Sen kalk üç günlük dünyaya aldan, üç kuruş için ahiretini sat! İnsan bu kadar küçülmemeli, kendini bu kadar hafife, basite almamalıdır! Sen kendini dünyaya satarken Allah da sana cenneti
satıyor. “Allah, mü’minlerden cennet karşılığında mallarını ve canlarını satın almıştır.” Bunu Allah söylüyor. Allah “sana emanet olarak verdiğim malı ve canı bana sat, karşılığında sana cennet ile cemalullah vardır; ama kendini bunun dışında bir şeye
satarsan bedavaya satmış olursun; istersen bütün dünya, bütün mevkiler, makamlar, memleketler senin olsun hiç fark etmez. Sen ebedi cenneti ve cemalimi bırakıp kendini bedavaya, çok ucuza,
geçici, fani bir şeye sattın, kendi kendine en büyük zulmü yaptın” buyuruyor.
Mü’minin mü’mince bir duruşu olmalıdır, mü’min, Allah’a döndü mü artık başka tarafa dönmemelidir. Allah ayet-i kerimede
mü’minleri anlatırken “mü’minler iman ettikten sonra asla şüpheye düşmeyen, mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad
edenlerdir” (Hucurat 15) buyurur. Bu nedenle Allah’a bir kere döndün mü
başka tarafa dönmemen lazım.
Hata, kusur, günah işlemek ve yanlış yapmak beşeri bir durumdur. Söylediklerim hata yapmakla ilgili değil imanla, Allah’ın hakkıyla ilgilidir. Sen Allah’ın hakkını teslim etmediysen istersen “ben hiç kimseye haksızlık etmedim, herkese hakkını teslim ettim” de, bu hiçbir mana ifade etmez; çünkü sen seni yaratan rabbine karşı nankörlük yaptıysan, onu kendinden perdelediysen, vahyini, peygamberini ciddiye almadıysan zaten kul olarak, bir insan olarak en büyük nankörlüğü yapmışsın demektir.
Mesela: