Hayatta olmak - Birden bu deyimin garipliğiyle şaşkına döndüm, sanki kimseye uygun değildi.
Ben diyerek yaşadığınız bu hayatta. Biz olabilecek bütün güzellikleri, yok ettiniz. Siz! 👉
Reklam
Bu hayatta her istediğimiz olmaz şükret,sabret ve dua et…..
Bazen degişirsin dönüşürsün bu ya zamanla olur ya da bir insanla sen farkına varmazsın ama hayatta yaşadığımız herşey tecrübedir..
Pirim Hz. Mevlânâ ..
Üzülme! Dert etme can! Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan, yürüyebiliyorsan, ne mutlu sana! Elinde olmayanları söyleme bana, elinde olanlardan bahset can! Üzülme! Geceler hep kimsesiz mi geçecek? Gidenler dönmeyecek mi? Yitirdiğin her ne ise, bir bakarsın yağmurlu bir gecede veya bir bahar sabahında karşına çıkmış. Bil ki güzellikler de var bu hayatta, gelgitlerin olmadığı bir hayat düşünebilir misin? Hüzün olgunlaştırır, kaybetmek sabrı öğretir.
Sayfa 114 - Indigo KitapKitabı okuyor
Bu hayatta hep Tom gibiydik..:(
Reklam
Sürgünden Ötesi
Sürgün limanlarından biri olan Trabzon'da 1863 kışında her gün yirmi ila elli Çerkes hayatını kaybediyor, izleyen bahann en kötü günlerinde ise bir günde 500 kişinin öldüğü oluyor- du; sadece Trabzon'da 300.000 kişinin öldüğü tahmin ediliyordu. 53 Bu korkunç tablo içinde hür ya da köle fark etmeksizin sahipsiz kalmış çocukların köle hükmünde satılmış olması da ihtimal dahilindedir. ltalyan tarihçi Fabio Grassi soykırım sonrasında hayatta kalabilen Çerkes muhacirlerin sefaletini şu şekilde ifade etmekteydi: Soykırım sonucunda hayatta kalmayı başaran Çerkes ailelerin pek çoğu, bir şeyler kazanmak ya da kurtarmak için kendi çocuklarını köle olarak satmış ya da satmaya kalkmıştır. O yıllarda Şeyhülislam'ın makamı, yasadışı biçimde köle olarak satıldığını iddia edenlerin şikayetleriyle dolup taşıyordu.
Devlete iş yaparak küpünü doldurmuş bir şirkette çalışan bir arkadaşım, kazandığım parayı beğenmeyerek geçen gün şöyle dedi bana: "Sömürülüyorsunuz, dos­tum.”Bunun üzerine düşündüm de, sahiden de öyle; ne var ki, madem hayatta sömürülmekten kaçmanın yolu yok, kendini beğenmişlerin, şöhret budalalarının, üzü­ntünün ya da imkânsızlığın peşinden koşanların yerine, kumaş tüccan Vasques’e kendimi sömürtsem daha iyi değil mi, diye de sormadan edemiyorum kendime. Bizzat Tanrı’nın sömürdükleri de var ki, bunlar bu dünyanın uçsuz bucaksız boşluğuna yuvarlanmış pey­gamberler ve azizlerdir.
Sayfa 36 - Can Yayınları
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.