Modern zamanların yeni olduğu kadar karmaşıklık ve çeşitlilik arz eden ticari ve iktisadi muameleleri karşısında Rahmet Peygamberi'nin günümüzün ölçüleriyle ancak bir kasaba sayılabilecek bir şehrin küçük bir pazarında, bir hurma teknesinin başında irat ettiği, "Bizi aldatan bizden değildir. " sözü, bugün de bütün sadeliğiyle hüküm sürmektedir.
Sayfa 198Kitabı okudu
Bizim üzeri­mizde kimse bizden daha büyük bir etkiye sahip de­ğildir.
Sayfa 213 - Elips~PdfKitabı okudu
Reklam
125 syf.
·
Not rated
Kitap "Sevmek bir sanat mıdır?" Sorusu ile başlıyor. Yazar Eric Fromm kitabı "Sevgi kuramı" ve "sevginin uygulanması" olarak temelde iki kısımda inceliyor. Sevgiyi Sigmund Freud'dan farklı olarak inceliyor. Ayrıca kitapta Sigmund Freud'un sevgiyi cinsellik ile ilişkilendirmesini de eleştiriyor. Yazar
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Payel Yayınları · 199518.6k okunma
Müseylime ile aynı kabileden olan Talha en-Nemrî isimli bir şahıs bir gün Müseylime'nin yanına gitti ve: "Sen kimsin?" diye sordu. Müseylime kendini tanıtınca şahıs: "Seni peygamber olarak kim gönderdi?" dedi. Müseylime: "Rahmân!" diye cevap verdi. en-Nemrî: "Peki, sana Rahman aydınlıkta mı /gündüz mü geliyor, karanlıkta mı / gece mi?" diye sordu. Müseylime: "Karanlıkta." dedi. Talha, Müseylime'nin yüzüne baktı ve dedi ki: "Ben şehadet ederim ki sen bir yalancısın, Muhammed ise haktır. Fakat bize Benî Rabîa'nın yalancısı, Benî Mudar'ın sadığından/ doğrusundan daha sevimlidir." İşte söz bu... Tüm asabiyet hastalığının tutuşanların en bariz özelliği budur. Mesele kimin hak olduğu değildir onlar için, kimin doğru olduğu hiç değildir, kimin güzel iş yaptığı da değildir, onlar için aslolan nedir? Bizden mi, değil mi? Bizden olsun, çamurdan olsun mantığıdır.
664 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 15 days
Yılımın değil tüm zamanların favorisi ve yeri bende çok özel olan bir kitap... Öncelikle size bu kitapta ne aramanız gerektiğinden, ne bulacağınızdan bahsedeyim biraz. Kitap olay üzerine değil duygu ve durum üzerine kurulu. Evet tabii ki olaylar da oluyor ama bu hikayede en önemli olan şey karakterlerin yaşadıkları, duyguları, travmaları. Empati
Uyumadan Önce Tuttuğum Dilek
Uyumadan Önce Tuttuğum DilekAnita Felipova · Pukka Yayınları · 023 okunma
Sovyet Rusya yardımları...
Mustafa Kemal, "ilk başta top ve tüfek mermisine, bir miktar top ve tüfeğe ve her şeyden çok paraya ihtiyacımız var" dedi. "Biz Türkler sizin ağır durumunuzu hesaba katıyoruz. Rusya'nın kendisi de şu anda zengin değildir. Bunun için, bize neler verip veremeyeceğinizi düpedüz ve açıkça söylemenizi rica ederim. Bundan dostluğumuza hiçbir zarar gelmeyeceğine emin olabilirsiniz. Biz Sovyet Rusya'ya aynı şekilde saygı duyacağız. Aramızdaki dostluk, yalnız sizin maddi yardımınıza değil, manevi yardımınıza da dayanmaktadır. Sovyet Rusya'nın durumumuzun en ağır olduğu bir sırada yardımımıza koştuğunu, bizi desteklediğini hatırımızdan çıkarmıyoruz. Türkiye bunu hiçbir zaman unutmayacaktır. Yardımlarınız hiçbir çıkara dayanmadığı için Sovyet halkına, hükümetine ve Lenin'e değer veriyoruz. Siz bizden boyun eğmemizi, siyasi bağlılık göstermemizi beklemiyorsunuz." Mustafa Kemal Paşa'nın rica ettiği şeylerin birçoğu gönderilmiş, Türk ordusuna verilmişti...
Sayfa 107 - Mustafa Kemal ile Semyon İvanoviç Aralov görüşmeleri...Kitabı okuyor
Reklam
440 syf.
·
Not rated
Kitabın orjinal adı “The Schopeanhauer Cure” olmasına rağmen dikkat çeksin diye Türkçesine “Bugünü Yaşama Arzusu” büyük puntolarla eklenmiş. Bence bu isim kitabın içeriği hakkında biraz alakasız bir önyargıya neden oluyor. Ben kitabı satın alırken; yaşam enerjisini yükseltmeyi vaadeden ufak ipuçları içeren bir kişisel gelişim kitabı gibi bir yargı
Bugünü Yaşama Arzusu
Bugünü Yaşama ArzusuIrvin D. Yalom · Pegasus Yayınları · 20173,329 okunma
Kendimizi sadece bir Öteki'nin varlığında tanıyabiliriz ve bir arada yaşama ve uysallık kuralları bu olguyu temel alır. Ancak bir yandan da Öteki'ni dayanılmaz bulmaya hazırız, çünkü o bir anlamda bizden değildir. Böylece, onu düşman haline getirerek yeryüzündeki cehennemimizi yaratırız.
Sayfa 11 - DoğankitapKitabı okuyor
Öyle garip kavramlarla yetiştirilmişiz ki bizden birazcık değişik bir kişi ya da toplumla karşılaşınca onların bize yabancılığı nedeniyle güvensizlik duyuyoruz ya da nefret ediyoruz. Oysa her bir uygarlığın anıtları ve kültürü, insan olmanın değişik biçimde anlatımından başka bir şey değildir. Dünya dışı bir ziyaretçi çeşitli insanlar ve insan toplumları arasındaki farklara göz attığında, aramızdaki benzerlikleri farklardan daha çok bulacaktır. Kozmos'u akıllı yaratıklar dolduruyor olabilir. Fakat Darwin'in öğretisi açıktır: Başka bir yerde insana rastlayamazsınız. Yalnızca bu küçük gezegenimizde insan vardır. Nadir ama tehlikeli bir türüz. Kozmik perspektifte her birimiz çok değerliyiz. Eğer bir insanın sizinle aynı fikri paylaşmadığını fark ederseniz aldırmayın, bırakınınz bu gezegende yaşamaya devam etsin. Unutmayın, yüz milyar galaksiyi gezip de tek bir insan bile bulamayabiliriz.
Sayfa 363Kitabı okudu
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.