Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Biz kendimiz de insanız, insan insana tapmaz” diyor, kulluğu ortadan kaldırıyor. Bir birey bir başka bireyin kulu değildir, olamaz, olmamalıdır. “Başka bir insandan dua ile medet umamazsın. Dua edeceksen Allah’a et, neye inanıyorsan ona et, ama başka kullara kulluk etme adetinden vazgeç” diyor Atatürk. Bu aynı zamanda, “Haysiyetinin farkında ol, kimsenin önünde boynunu eğme” demektir. Bu söylemlerin en mühim tarafı, dini mümkün olduğu kadar basitleştirmesi. Mustafa Kemal, bir manada Katolik Kilisesi’ne, azizlerin hükümranlığına isyan eden Protestanların yaptığını yapıyor. Bu, Atatürk’ün bir gözlemidir. Katolik ülkelerine bakıyor, hepsi çakılıp kalmışlar, Protestan ülkelerine bakıyor müthiş bir terakki var, çünkü buralarda din bir anlamda devletin emrine girmiş.
"Ama biz de insanız. Durmadan gerçeği aramak bizim en zayıf yanımızdır."
Sayfa 261 - Cem Yayınevi
Reklam
Yüzsüzlüğün bu kadarına pes doğrusu Haydi biraz eğin başınızı Bizden af dileyin Kederimizi anlayın artık Saygı gösterin sevgimize Belki sizi affedebiliriz Ne de olsa insanız biz de Bir zayıf tarafımız vardır
Sayfa 55
"Bizler insanız; evet ancak köpekler, kediler, atlar, öküzler, koyunlar, çeşitli hayvanlar, hepsinden önce evcil hayvanlar sayesinde, onlar olduğu için insanız biz."
Sayfa 191Kitabı okudu
Hiç, gerçekten de kim olduğum, nereden geldiğim hiç o kadar mühim değil. Aynı şekilde senin kim olduğun da, nereden geldiğin de hiç mühim değil... çoban da, öbürleri de.. İnsanız, anlıyor musun, insanız biz!
Sayfa 70 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Ben kapalı bir insandım, etrafım karanlıktı.İçerisi zifiri karanlık kocaman bir evde dolaştığını düşün.Yüzlerce oda,bu odalarda bulunan binlerce çeşit eşya mevcut,ama tek bir ışık kıvılcımı bile yok,her şeye eline dokunarak,yoklayarak yürümek zorundasın.Böyle bir ortamda insan çevresine her türlü kötülük ve felaket getirebilir.Diğerlerinin huzurunu bozabileceği gibi,kendisine de zarar verir, ömürlük sakat bırakır.Böyle bir ortamda biz kim oluyoruz? Cani mi,yoksa deli mi? Hayır karanlıklar içinde ışıksız kalan bir bedbaht, zavallı bir insanız sadece.
Reklam
Biz yaşam ülkesinde hem erkeğiz hem kadınız. Aslında ikisi de aynı, çünkü hepimiz insanız.
Yarın! Yarın! Yarın! Nice yıllar yarınınla hapsettin bizi ey İbrahim'in Tanrısı. Peki ama bu yarın dediğin ne zamandır? Ne de olsa insanız biz, dayanma gücümüz bu kadar!
“Ömer, benim sevgili kocacığım, biz, hiçbir tarafları birbirine benzemeyen, hiçbir müşterek düşünceleri ve görüşleri olmayan iki insanız... Kim bilir ne gibi sebeplerle tesadüf bizi birleştirdi. Sen beni sevdiğini söyledin, ben buna inandım. Ben de seni seviyordum... Hem nasıl seviyordum... Hislerimde bugün de bir değişiklik yok. Fakat niçin seviyordum, işte bunu bulamadım ve beni düşündüren, seninle olan hayatımızın devamından şüphe ettiren bu oldu. Seni niçin sevdiğimi bir türlü bilmiyordum.”
Sayfa 228Kitabı okudu
Gazap Üzümleri...
Bahara kadar iş yok. Hiç. İş yoksa... para da yok, yiyecek de yok. Adamın bir çift atı olsa, tarlasını onlarla sürse, çalışmadıkları zaman onları aç bırakacağı , açlıktan öldüreceği akla gelir mi hiç? Onlar at ama... biz insanız. Kadınlarin gözü erkeklerdeydi. Acaba sonunda yıkılacaklar mi, diye bakıyorlardı. Sessizce durup bakıyordu kadınlar. Birkaç erkek bir araya gelince yüzlerindeki korku hemen yok oluyor, yerini öfkeye bırakıyordu. O zaman kadınlar rahatlayarak içlerini çekiyorlardı. Mesele yoktu artik... biliyorlardı. Yıkılmamıştı bu sefer de erkekler. Korku gazaba dönüşebildiği sürece, yıkılma diye bir şey söz konusu olamazdı.
Sayfa 533Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.