26. O kâfir olanlar, kalplerine asabiyeti, câhiliye asabiyetini (kibir ve bağnazlığını)* koymuşlarken, Allah da Resûlü’nün ve mü’minlerin üzerine huzur ve güvenini indirdi (ve öfkelerini dindirdi). Onları takvâ kelimesine (tevhide yani Lâ ilâhe illallâh kelimesine ve sulh akdine vefâya) bağladı. Zaten onlar da buna layık ve buna ehil idiler. Allah
Huzeyfe ve Ebu Zer (Allah onlardan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) yatağına girdiğinde şöyle dua ederdi: "Bismikellahümme ahya ve emut = Allahım senin ismini anarak dirilir (uyanırım) ve ölürüm (uyurum)."
Huzeyfe bin Yeman radıyallahu anhuma ile Ebû Zer el-Gifari radıyallahu anh şöyle dediler:
Resûlullah ﷺ geceleyin yatağına girdiği zaman şöyle derdi:
Bismikellahümme ahyâ ve emûtü
"Allahım! Senin isminle ölür, senin isminle dirilirim."
Uykudan uyandığı zaman da şöyle derdi:
Elhamdulillahillezî ahyânâ ba'de mâ emâtenâ ve ileyhin nüşûr
"Bizi öldürdükten sonra dirilten Allah'a hamd olsun. Yeniden diriltip huzurunda toplayacak olan da O'dur"
Huzeyfe bin Yeman radıyallahu anhüma ile Ebu Zer el-Gıfari radıyallahu anh şöyle dediler :
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem GECELEYİN YATAĞINA GİRDİĞİ ZAMAN şöyle derdi ;
" Bismikellahümme ahya ve emutu "
( Allah'ım senin isminle ölür, senin isminle dirilirim. "
UYKUDAN UYANDIĞI ZAMAN z da şöyle derdi :
" Elhamdullillahillezi ahyana ba'de ma ematena ve ileyhin nüşur "
(Bizi öldürdükten sonra dirilten Allah'a hamd olsun. Yeniden diriltip huzurunda toplayacak olan da O'dur."
İslam'dan önce Araplar işlerine bazan putlarını anarak “bismi'l-Lât ve'l-Uzzâ” (Lât ve Uzzâ'nın adıyla) diye; bazan da "bismikellahümme" (Ey Allahım senin adınla) diye başlarlardı. Bunlardan ikincisi İslamiyet'in ilk yıllarında müslümanlar tarafından da kullanılmıştır. Ancak “Nûh şöyle dedi: Gemiye binin, akıp giderken de dururken de Allah'ın adını anın (bismillah)” âyeti (Hûd 11/41) vahyedildikten sonra Hz. Peygamber “adul bismillah” ifadesini kullanmaya başlamış; Neml sûresinin 30. âyeti nâzil olunca da besmele son şeklini (bismillâhirrahmânirrahîm) almış ve Hz. Peygamber besmelenin yazıldığı ilk satıra başka hiçbir şeyin yazılmamasını da emretmiştir. Ancak besmelenin en kısa şekli olan “bismillah" ifadesi de kullanılmaya devam etmiştir.