344 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Düşüncelerin için bir peni, Suskun Kız. Belki de bugün konuşursun.
"Yapmak üzere olduğum şey için üzgünüm. Olduğum şey için üzgünüm. Birkaç kuruşluk değerin olsa da seni milyon dolarlara değer hale getireceğim. Ancak karşılığında bana kâr getirmeyen bir şey vermeni isteyeceğim....Ben bu hikayedeki iyi adam değilim, Pimlico. Ben diğer kötü adamım. Bunu hatırlasan iyi edersin." Herkese selam. Benim için
Pennies
PenniesPepper Winters · Pukka Yayınları · 202461 okunma
312 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
Her duyguyu içeriyor.
Yeri geldi heyecanlandık yeri geldi üzüldük ve hüzne boğulduk. Duygusal boşluklar için güzel bir kitap. Yazarın dili de hoşuma gitti. Karakterlerin ciddi rollerinin altında yatan kırıkları birbirlerine olan sevgiyle onarmaları hoş.
Patron
PatronVi Keeland · Yabancı Yayınları · 20171,240 okunma
Reklam
360 syf.
·
Not rated
Yazarımız o bir öyküydü roman olmalıydı, bozma özünü dediler ama roman olması için eklemeler yapmam gerekiyordu demişti girizgahta. Keşke öykü olarak kalsaymış. Çok fazla çok aşırı tekrar da maalesef boğulduk. Ezberledik ya kelimeleri. Murtaza karakteri sıktı artık, bunalttı bizi. Doğrucu davut murtazam. Kendini de evsafını da yaktı. Namuslu namussuz hikayesi bekledik ama olmadı. Murtaza dönmedi sevdasından.
Murtaza
MurtazaOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20183,417 okunma
536 syf.
9/10 puan verdi
Acıların Çocuğu Shuggie
Konu biraz yeşilçam filmi gibiydi. İçimiz dışımız dram oldu. Bazı yerlerde hikayenin gelişimine katkı sağlamayan olaylara ve detaylara da boğulduk. Ama bütün itibariyle kitap güzeldi. Elimde sürünmeden bitti. Hikayenin dünyasına girebildim ve sıkılmadan okudum. Bu da benim için yeterli. Beğendim. . Orjinal dilinde okumayı düşünen varsa, ilk sayfalarda iskoç aksanıyla yazılmış diyaloglar epey fazla ve okumayı biraz zorlaştırıyor. Bilginiz olsun.
Shuggie Bain
Shuggie BainDouglas Stuart · Can Yayınları · 2022498 okunma
384 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Nehh.. Kitabımız oğlunun birini bıçakladığını gördükten sonra uyuyup uyandığında bir önceki güne geri döndüğünü anlayan Jen ile başlıyor ve olaylar gelişiyor. Kitapta sürekli olarak geçmiş tarihe gitmek ilginç bir fikir gibiydi başta ama bir süre sonra bunaltıcı olmaya başladı. Jen karakterini sevdim. Karakter dinamiği gerçekçiydi, verdiği kararlar mantıklıydı. Mantıklı olmayansa bence finaldi. Olaylar güzel bağlandı fakat olayın kilit açıklaması bana kalırsa çok basitti. Yani aklıma yüzlerce olasılık gelmişken bu şekilde açıklanması büyük hayal kırıklığı oldu. Ki açıklamayı kurgunun bile içine yediremeden final notu gibi vermesi de.. Neyse.. Akıcılıkta orta düzeydeydi, bazen olaylar çok yavaşladı ayrıntılarda boğulduk. Şaşırtmacalar biri dışında iyi gizlenmemişti yani en azından ben çok kolay tahmin ettim. Merak dozu da hep finale olayın sebebine yönelik olduğu için sonuna kadar kendini okuttu ama dediğim gibi final bende hayal kırıklığı yarattı. Elbette bunun sebebi benim bu tür, bu tarz kitapları çok okumamda olabilir. Artık herhangi bir kitapta şaşırmak benim için oldukça zor. Fakat bazı kitaplarda, inceleme yazarken de hep belirtiyorum, şaşırtma unsurunu tahmin etsem dahi okuma zevkimi etkilemiyor ve kitabı yinede çok seviyorum. Bu kitapsa ne yazık ki bunu başaramadı. Benlik değildi.
Yanlış Yer Yanlış Zaman
Yanlış Yer Yanlış ZamanGillian McAllister · Olimpos Yayınları · 2023652 okunma
496 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 10 days
İkinci kitap çıkmadan önce aldığım, hazır ikincisi çıkmışken okuyayım artık dediğim kitabın incelemesiyle geldim. Kitap çok hızlı başladı. Birden ne oluyoruz dedim. Gerçekten böyle bir başlangıç beklemiyordum. Bu defa tam konunun arka kapakta yazmaması beni okuyunca heyecanlandırdı. Konusu bildiğimiz üzere on beş yıl önce verilmiş bir söz
Köprü Krallığı
Köprü KrallığıDanielle L. Jensen · Martı Yayınları · 2022962 okunma
Reklam
94 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Kör Gözünün Akından Değil, Değneğinin Beyazından Bellidir ✮ ⋆ ˚。
Hepimizin içinde aynı karalarla aynı aklar var. Hiçbiri birbirinden daha kara veya ak değil. Ama işte ya gözlerini karalara dikersin ya aklara. Güneşe bakınca da göremezsin, ışıkları kapatsan da. "Karasına bakan yalnızca dinlendirir gözlerini. Gözlerini ayırdığında karanlığından, kendi ışıltısını da, başkalarının ışıltısını da, türlü güzel renklerini de görür. Ama yalnızca kendi akına bakanın, kamaşır, sonunda kör olur gözleri. Gözünü ayırdığında akından, başkalarının ışığını da, renklerini de görmez olur. Tek renk görür dünyayı. Bozbulanık." Gözlerimizi kapadık. Gözlerimizi kapayınca karanlıklarımız birleşti. Altın Yaldızlı Adam ne zaman gözlerini kapasa Gülistan'da gözlerini kapadı. Altın Yaldızlı Adam, Gülistan'a aydınlıkta kal, aç gözlerini dedi. Ama karanlıkları büyüdü büyüdü ve sonsuzluk oldu. Gülistan, Altın Yaldızlı Adam'ı ebeleyip içine kaçtı. İkisi de çok korktular sonsuzluktan. Ama hiç açmadılar gözlerini. Bebeğin her parçasının ayrı canı vardır, dedi Ebe nene. İlk yılda hepsi ayrı bir hayat yaşar, yürümeye başlayınca özgürlükleri biter. Altın Yaldızlı Adam'ın ayakları hep özgür olmuş. O ayaklarını değil, ayakları onu kontrol etmiş. O yüzden deli demişler ona. Her parçasının ayrı canı var. Söze uymazlar. Altın Yaldızlı Adam Sen hep benimle birliktle Benim sularımda yüzdün Sığ sanılan derin sularda boğulduk ✮ ⋆ ˚。𖦹 ⋆。°✩✮ ⋆ ˚。𖦹 ⋆。°✩˙✧˖°
Altın Yaldızlı Adam
Altın Yaldızlı AdamFeyza Zaim · Sel Yayıncılık · 03 okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Derin tefekkür, başağı döverek buğdayın düşmesini sağlamak gibidir. Ne kadar da güzel özetlemiş hayatı yaşamak da böyle değil mi neden bu kadar geç kaldım bazı kitaplara neden bu kadar geç rastlaştık özellikle lise öğrencilerine bir rehber niteliğinde bu kitap hayata başlamadan önce bu kitaba başlamalı insan ve yönlendirilmelidirler bu kitaba ahh lise zamanlarımız abuk subuk okuduğumuz zorla okutulan gereksiz boş kitaplar doğru kitaplara ihtiyacımızın olduğu zamanlarda yanlış satırlar arasında boğulduk keyifli okumalar dilerim
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201828.9k okunma
744 syf.
·
Not rated
·
Read in 18 days
Merhabaa Çok yorucu, çok bıktırıcı ve gereksiz detaylarla donatılmış bir kitabın daha sonuna gelmiş bulunmaktayız. Yayında ve yapımda emeği geçenleri yüce rabbime havale etmekten başka bir şey gelmiyor elimden. Thomas Mann'la ilişkimiz inişli-çıkışlı maalesef. Buddenbrooklar'la okumaya başladığım için zirveye oturmuştu sonrasında Büyülü Dağ'ı okumaya başladım ama Buddenbrooklar'ın tarzıyla uzaktan yakından alakası olmadığı için çöküş yaşadım. Aldanan Kadın'ı okuyunca zirveye çıkmasak da yine de yükselişe geçmişti ilişkimizin seyri ama Doktor Faustus ile en dibe çöktük. Buraya kadar okuduysanız teşekkürü bir borç bilirim çünkü kitap hakkında bir şeyler yazasım gelmediği için Mann gibi boş yaptım resmen. Tabii Doktor Faustus için boş demek haddime değil ama eminim müzikle ilgilenmeyenlerin %98i için kitap boş gelecektir. Müzik dışında bir şey yok mu kitapta derseniz var ama yine benim ilgi alanımda olmayan konular var; Almanya tarihi gibi. Bu kitap ne anlatıyor kısmına da azıcık değineyim de eziyetim sonlansın. Kitap filolog Serenus Zeitblom'un yer yer kendisinden çok kıymet verdiği arkadaşı Adrian'ın hayatını yazması üzerine kurulu. Adrian onun için çok özel ve gerçek anlamda farklı bir kişilik. Fazla detaylarda boğulmasaydık belki bizim için de Adrian özel ve farklı biri olabilirdi ama boğulduk maalesef. Üstelik aktarılan yaşam o kadar detaylı ki bir zaman sonra inandırıcılığını yitiriyor benim gözümde. Adrian kendi anlatıyor olsa bu kadar detaylandıramazdı eminim. Neyse yorumu fazla uzattım, bu kadar boş yapılan kitabın yorumu da haliyle boş oluyor. Kitapla kalın.
Doktor Faustus
Doktor FaustusThomas Mann · Can Yayınları · 2020200 okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
Atomlasan zamanin derinligine inemeyip, suremi bir koku gibi yavas yavas icimize cekemedegimiz icin bogulduk, belki… Teknolojik nimetlerle zamanin ve mekanin ortadan kaldirilmasiyla her animiz simdi de yasanir oldu. Bu sebeple anlamini vererek yasayamiyoruz, bizi yuzeysellik mahvediyor. Bir cicege bakip geciyoruz her seyimiz gorsel. Oysa; onun kokusundaki aromayi hissetmemiz gerekir, derinlerimizde. Yasamak cokca sindirmektir ama asla yuzeysellik degil… Bir yonuyle de yasamak hafizani yokladiktan sonra orada kalandir. Sonrasi bir tutku. Zamanin kokuyla iliskilendirilmesi oldukca etkiledi beni ozlemini cektigimiz gunlere dair bazi seylerin kokusu da kalir burnumuzda unutamadigimiz bir aniyi hatirlarken o gunlere dair bir koku da mutlaka carpar burnumuza. Agir agir, yavas yavas sindirerek taze ekmegin kokusunu icimize ceker gibi yasamali bu hayati. Zaten anlamli degerli kildigimiz seyler akan zamanin icinden cekip cikarabildiklerimiz hatrimizdan hic cikmayan acele etmeden bellegimize yerlestirmek icin bir koku misali icimeze derin derin cektigimiz anilardan ibaret degil midir?
Zamanın Kokusu
Zamanın KokusuByung-Chul Han · Metis Yayınları · 2018741 okunma
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.