(COK UZUN VE KİTAPTA HERBİR SÖZÜN DÜŞÜNÜLESİ EN NAİF BÖLÜMÜ) “ Momo, şimdi o büyük salonun içindeydi. Burası en büyük kiliseden daha görkemli, en büyük istasyonların salonlarından bile daha genişti. Güçlü sütunların üzerinde yükselen tavan neredeyse görünmüyordu. Etrafta hiç pencere yoktu. Kocaman salonu aydınlatan altın renkli ışık çevrede
TEFSİR KÜLLİYATINDA KADIN TASAVVURU
Şüphesiz kadın, erkeğe nispetle daha naif ve nazik, daha hassas ve kırılgan bir tabiata sahiptir. Ancak bunlar birer kusur ve eksiklik değil, yaratılış özellikleridir. Hatta kadını kadın yapan, onu cins-i latif kılan hususiyetlerdir. Ne var ki kadının doğasıyla ilgili bu özellikler bazı ayetlerin tefsirinde birer nakisa(eksiklik) olarak
Reklam
*naif
— Aklınıza ne gelirse... Eğer anlatacak bir şeyiniz yoksa, şu elinizdeki kitaptan söz edin bari... bilir misiniz, kitaplara çok saygım vardır benim. Kitapçı vitrinlerini seyretmeğe bayılırım. Ne düzenli dururlar raflarda... Bana sorarsanız, biraz aristokrattır kitaplar. Herhangi biri, kitapçıya gidip kitap satın alamaz sanırım, cebinde ne kadar çok parası olursa olsun. Sözgelişi ben... Bir kitapçıya girdiğimi, “bana falanca kitabı verin,” dediğimi düşünüyorum da... Olacak iş değil. Gerçekten bilmediğimiz şeyleri söylerler, yepyeni bir şeyler öğretirler mi bari? Hani, gerçekten işe yarayan, zor durumda kaldığımızda bize yardımcı olan şeyler... Değilse yazık! Ben bazı kitaplar okudum. Birtakım hikâyeler demek istiyorum. Memurları, çay içen kadınları falan anlatıyordu. Nasıl sıkıldım bilemezsiniz. Ben de memurum çünkü. Karımsa komşularıyla çay içmeğe bayılır. Bu hikâyeleri yazan ne diye böyle sıkıcı konulara el attı diye uzun boylu düşündüğümü de anımsıyorum. Belki de hiç memur olmamıştı ömründe. Çünkü, devlet dairelerini bilseydi gerçekten, oturup yazmağa, başkalarına da okutmağa kalkışmazdı. Belki de kendisi aylağın biriydi... Bakın, aylaklardan sözeden bir kitabı severek okuyabileceğimi sanıyorum. İnsana yaşamın böylesine aptal ve sıkıcı olmadığını öğreten kitaplar vardır değil mi? Bir yanlışlığı düzeltmeğe çalışan kitaplar... ama ben hiç aramadım onları. Belki vaktim olmadı. Hem insanın bir yerde denenmemiş bir umudu olmalı bence... Saklı kalmalı.
Sayfa 35
Felsefe ne işe yarar?
Son olarak felsefenin yararı veya gerekliliği, onun toplumsal kültürel işlevi ve felsefenin tarihsel gelişimi ile ilgili olarak birkaç söz söylemek istiyoruz.. Mongolfier kardeşler icat etmiş olduklan balonla ilk uçuşlarım yapmak istedikleri sırada, gösteriyi izlemek için meydanda toplanan seyirciler arasından biri, yanında bulu­nan saygıdeğer görünüşlü, yaşlı bir baya dönerek biraz da naif bir tavırla şu soruyu sorar: ‘İyi de bayım, bu ne işe yarar?’. Sözü edilen yaşlı bay -ki o sıralarda Fransa’yı ziyaret etmekte olan ünlü Amerikalı bilgin ve siyaset adamı Benjamin Franklin’dir- hoşgö­rülü bir şekilde gülümseyerek şu cevabı verir: ‘İyi de bayım, yeni doğmuş bir bebek ne işe yarar?’.
Her ne kadar böyle olsa da, hakikat isteminin kendisi hakkında ortaya koyduğu sorular bir yanıt gerektirir ve İyinin ve Kötünün Ötesinde’nin ikinci kısmının ilk bölümcelerinden biri, Ni­etzsche’nin kendi yanıtına dair bir ipucu sunar: “Başından beri, neredeyse tasavvur bile edilemeyen sınırsız bir özgürlüğün, en­dişesizlik ve kayıtsızlığın, yaşama
Roma'da hiçbir şekilde halk dinsizliği olmadı; halk hiçbir zaman inanmayı ve dua etmeyi bırakmadı. Ama kültürlü bir Romalı -bir Cicero, bir Horatius, bir imparator, bir senatör, bir eşraf mensubu- atalardan kalma tanrıların tuhaf cümbüşü içinde neye inanabilirdi? Yanıt kesindir: Bunların tek sözcüğü­ne bile inanamaz; 4 yy önce de inanmayan
Reklam
Brutus ve Caesar Konuşması
“Bütün Roma düştüğünü görmek için bekliyor,” dedi Decimus Junius Brutus. Uzaklara dalmış bakışların ve bir hamlede kendilerine dönecek sırtların arasından geçip banyoya doğru yürüyorlardı. “Çakallar kan kokusu almakta ustadır Brutus, ama ne var ki yara almış bir arslanı yakalayacak cesaretleri bile yoktur,” dedi Gaius Julius Caesar, aşağılayıcı
Dijitali Kullanırken Beynimizin Bazı İşlevleri Geriye Gidiyormuş
Genele açık olmayan (Whatsapp veya benzeri) kapalı mesajlaşma platformları da farklı bir sorun taşıyor: Buradaki insanlar, bu platformları “özel” olarak düşündükleri için hem çok daha özel sorun ve görüşlerini başkalarıyla paylaşabiliyor hem de sıklıkla günlük hayatta pek dahil olmayacakları “potansiyel olarak tehlikeli” konulara daha rahat
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.