Günah işlersek, yalan söylersek, bir şey çalarsak Allah bizi öbür dünyada yakacaktı, ama Allah'ı anlatan ve bize onu tanıtan köy imamı şimdiden çok fazla işkence çektiriyordu.
Sayfa 130Kitabı okudu
Sevgi denen şeyin güzelliğini kim anlatabilir? Aşk bize, tabiatın vakfettiği insana kavuşmuş olmak inancını aşılar; hayatımızı birdenbire aydınlatıveren ve bize sanki onun sırrını anlatan bir ışıktır; en ufak şeylere bile gözümüzde bir değer kazandırır; çok tatlı oldukları için teferruatı hafızadan siliniveren ve ruhumuzda ancak uzun bir saadet izi bırakarak geçip giden saatleri bize yaşatan odur; onun yüzünden bazen sebepsiz yere, derin bir teessürden delice bir neşeye geçiveririz; yine onun yüzünden, sevgilinin varlığı bizde büyük bir zevk, yokluğu ise derin bir umut uyandırır; kendimizi adi ve olağan bağlardan kurtulmuş sayar, etrafımızı saran her şeyden üstün addederiz; yaşadığımız alemde insanların artık gelip bizi bulamayacaklarına inanırız; aşk, bize her düşünceyi sezmek ve her heyecanı cevaplandırmak imkanını sağlayan o karşılıklı anlayış hissini aşılar; bütün bunlar aşkın yarattığı bir büyüdür ki insan onu hisseder ama, tasvir etmekten acizdir!
Sayfa 71 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
EFELYA'dan... ........ Elif, Ferhat'ı daha yakından tanımak için, çocukluğuna dair hatıralarını anlatmasını istedi ondan; sonra sesine bir avuç fesleğen katıp: “Dur, önce anneni anlat, çok merak ediyorum, yaşıyor değil mi?” “Yaşıyor değil mi?” cümlesiyle Ferhat birdenbire dağılmıştı. “Hayır, yaşamıyor; çocukken kaybettim
Aşk bize, tabiatın vakfettiği insana kavuşmuş olmak inancını aşılar; hayatımızı birdenbire aydınlatıveren ve bize sanki onun sırrını anlatan bir ışıktır; en ufak şeylere bile gözümüzde bir değer kazandırır; çok tatlı oldukları için teferruatı hafızadan siliniveren ve ruhumuzda ancak uzun bir saadet izi bırakarak geçip giden saatleri bize yaşatan odur; onun yüzünden bazen sebepsiz yere, derin bir teessürden delice bir neşeye geçiveririz; yine onun yüzünden, sevgilinin varlığı bizde büyük zevk, yokluğu ise derin bir umut uyandırır; kendimizi adi ve olağan bağlardan kurtulmuş sayar, etrafımızı saran her şeyden üstün addederiz; yaşadığımız alemde insanların artık gelip bizi bulamayacaklarına inanırız; aşk, bize her düşünceyi sezmek ve her heyecanı cevaplandırmak imkanını sağlayan o karşılıklı anlayış hissini aşılar; bütün bunlar aşkın yarattığı bir büyüdür ki insan onu hisseder ama, tasvir etmekten acizdir!
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Ayasofya Geleceğimizdir
Ayasofya değişirse bizimle değişecek, biz değişirsek Ayasofya ile değişeceğiz. Dışımız Ayasofya olduğu gibi içimiz de Ayasofya olacak. Dışımız dört yandan bakıldığında minareleri ile cami görüntüsünde kalmayacak, Ayasofya'nın minarelerinin ezan ile şenlenmesi gibi şenlenecek. Dışımız, indirilemeyen Izzet Efendi'nin levhaları gibi ilk bakana manamızı söylemekle kalmayacak, o levhaların zikri, fikri ve şükrünün benzediği bir hal dili ile konuşacak. Madem Ayasofya halimize, istikbalimizin parlak şafağı onun kubbesinden ışıyacaktır. . . . Madem Ayasofya bir remz, bir simge, bir şiar, bizi bize anlatan bizden daha aşina bir mânâdır, geleceğimizin de adıdır.
Onda Üç Şahsiyet Vardı Kenan Demirtaş SUUDÎ ARABİSTAN’DAKİ hatıralarının bir şahidi de Kenan Demirtaş’tır. Kenan Demirtaş, o yıllarda Medine İslam Üniversitesi Şeriat Fakültesinde okuyordu. * * * “Bekir Ağabeyi anlamak için, Üstadın tarif ettiği üç şahsiyeti bilmek lâzım. Onda bu üç şahsiyet vardı. Bunlardan biri, zaman zaman öne
Reklam
209 öğeden 191 ile 200 arasındakiler gösteriliyor.