Vedat şanci

235 syf.
9/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Ulu Önder Yüzbaşı Nemencek
Uzun bir süreden sonra bu tarzda bir kitabın okunmanın tadı güzel. Okudukça içimi ısıtan, bazen okurken kafamada büyük bir savaş canlanan bazen de siz savaşcılık mı oynuyorsunuz kıyamam size dedirten:) bir eser oldu. 21. yy en büyük sorunlarından olan betonlaşma ile mahalle, komşuluk, sosyal aktiviteleşme alanı olan geniş sokaklar gibi kültürlerin yok olmasıyla çocukların sosyalleşme açısından oldukça alanları daralmıştır. Şahsım adına 2000' li olarak bu jenerasyonun şansızlığını yaşamadığım için ucuz yırtmışım;).Kitapta ise 19. yy pal sokağı çocuklarında eğlence alanları olan arsalarını nasıl mücadele ederek koruduklarını çok tatlı bir anlatımla anlatmıştır. Sulu göz olmamanın şansıyla ( şansızlığı) kitap sayfalarının sonlarına doğru sağanak yağmura tutulmadı:) Açıkçası eseri okurken o hep özlediğim çocukluğuma bir nebzede olsa beni götürmesi ve olay örgüsünün tatlılığını çok sevdim. Ve ve ve ve tabiki de dostluğu, bir karış toprakta olsa vatan sevgisini, ihaneti, savaşı ( şavaşcılık:)), disiplin ve alt üst ilişkisindeki olağan akışı okurken sıcaklığını oldukça hissettim. Keyifle okuyacağınız bir eser olur bence;)
Pal Sokağı Çocukları
Pal Sokağı ÇocuklarıFerenc Molnar · Yapı Kredi Yayınları · 201925bin okunma
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
Yarına Yetişmesi Gerekiyor!!
Zülfü Livaneli güncel bir konu olan IŞİD ve göçmen meselesini ne kadar biliyoruz destekte olayların çarpıcilığını yürekte hissettirip sağolsun bizi de huzursuz etti:) İstanbul'da gazeteci olan İbrahim'in eski bir arkadaşının öldürülmesini araştırırken daha çok olayların içine düştüğü daha da huzursuzlaştığı( o bildiğimiz huzursuzlaşma
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2017100bin okunma
440 syf.
5/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Popüler Kültür Kurbanı;)
Açıkçası bu kadar popülaritesi yüksek bir yazardan beklentim yüksek bir şekilde kitaba başlamıştım, ama maalesef beklentim hüsrana dönüştü. Genellikle bu tarz polisiye kitapları akıcı bir şekilde okunması gerekirken; kitabı okurken keyif aldım diyemem demek çok isterdim ama;) . Kitabın en başından beri katilin kim olduğunu çok açık belli olan, polisiye romanlarında olmazsa olmazlarından olan zekânın kırıntılarından bile olmayan, olay örgüsüde ise gerçek yaşam ile mistik dünya arasındaki git gelide Ahmed abe;) pek başaramamıştı. Açıkçası damağımda tat bırakan bir eserin incelemesini bende yazmak isterdim ama maalesef hüsran....
Bab-ı Esrar
Bab-ı EsrarAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201936,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
248 syf.
6/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Kitabı ilk elime aldığımda heyecan ve beklentim biraz yüksekti maalesef bu beklentiyi ve heyecanı oluşturan tabiki de 1k uygulaması sayesinde ister istemez puan ve yorumlarına bakarak bi beklenti içerisinde olunuyor;) Eser fabl türünde yazılan anlatımı oldukça yalın bir çok yaş kitlesine hitap edebilecek türde. Bir atın hayat öyküsünü ele alıyor ( ismi yok mu diyeceksiniz malesef her sahibi değiştiğinde farklı bir isim alıyordu;)) Bir cok kişi tarafından el değiştirilen ata kimisi ona şefkatle ve bir ata nasıl bakılması gerekiyorsa öyle bakıyorsa, kimisi ise bir kütüğe bakarmış gibi cansız, duygusuz bir varlık varmış gibi davranması atı oldukça yıpratır. Kitabı bitirdikten sonra hayvanlara özellikle atları kafamda artık farklı bir şekliyle canlandı. Malesef çevremde at bulamadığım için bende gidip kuşlarımla iki çift lafladım;) Eserde hayvanların duygularının da olduğu, konuşuyor olmasalar da acı çekmedikleri anlamına gelmiyen, onlarında sevgiye ve şevkata ihtiyaçlarının olduğunu her ne kadar da bilsem de bu romandan sonra daha duyarlı olacağıma eminim;) Kitabı okumak açıkçası beni sıktı bitirmekte zorlandığım bir eser oldu olay örgüsü zayıftı ama vermek isteği mesajlar gayet güzeldi. Keyifli konuşmalar;);)....
Siyah İnci
Siyah İnciAnna Sewell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168,8bin okunma
272 syf.
3/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Keşke sevmeseydin:)
Bir kürt sevdim kitabının ismi ve kapağı oldukça ilgi çekici ve aldatıcı malesef. Buna düşmemenizi öneririm malesef araştırmadan bir kitap okumanın kurbanıyım. Kitap okuma gibi çok güzel bir şeyi malesef ki işkence gibi geldi bitirmem halen kendime sorduğum bir soru ben bu kitabı neden kötü olduğunun anladığımda yarım bırakmadım. ( Kesin parama
Bir Kürt Sevdim
Bir Kürt SevdimDilek Bilgiç Esen · Müptela · 20224,824 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Park köşelerinde hüzün bekçisi....
Ali lidar ile yollarımın kesiştiği ilk kitap ama tanışmamız yeni değil... Kitapta altını çizdigim bir çok yer olmuştur kimi yazılarını komple çizdim;) Her biri öykü tadında kısa kısa yazıları olan. Kitaplığınız bir köşesinde unutulunan bir kitap değilde ara sıra dönüp yazılarına bakabilceğim oldukça farklı tarzda bir kitap oldu. Kitabın dili oldukça sade, bol bol argolu, karamsarlığın pik yaptığı, bira içme isteğini azda olsa getiren:) bir eser. Kitaptan sonra Ali lidar hakkında oluşacak düşünceler muhtemelen şunlar olur; Çocukluğu hüzünlü ve acılı geçen. Anne özlemi ve sevgisi içinde büyüyen, baba faktöründen pek söz etmeyen. Kadınları sevmeyen ama annesini çok seven, sevdiği kadınlarda sevgisine karşılık alamayan ya da yapmacık karşılıklar alan, karamsar ve hüzün dolu bir hayatı olan ve bu durumlarda geceleri, tan atıncaya kadar parklarda bekçilik yapan, koyu bir Beşiktaşlı olan ama kop koyu olan, Kitaplara kafayı bozan pardon kafayı bulan pardon pardon huzuru bulan (şimdi oldu) ;) ve bazı yazılarından sonra acaba manyak mı piskotpat mı dedirten, tabi ki de çayı değil oraleti seven bir yazar olarak aklınızda kalcaktır. Kitaplığınız bir köşesinde bu kitapla göz göze geldiğinizde şu saydıklarım büyük ihtimalle tahayyüllünüze hücum edecektir. Keyifli okumalar:)
Tesirsiz Parçalar
Tesirsiz ParçalarAli Lidar · Ithaki Yayınları · 20165,1bin okunma
·
Puan vermedi
Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa niye okumaya zahmet edelim. İncelememe Kafkanın o meşhur sözüyle başlamak istedim ve beni sarsan bir kitap hakkındaki duygularımı nasıl kelimelere dökeceğimi bilmiyorum ama bir şeyler deniyeceğim:). Eser bazen bir roman havasında bazen bir nutuk havasında ve en çok da tokat etkisi yaratan pasajları olmuştur. Grigoriy Petrovu balçık ülkesi olan Filandiyanın nasıl bir elmasa dönüştüğünü çok yalın dille anlatmıştır. Kitabı okurken veya bitiridikten sonra şu hissiyatı vereceğini inanıyorum; evet ben bir kıvılcım olarak güneş görmeyen bir ormanı aydınlatabilirim. Günümüz Türkiyesini göze aldığımız zaman müfredatlarda okultması gereken bi eser. Ayrıca eğitimcilerin din adamlarının yada toplumda belli bir kitleye ulaşabilenlerin bu kitabı okumasını şiddetle tavsiye ederim. İyi okumalar:)
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Koridor Yayıncılık · 2017100,1bin okunma
318 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Eser iki romandan oluşuyor diyebiliriz. İlk romanında çok güzel ve akıcı bir dille Ömer Hayyam, Nizamülmülk ve Hasan sabbahı ele almıştır. İlk bölümde kitabı elinizden düşüreceğinizi zannetmiyorum Hele Hayyamın Rubaileri de eklenince çok güzel bir hâl alıyor. Eserde doğru bildiğimiz bazı yanlış tarihî olaylarada atifta bulunmuştur. İlk bölümü beğeneceğinizi düşünüyorum. İkinci bölüme gelince keşke yazar bu bölümü yazmasaydı bize de bu işkenceyi çektirmeseydi ilk bölümle fazla bağı olmayan 20. yy. tarihini ele alan, olaydan olaya atlayan oldukça sıkıcı bir bölümdü. İlk bölümün güzelliğine gölge düşüren bir bölüm olmuştur. Ayrıca bir konuyu daha belirtmek isterim yazarın İran'ın 20. yy. başlarında yaşadığı badirelerde Amerikan sempatizanlığı yapması ayrıcı sıktı beni. İyi Okumalar
Semerkant
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202062bin okunma
159 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
önyargıları kırmak otumu parçalamaktan zordur...
Kitap içeriği ile ilgili pek spoiler vermeyeceğim. Oldukça akıcı ve yalın bir dille yazılmıştır. Bir günde bitirebilceğiniz bir eserdir. Kitabı okudukça karakter ve mekanları gözümde çok iyi canlandırabildim. Çoğu kez romanda üçüncü şahıs olarak olaylarda bir izleyici oldum. Her şeyin gördüğü gibi olmadığını çok iyi anlatan eser, tabi o anlatış zamanında duygunun en yoğun yaşandığı zamandı. Sulu Gözlü okurların romanı okurken bu anlayış aşamasında roman sayfalarını baya ıslatacaklar:) Kitabın her sayfasını çevirdiğimde sona doğru yaklaştığım için heyecanlı ama bu şaheserin bitmesine yaklaştığım için müteessirdim. İyi okumalar:)
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139,6bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Türklerin Dostoyevskisi...
Kitabın İlk sayfalarında bile bu benzetmeyi çok rahat yapacaksınız (tabi Dostoyevskiyi tanıyorsanız) Peyami Safa eseri Dostoyevski tarzında ele almıştır. İnsan ruhunu çok iyi betimleyen ve ruhun derinliklerine inen Peyami Safa bu kitabında ise; ayağı sakat olan kesilme aşamasında olan bir hastayı ele almıştır. Hastalık zamanındaki piskolojik durumunu, ruhsal değişimini, çevrenin ona karşı tavrını ve etrafındaki objelere verdiği anlamı çok iyi betimleyip okura aktarabilmiştir. Kitabı bitirdikten sonra hastahane odalarında umudu bekliyen hastaları daha iyi anlayacağınızdan eminim. İyi okurlar :)
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102,5bin okunma
Reklam
528 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Spoiler içerir dikkattt! Ne yazacağımı bu harika eseri nasıl anlatacağımı bilmiyorum Marti'nin de dediği gibi " Hissettiğim şey çok büyük ama bunu kelimelere dökmek istediğimde bir çocuk gibi kekeleme'ye başlıyorum" Kitap okuduğunuz andan itibaren çok sürükleyici yani bir keresinde Martin eden zaferinin kokusunu aldığında anlık olarak sanki tuttuğum takım çok önemli bi maçta gol atmışcasına sevindim oley dedim aferim Martin. Okudukça hayatın gerçeklerini aşkın gerçeklerini daha iyi anlayacaksınız, aşkı için sadece 4 saat yatan o gözünde ilah gibi gözüken burjuva sınıfına girip sevdiği kıza laik olmak ama okudukça burjuva kesimine girdikçe hatta daha üst bir yerlere gelince yüksek mevkilerde bulunan, güzel evlerde yaşayan, eğitim almış ve banklarda paraları olan olan kişilerin bir matah olduğunu sanmak la çok toyluk ettiğini görüyor. Yazdığı eserlerle çok ünlü olunca insanların ona yaklaşım tarzına bir türlü anlam veremiyor sevdiği kızın ailesi ve kız da dahil işi olmadığı için ondan ayrılırken şimdi ne değişti diye çok düşünüyor Edenin dediği gibi "O zaman yazmıştım ben onları" kitapta altını çizdiğim bir çok yer oldu şuan umarım sevdiğiniz bi kitap olur .
Martin Eden
Martin EdenJack London · Koridor Yayıncılık · 202092,1bin okunma
230 syf.
·
Puan vermedi
·
35 saatte okudu
Kitabi okuduktan sonra biraz araştırayım dedim ve şaşırtıcı bilgiler edindim dostoyevski in bu kitabı borcunu kapatabilmek için 25 günde yazdığını ve kendi hayatını anlattığını öğrendim. Baya akıcı ve betimlemeleri çok iyi, kumar masasında aşkı, parayı ve onurunu bir anda kaybeden ivanoviç var. Kitabı okurken kumar isteğiniz baya artabilir kendinizi bi anda rulet masasında bulabilirsiniz sonra sonunuz ivanoviç gibi olmasın dikkat edin.(:
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Koridor Yayıncılık · 201969,2bin okunma