Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Oblomov içini çekti: - Ah! Bu hayat, dedi. - Nesi varmış bu hayatın? - İnsana rahat vermiyor. Başını derde sokuyor. Ne olur, şöyle bir yatıp uyuyabilsem... Hiç kalkmadan...
“Tenime ilk kez bir erkek eli değdiği zaman cennetten bir kapı açılır, gülüşü tenime dokununca dünyalar benim olur ve bütün ömrümü ona adarım sanmıştım. Vücuduma bıraktığı tohumun her zerresinin hayat boyu birlikte takipçisi oluruz; kimse kırıp incitmesin diye gözümüzden sakınıp en iyi okulların en iyi sınıflarında yer alması için canımızı dişimize takarız demiştim. Nereden bilirdim ki bu dünyanın Günahkârlar Sarayı’na tahsis edildiğini...”
Sayfa 43 - Ange YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
''Kitapçıların ve çiçekçilerin bazı özellikleri olmalıdır Olric. Gelişigüzel insanlar bu mesleklerin içine girmemeli. Kitaplar ve çiçekler özel itina isteyen varlıklardır. Ne yazık, bu meslekler de artık olur olmaz kimselerin elinde, sattıklarıyla ilgileri olmayan kişilerin. Durmadan kitaplara ve çiçeklere eziyet ederler, onlara nasıl davranılacağını bilmezler. Bana kalırsa, bir “kitapları koruma derneği” kurmalı ve kitaplara kötü muamele edilmesini önlemeli...''
Sayfa 576
Bir travmadır çocuk kalmış kalpler için büyümek
Küçüktük...; Mucizelere dil çıkaran, bir varmış bir yokmuşlarla büyütülmüş hayat dolu çocuklardık. Elma şekerine, tavşan balona, pamuk helvaya havalara uçardık, Saklambaç oynardık, ip atlardık, seksekle zıp zıp zıplardık. Çocuk öldürmez tahta silahlarımız, füzeden hızlı sapan taşlarımız, bomba sesinden korkmaz kağıt kuşlarımız vardı. Düşünmezdik bu dünyanın kara yüzünü, tüm kötülüklere inat içimiz dışımız bahardı. Minicik yüreklerimize, kocaman dünyaya yetecek kadar sevgi sığardı. Büyüdük...; Ne sihirli güçlerimiz, ne çocuksu düşlerimiz, ne de yürekten gülüşlerimiz kaldı. Nereden bilecektik, büyüyünce hayatın bizi sobeleyeceğini, Su katılmamış acılarla canımızı yakacağını, büyüdükçe mutlu günleri elimizden alacağını. -Gözleri buğulu, saçları yağmurlu kızım, ne olur büyütme çocuk yanını...!-
-Ah bu hayat, dedi. -Nesi varmış bu hayatın? -İnsana rahat vermiyor. Başını derde sokuyor. Ne olur, şöyle bir yatıp uyuyabilsem... Hiç kalkmadan...
Sayfa 493Kitabı okudu
Sık sık düşündüğüm:
"Biraz daha uyusam ve tüm bu saçmalıkları unutsam nasıl olur?
Sayfa 2 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dertleşmek akarsu gibidir, içinizdeki pisliği alıp götürür.
-Ah bu Dünya !... Camlar kırılır sesten durulmaz. Canlar kırılır hiç ses duyulmaz.- . Ah ne çok yaralı insan var, Bazılarının ömrü hayal kırıklıklarıyla kalp kırıklıklarıyla geçer. Hayata kırgın bakışı, olur olmaz uzaklara dalışı hep ondandır. Ancak, -Kimse kimsenin sessizliğini duymaz, Herkesin sessizliği kendine yapışır.- -Gözyaşını su damlası sanırlar, yüreği bulutlu olmayanlar.- . -İnsan gidecek yolu olduğu için değil, varacak yeri olmadığı için huzursuzdur.- . -Her şeyi içime ata ata, yüreğimin boşluğu İstanbulun çöplüğüne döndü. Oysa, Dertleşmek akarsu gibidir, içinizdeki pisliği alıp götürür.
İşte Bu
Dünyada bulunmanın bir gayesi olmalı. İnsan bir işe yaramalı. Yoksa her şey korkunç derecede karman çorman olur.
Sayfa 325 - Aylak Adam YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.