HİTLER NASIL ÖLDÜ?
Sığınağın içindeki Adolf Hitler, sonuna kadar ümidini yitirmemiştir. O, Alman zaferine inanmaya devam ederken, Ruslar Berlin’i çepeçevre kuşatıyorlardı. Sovyet askerleri başkentin dörtte üçünü işgal ettikleri anlarda, Hitler hâlâ Wenck’i imdada çağırıyordu. Wenck gelecek, düşmanı kendi ülkesine kadar kovalayacaktı. Ortada yalnız Adolf Hitler’in
Atatürk "özgürlük" düşüncesini topluma yaymak için büyük çaba gösterdi. Hem de bunu, özgürlük ve demokrasinin yükselme döneminde değil, özgürlük ve demokrasinin "kötü" ve zararlı olduğu düşüncesinin Avrupa'ya büyük ölçüde egemen olduğu bir dönemde yaptı. Kendi el yazısı ile kaleme aldığı "Medeni Bilgiler” kitabı, halka özgürlük ve demokrasiyi öğretmek için hazırlanmış bir "el kitabı” gibiydi. Daha sonra okullarda "ders kitabı" olarak okutuldu. Örneğin bu kitapta -demokrasinin temel öğelerinden olan- "kamuoyu" şöyle anlatılıyordu: "Ulusal egemenlik temeline dayalı temsili bir hükümette kamuoyu büyük rol oynar. Basın yayın da toplantı özgürlükleri olmadan ve kamuya ilişkin işler hakkında geniş bir eleştiri ortamı bırakılmadan kamuoyu görevini yerine getiremez. Ulusal egemenlik ve temsili hükümet düşüncesinin yayılması ve yükselmesi ancak kamuoyunun etkinliği ile olabilir." Kitaptaki "basın özgürlüğü" ile ilgili düşünceleri, Atatürk'ün ne ölçüde içten bir "özgürlükçü" olduğunun da kanıtıydı: "Basın yayın özgürlüğünden ortaya çıkabilecek olumsuzlukları ortadan kaldıracak etkin yol, kesinlikle geçmişte olduğu gibi basın yayın özgürlüğünü kısıtlama yolu değildir. Basın yayın özgürlüğünden doğacak sakıncaların ortadan kaldırılması yolu, yine doğrudan basın yayın özgürlüğüdür." Özgürlük ve demokrasinin ne olduğunu bilmeyen ve dolayısıyla böyle bir istemi bulunmayan bir halka, özgürlük ve demokrasiyi öğretmek için büyük çaba sarf eden bir "diktatör" olabilir mi?
Sayfa 28 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Reklam
·
Not rated
Mark Manson'un Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı kitabı, kişisel gelişim kitapları arasında en çok okunan kitaplardan biridir. Kitap, Manson'un uzun yıllar boyunca yaptığı araştırmalar ve gözlemlere dayanmaktadır. Kitapta, Manson, insanların neden kafaya taktıklarını ve kafaya takmanın ne gibi olumsuz sonuçları olduğunu
Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı
Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama SanatıMark Manson · Butik Yayınları · 201713.3k okunma
128 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 30 hours
Ne ölüyüm ne sağım.
*Bir kitabı inceleyebilmek için o kitabı yeterince sindirebilmiş olmak gerekir. Anayurt Oteli kolay sindirilebilen bir kitap değil. Anlaşılması zor,kendini hemen ele vermeyen, içine kapanık bir kitap . O yüzden bu kitap için yapabileceğim inceleme yetersiz ve eksik olacaktır. *Bilin akışı tekniği ile yazılan romanlar zaten genellikle anlaşılması zor kitaplardır. *Romanın başkarakteri Zebercet sıradan bir insan değildir . Çocukluk ve gençlik yılları yalnızlıkla,sevgisizlikle geçmiş bir karakter . Çocukluk ve gençlik dönemini sevgisiz ve yalnız geçirmenin bedelini yetişkinlik döneminde çok ağır öder.Sevgisizlik ve ilgisizlik Zeberceti içinden çıkılmaz bir bunalıma sokar ve hal içinden çıkılmaz bir mertebeye yükselir. *Zebercet sevilecek veya örnek alınacak bir karakter değil. Ama gerçek bir karakter.Toplumda çok örneği olan bir karakter. Zebercet... Bastırılmış cinselliğin,sevgisizliğin, yalnızlığın kurbanı... Hasta insanların hasta ettiklerinden Zebercet ...
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202348 okunma
Bilimsel deternizm günümüze kadar epey gelişti, lakin kimse bu fikri Fransız gök bilimci ve matematikçi Pierre-Simon Laplace'den ileri götüremedi. 1814' de Laplace, daha sonra Laplace'in şeytanı olarak bilinen şu postülatı ortaya koydu: Evrenin şimdiki halini geçmişin sonucu ve geleceğin nedeni olarak ele alabiliriz. Bir an için, evrenin tüm güçlerinin ve bunu oluşturan tüm varlıkların konumlarını anlayabilen bir canlı olduğunu düşünürsek ve bunun bu verileri inceleyebileceğini de düşünürsek, aynı anda evrendeki en büyük varlıklardan en küçük atomlara kadar her şeyi hesaba katarak bir hesap yaparsa, hiçbir şey belirsiz değildir ve gelecek de aynı geçmiş gibi, onun gözlerinin önündedir. Mevcut koşullarının mükemmel bilgisine ( ve evreni oluşturan tüm varlıkların konumları) ve evreni yöneten tüm kanunların bilgisine (evrenin tüm güçleri) sahip olduğumuz durumda, mükemmel tahminlerde bulunabilmeliyiz.( Gelecek ve gecmiş) gözlerinin önündedir.) Evrendeki her parçacığın hareketi, bir bilardo masasındaki topların hareketleri gibi öngörülebilir olmalıdır. Laplace, insanoğlunun bu görevi yerine getiremeyebileceğini kabul etti. Fakat zekamızı yeterince gelistirebilirsek ( ve yeterince hızlı bilgisayarımız olursa ) havayı ve diğer her şeyi öngörebilirdik, bu sayede de doğanın mükemmelliğini kavramış olurduk.
Sayfa 138Kitabı okudu
224 syf.
·
Not rated
Tanpınar'ın Modernizm Karşısındaki Temkinli Duruşu: Beş Şehir
Tarafımdan oluşturulmuş bu yorumun tüm hakları kitapyurdu.com'a aittir. 20. yüzyılın ilk yıllarında doğan Ahmet Hamdi Tanpınar, şair, yazar, edebiyat tarihçisi, akademisyen ve siyasetçidir. Kadı olan babasının görevi nedeniyle çocukluk ve ilk gençlik yıllarını çok farklı şehirlerde geçirmiştir. Tanpınar'ın yaşamının ilk yıllarında
Beş Şehir
Beş ŞehirAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201911.6k okunma
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.