Batı Çetesinin Derdi Nedir? Türkiye Cumhuriyeti'ni kaybetmek istemiyor. En önemlisi Türkiye Cumhuriyeti'nin yarım kalan Atatürk devrimlerinin tamamlanması adına bir yönetime geçmesine hiç tahammül edecek hali yok. Şu anda ki yumuşak karın bol taviz veren mecburiyet ya da aynı yolun yolcusu diğer cenahtan birileri bunun için
Kitaplar onları okuduğun ruh hallerine göre farklı izlenimler bırakırlar. İlk okumada sana banal gelen bir kitap ikinci sefer içinde yangınlar tutuşturabilir çünkü bu arada bir acı yaşamışsındır, bir yolculuk yapmışsındır ya da sevdalanmışsındır. Yani herhangi bir kaza geçirmişsindir.
Reklam
Şehrin gürültüsü çatıya kadar yükseliyor ama uğultudan başka bir şey duymuyorum. O uğultu içimden mi geliyor onu bile anlayamıyorum artık. Hiçbir şeyi anlamak da istemiyorum zaten. Anlamaktan bıktım, dinlemekten bıktım, beklemekten... En çok da beklemekten. Uzun bir bekleyişten başka bir şey olmayan hayatımın son bekleyişinin içindeyim bu sefer. Geleceği bekliyorum. O da beni bekliyor. Birazdan karşılaşacağız, hissediyorum. Bu kavgadan sağ çıkabilecek miyim bilmiyorum fakat bir önemi yok artık. Bundan sonra beklemek olmayacak, son bu. Cezamı önden çekmiş gibi hissediyorum. Ölsem bile rahat edeceğim, öldükten sonra beklemek de bitecek. Cennet cehennem meselesi filan ilgilendirmiyor beni, her ne olacaksa olsun artık hiçbir şeyi beklemem gerekmeyecek. Yanacaksam da yanacağım yani, gerçekten önemli değil benim için artık.
"Bu sefer mutlu son olmasını sağlayacağım."
O esnada, öleceğini biliyordu bile. Karar verilmişti; çevresini fazlasıyla doğru anlamış, ama kendisini ve kalıcı etkisini anlamayı ıskalamış bir hayatın mantıksal sonucu olarak (intihar). Tucholsky 19 aralık 1935'de zehri içtiğinde, kendisini huzur içinde göçmesine izin verilmesini ve doktor çağırılmasın istediği bir not bırakıyor. Elbette kulak asılmıyor bu isteğe, çünkü böylesi son arzular pek ender saygı görür (ve tutulur). Ama tüm doktor sanatı beyhude. Birçok kez ileriyi (iyi) gören bu sefer de iyi hazırlanmış. 21 aralık 1935'de Tucholsky zamanın dışına çıkıyor.
Sayfa 169Kitabı okudu
Kur’an’da Var Olan İçki Ayetlerinin İniş Hikâyesi
“Ömer, içkinin zararlarını ve yaptığı tahribatı göz önüne alarak bir gün Muhammed'in yanında, "Ya Rab, müminlere içkinin yasağı konusunda faydalı açıklamalarda bulun, ayetler gönder" diye duada bulunuyor. Onun bu isteği üzerine, kesin yasak içermeyen Bakara Suresi'nin 219. ayeti iniyor. Bu ayette özetle, "(Ey Resulüm!)
Sayfa 61 - Berfin YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.