
Sayfa 365Kitabı okudu
Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.), dua konusunda ashabına şu tavsiyede bulunurdu: “Sizden biri dua ettiğinde ‘Allah’ım, dilersen beni affet!’ demesin. Kararlı, azimli bir şekilde ısrarla dua edip istesin. Zira hiçbir şeyi vermek Allah’a güç gelmez.” (Müslim, Zikir, 8) Bununla birlikte Peygamber Efendimiz yaptığı duaya karşılık hemen sonuç beklemez, ama Rabbinin kendisini boş çevirmeyeceğini bilirdi. Bir keresinde “Sizden biriniz, ‘Dua ettim de duam karşılık görmedi.’ deyip acele etmediği müddetçe duası karşılık bulur.” (Ebû Dâvûd, Tefrîu Ebvâbi’l-vitr, 23) buyurmuştu. Sahabe “Ya Rasûlallah! Acele etmek nedir?” diye sorunca da “Dua ettim de kabul edildiğini görmedim, der ve o anda vazgeçerek duayı bırakır.” (Müslim, Zikir, 92) cevabını vermişti. Resûlullah’ın açıklamasından anlaşılacağı üzere karşılığı ister bu dünyada verilsin, ister ahirete ertelensin, dua er ya da geç Allah katında karşılık bulacaktır.
Reklam
Edep; Müridin kendi nefsine, ihvanına, mürşidine ve Allah’a karşı uyması gereken kurallardır. Bu kurallara uymak vuslat vesilesidir. Edebe uymayanlar lütuftan mahrum olurlar. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz “Edeple gelen lütufla gider” diye. Pirimiz Abdülkadir Geylani Hz.leri “Bir edep için, binlerce derviş feda olsun. Edep gittiğinde onu geri
Ettehiyyatü duası:
Bütün dualar, senâlar, malî ve bedenî ibadetler, mülk, azamet Allah'a mahsustur. Ey Peygamber! Selam sana. Allah'ın rahmet ve bereketi senin üzerine olsun. Selam ve esenlik bize ve Allah'ın salih kullarının üzerine olsun. Ben şehâdet ederim ki, Allah'tan başka bir ilâh yoktur. Muhammed O'nun kulu ve resuludür." Bu tahiyyât, Hz. Muhammed (s.a.s)'in Mirac gecesinde Yüce Allah ile yaptığı selamlaşmasıdır.
Dua
Hz. Süleyman Peygamber'in (aleyhisselâm) en köklü, hepimize irşad edici mesaj ağırlıklı duası. "Allah'ım senin hoşlanacağın çok güzel bir çalışmayı bana irşad et, ilham et, öğret ve muvaffak et." Neml Sûresi, 19.
Sayfa 292Kitabı okudu
Bakara Sûresi 128, 129. Âyetler
128. Ey rabbimiz! Bizi sana teslim olanlardan eyle, soyumuzdan da sana teslim olacak bir ümmet çıkar. Bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et. Şüphesiz tövbeleri kabul eden, merhameti bol olan yalnız sensin. 129. Soyumuzdan, onlara senin âyetlerini okuyacak, kitabı ve hikmeti öğretecek, onları arındıracak bir elçi çıkar rabbimiz! Çünkü yalnız sensin kudret ve hikmet sahibi." ["İbadet usulleri" diye çevirdiğimiz menâsik (tekili mensek) "ibadet yerleri" veya "ibadetin uygulanış biçimleri, usulleri" demek olup âyetin bağlamından, bu kelimenin özellikle haccın erkân ve âdâbıyla bunların uygulandığı mahallere işaret ettiği anlaşılmaktadır. Müfessirlere göre, Hz. İbrâhim'in bu duasında Hz. Muhammed'in peygamberliği kastedilmiştir. Nitekim daha sonra İsmail aleyhisselâm Mekke'ye yerleşerek Cürhümlüler arasında yaşamış, onlardan Arapça öğrenmiş, on iki oğlundan her biri bir kabilenin reisi olmuştu. Böylece Hz. İsmail'in soyu Cürhümlülerle karışarak Araplaştığı için bunlara Arab-ı müsta'ribe denilmiştir. Hz. Peygamber'in yirmi birinci göbekten atası olan Adnan Hz. İsmail'in soyundandır. Hz. Peygamber, "Ben atam İbrahim'in duası, İsa'nın müjdesiyim" buyurmuşlardır (Müsned, IV, 127, 128, V, 262).]
Reklam
176- Soru: Peygamberimiz (s.a.v.) iftar sofrasından başka bir yerde sofra duâsı yapmış mıdır? Cevap: Evet yapmıştır. Hadis kitapları tedkik edildiği zaman buna dâir bahisler ve duâ örnekleri bulacaksınız. Bu husustaki merakınızı gidermek için birkaç örnek vermeyi faydalı bulmaktayız. a) Peygamber (s.a.v.) sofrasını kaldıracağı zaman şöyle duâ ederdi: “Elhamdü lillâhi kesiran tayyiben mübâreken fîhi gayra mekfiyyin velâ müveddein velâ müstağnen anhü Rabbenâ" (Buhârî c. 6, s. 214). b) Bir hadis-i şerîfte şöyle ifade edilmektedir: Kim yemek yer de "Elhamdü lillâhillezî at'amenî hâzâ ve razekanîhi min ğayri havlin minnî velâ kuvvetin" derse geçmiş günâhları bağışlanır. (Tuhfet'ül-ahvezî c. 9, s. 425). c) Peygamber (s.a.v.) birşey yediği veya içtiği zaman «Elhamdü lillâhillezî at'amenâ ve sekaanâ ve cealenâ minel-müslimîn" derdi. (Tuhfet'ül-ahvezî c. 9, s. 425).
663. hadisten öğrendiğimize göre bazı organlarımızın şerrinden Allah’a sığınmalıdır. Kulağın şerri, birinin gıybetini ve günah olan sözleri dinlemesidir. Gözün şerri, günah olan şeylere bakmasıdır. Dilin şerri, Allah’ın yasakladığı şeyleri konuşmasıdır. Kalbin şerri, insanlara haset etmek, kin ve nefret beslemek gibi kötü duyguları taşımasıdır.
607 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 31 days
Hatim Duası Türkçe Meali
Bir kitabın teslim duası bile bu kadar muazzam olabilir mi, olabiliyormuş. Lütfen okuyalım. Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamt olsun. İyi sonuç müttakilerindir. Düşmanlık ancak zalimler içindir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s)’e, onun bütün ehl-i beytine ve ashabına salât ve selâm olsun. Ey Rabbimiz! Bizden ibadetlerimizi kabul buyur! Şüphesiz
Kuran-ı Kerim ve Türkçe Meâli
Kuran-ı Kerim ve Türkçe MeâliElmalılı Muhammed Hamdi Yazır · Nuh Yayıncılık · 20105.1k okunma
Peygamber efendimiz (s.â.v.) şöyle buyurmuştur: "Güneşin, üzerine doğduğu en değerli gün cuma günüdür. Âdem o günde yaratılmıştır; Cennete o gün alınmış, cennetten o gün çıkarılmıştır. Kıyamet de o gün kopacaktır. O gün de öyle bir an vardır ki bir mü'min Allâh'tan her ne isterse duası kabul edilir."
Sayfa 411 - EhilKitabı okudu
1,350 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.