Çünkü ben aşkın bütün çağlarından geliyordum.
“Kırılmış bir şeyi onarır gibi başladık yarım kalmış arkadaşlığımıza. Adımlarımız tutuk, yüreğimiz çekingen, körler gibi tutunuyor, dilsizler gibi bakışıyorduk… Sanki ufacık bir şey olsa birbirimizden kaçacaktık... Fotoromansız, trüksüz, hilesiz, klişesiz bir beraberlikti bizimki. Zamanla gözlerimiz açıldı, dilimiz çözüldü güvenle ilerledik birbirimize… Gittin. Şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi aramıza. Biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı açabilirim sana.”
Sayfa 17 - “Yalnız Bir Opera”Kitabı okuyor
Sonra anladım: Bir aşk birçok aşktan yapılıyor ve ayrılınmıyor hiçbir seferinde
Reklam
şehrin üstünde tozlu bir ay silkinmektedir mevsim yaz olmuş sonbahar olmuş ne umurum değil mi ki o büyük istifhamın üzerindeyiz birbirimizi seviyoruz ve sevgimizden şüphe ediyoruz
Sayfa 21 - Fabrika Durağı - Büyük İstifham ÜzerindeKitabı okuyor
Kırılıp batıyor öpüşlerinin oylumu kapısına çarparak yaz rüzgarının.
Sayfa 17
Sən bir duru yaz yağmuru
Sən bir duru yaz yağmuru, mən bir quru torpaq, Qurbanın olum yağ, mənə can vermək üçün yağ. Müşk ətri saçan zülfünə, ey gözləri ahu, Köksümdəki divanəni eşq eylədi dustaq, Qurtar məni tənhalığımın dar quyusundan, Bərraq bir ümidlə səni gözlər gözüm ancaq. Qəlbim sənin öz doğma məkanındır, əzizim, Gəl mülkünə sahib çıx, olub yadlara tapdaq. Sən lütfi kimi qəm günü qəm çəkmə, əzizim, Bir ahına bəndəm ki, olam dərdinə ortaq. Həsən Lütfi ©
Konuşamadıklarımız bir bulut kalınlığında duruyordu aramızda oysa konuşsak, ya da dokunsak birbirimize çekip gidecekti içimizdeki o korkunç noksanlık birbirimizden ve aşkın keşfedilmemiş gizlerinden ürküyorduk..
Reklam
Yaz başıydı gittiğinde. Sersemletici bir rüzgar gibi geçmişti Mayıs. Seni bir şiire düşündükçe kanat gibi, tüy gibi, dokunmak gibi uçucu ve yumuşak şeyler geliyordu aklıma. Önceki şiirlerimde hiç kullanmadığım bu sözcük usulca düşüyordu bir kağıt aklığına, belki de ilk kez giriyordu yazdıklarıma, hayatıma. Yaz başıydı gittiğinde. Bir aşkın ilk günleriydi daha. Aşk mıydı, değil miydi? Bunu o günler kim bilebilirdi? "Eylül'de aynı yerde ve aynı insan olmamı isteyen" notunu buldum kapımda. Altına saat: 16.00 diye yazmıştın, ve saat 16.04'tü onu bulduğumda. Daha o gün anlamalıydım bu ilişkinin yazgısını Takvim tutmazlığını Aramızda bir düşman gibi duran zaman'ı Daha o gün anlamalıydım Benim sana erken Senin bana geç kaldığını... Murathan Mungan
Kırılma, küsme sen yine bir şiir yaz Çok değil, inan az kaldı az Bu kadar erken susma, biraz bekle Ağlama, ağlama gül biraz
-Eyy Sevgili...! Benim için de bir şiir yaz dersin, Nasıl şiir yazarım sana, çünkü şiir sensin.
Başardın kalbim Büyük bir suç işledin Bağışlamamı isteme sakın Aldanma ölgün yıldızlara Başka bahar bekleme artık Yolun sonundasın Başardın kalbim
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.