Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Başıma neler geliyor ve seni arayamıyorum ve bu da başıma gelenlerin en kötüsü...
Güüüü 🎶 naaay 🎶 dıııın sevgili okuyucu    🌸 🍀Nasıl uyanırsan öyle devam edecek gün. 🍀Kendini ne kadarına layık görürsen o kadarını yaşayacaksın. 🍀Neyi alıp kabul edersen onu yaratacaksın. 🍀Ne olmayı, kim olmayı seçersen, o olacaksın. 🍀Hayatın sana nasıl geldiğini düşünürsen, öyle gelecek sana. 🍀Hayatın zor olduğunu düşünürsen zoru, kolay olduğunu düşünürsen kolayı yaşayacaksın. 🍀Sende başlayıp sende biten, sen ne isen, olduğu gibi sana dönen bir yol bu. 🌸Ben kahkahayım. 🌸Ben sağlığım. 🌸Ben neşeyim. 🌸Ben parayım. 🌸Ben gücüm. 🌸Ben farkındalığım. 🌸Ben ışığım. 🌸Ben aşkım 🌸Ben sevgiyim. 🌸Ben bir mucizeyim, mucizenin ta kendisiyiiimm 🌿HAYATIN TÜMÜ BANA NEŞE KOLAYLIK VE İHTİŞAMLA GELİR. Aşkla gelir. Huzurla gelir. Parayla gelir. Sevgiyle gelir. Kahkahayla gelir. Bolluk bereketle gelir. Mucizelerle gelir 🌿 🌸Bugünün hediyeleri neler? Bugünün mucizeleri nelerdir? Hepsini sevgiyle alıp kabul ediyorum. 🌸
Reklam
CNN Sunucusu Erin Burnett: ABD'nin İsrail'e verdiği güçlü bombalar Gazze'deki sivilleri öldürmek için kullanıldı mı? 🗣 ABD Başkanı Joe Biden: 💢 Gazze'de bu bombalar ve nüfus merkezlerine yönelik müdaheleler nedeniyle siviller öldürüldü. Şunu açıkça belirttim ki, eğer İsrail Refah'a girerse - henüz Refah'a kapsamlı şekilde girmediler asla silah tedarik etmeyeceğiz. 💢 İsrail'in son dönemde Orta Doğu'dan gelen saldırılara cevap verme kabiliyetini sağlamaya devam edeceğiz. Ama sivillere yönelik kullanılması için top mermilerini tedarik etmeyeceğiz.
Dünyanın en kötü hissi birisi için sandığın kadar önemli olmadığın ve onu bu kadar önemsediğin için aptal gibi hissettiğin zamandır.
Bu hayatta en merhametsiz İnsan kimdir biliyor musunuz? Karşısındaki insanın sabrını, İyi niyetini, vicdanını ve merhametini Kullanan insandır!!! Bu yüzden ki; "Merhamer her kalbe, misafir olmaz."
Şu Çılgın Türkler
Silahlı milletin en canlı örneği Türklerdir. Bu diyar köylüsünün orak, katibinin kalem ve hatta kadınlarının etek tutuşunda silaha sarılmış bir pençe kıvraklığı vardır. Türk ata biner gibi oturur, keşfe yollanan asker gibi uyanık yürür. Alman General Helmuth Karl Bernhard von Moltke
Reklam
"Ayrıcalıklı herhangi bir insan, gerçek mahkûmiyetin ne olduğunu bilebilir miydi?.. Biri soğuklarla, alevlerin yakıcı harıyla pişmeye memurken diğeri, dost ve ahbaplarını ayaklarının en tok kıvrımlarıyla ezerek yukarı çıkıyor, sesini soluğunu mutlak surette kesiyordu. Bu acımasızlık, bir parça hevesle yahut lalettayin anlatılarla hissizliğe indirgenemezken, doğruların sillesi de anlaşılmadan, anlaşılmayan olarak kalamazdı. Binlerce ölüm ve trilyonlarca katil... kimin haksız olduğunu konuşmak için zindanlara sormalı! Sormalı ki bizlere parmaklıklar göğsümüze tek hamlede gerçeği çalmalı! Bilinmezdi, bilemezdi ikiyüzlüler, sıcak evlerinde sakince, kaypak ve umarsızca oturmuş diğerlerini ahlaksızca, hiçbir eyleme, hiçbir gerçeğe yer vermezken... birimiz, diğerimizden bu yüzden koptuk işte; sevgimizin yerine lanetler, dostluğumuzun yerine riyakarlık, sevdamızın yerine kayırmalar, insanlığımızın yerini ise cimrilik ve namertlik aldı. Zannedilirse görüldü, ta içlerine kadar; soluyan, titreyen ve acıyan bu ruhun büyüklenmelerden uzak kallavi bedeni! Fazla söze yok, mahkûmlarız ve acı bir ölüme yol alıyor gibiyiz." D.p
"Zülfü Livaneli’nin de dediği gibi.. Durduk yere kendimi çok hüzünlü ve kırgın hissediyorum. Kimbilir hangi birikmiş olayların ruhuma yansıması bu...'
Bekleyen her şey bir gün solar ve ölür. Bu bir papatya da olabilir veyahut bir umut da. *Sabahattin Ali.
David Eagleman
“Beyin bilimi hafızanın gizemlerini çözüyor ve bu heyecan verici hikâyeyi anlatmak için Dr. Genova’dan daha iyisini bulamazsınız.”
Reklam
Hatırla!
Unutmaya yönelik korkularımız yalnızca yaşlanmaktan veya Alzheimer’dan değil, aynı zamanda belleğimizin veya hatırlama yetimizin herhangi bir kısmını yitirmekten korkmakla da ilgilidir. Hafıza, işleyişimizin ve kimliğimizin o kadar merkezindedir ki unutkan olmaya başlamanız; kelimeleri hatırlayamamanız; anahtarlarınızı, gözlüklerinizi,
Kadınların kahhar ekseriyeti kendisi giyinmez
ispatı da kız yurtlarında ki kızların paspal halidir. Sezen bu sözleri ihtiyarladıktan sonra söyledi. Gençken Uzay'a yahut Onno'ya kendini beğendirmek için giyimine, kilosuna dikkat ettiğine emin olabilirsiniz. İhtiyarladıktan ve artık hayatına birini almak istemediğinden "Artık kendim için giyiniyorum" kafasına ulaşmış.
iس raaˇ

iس raaˇ

@esraaozkann
·
08 Mayıs 17:28
"Kendim için makyaj yapıyorum. Spor yapıyorum, bakım yapıyorum. Hepsi iyi hissetmek için. Kimin neyi beğendiği umrumda bile değil değil. Aynadaki kadın bana göz kırpıyor, bu yeterli." Sezen Aksu
Çağın Getirdiği Bir Yalnızlık İçindeyiz Seninle
Biliyor musun? Seninle aynı duyguları yaşıyorum. Okuduğum hiç bir kitaptan tat almamaya başladım. Yediğim yemekten, içtiğim su bile tatsız. Eskiden az da olsa neşe dolu biriydim. Hayata karşı umudum vardı şimdi hiçbiri yok. Kendimi sadece uykuya vermek istiyorum. Yaşadığım bu dönemi atlatmak bana zor ve acı geliyor. Bir ara durmadan kitap okudum, kendimi iyi de hissettim ama onun da sonu geliyormuş. Bil ki çoğu insan senin yaşadığın duyguları yaşıyor şu an. Her şeyi bomboş geliyor. Bana öyle geliyor. Ne zaman toparlanırım bilmiyorum. Bildiğim tek şey geç olmasın. Geç olursa o zaman kendimi hiç affetmem. Umarım sen de geç olmadan yeniden hayata dönersin. Mutlu olmak çokta önemli değil bunu bil. Sadece gününü güzel değerlendir. Gününü güzel değerlendirdiğin zaman bir bakmışsın, gün geçtikçe hayata farklı bakmana neden olur. Umarım yazdıklarım bir nebze de olsa iyi gelir sana. Bu duyguları yaşayanın sen olmadığını bil. Artık herkes bu durumda... Çağın getirdiği bir yalnızlık içindeyiz seninle.
Yıllarca önce Amerika'nın Missisipi nehrinde, nehrin bir yakasından ötesine yolcu taşıyarak geçimini sağlayan yaşlı bir kayıkçı, kayığındaki küreklerden biri- sine "İnanç", diğerine "Çalışmak" yazmış. Sebebi sorulduğunda bu güngörmüş kayıkçı: "Nehri karşıdan karşıya geçmek için her iki küreğe de ihtiyaç var. Çalışmaksızın inanç ve inancsız çalışmak sizi bir daire de döndürür durur. Hayat yoluna tek kürekle çıkmak da nehri tek kürekle geçmeye çalışmaktan farksızdır. Hiçbir yere gidemezsiniz." demiş.
Eğitim politikalarında önceliğimiz; bu toprakların iklimiyle ve ruhuyla bezenerek yetişmiş ve yetiştireceğimiz gençlerimizle, tarihin akışını değiştirmek, insanlığa yeniden umut olmak olmuştur, olacaktır… Bu öncelikler ışığında,sonunda sıfırlar olmadan da eğitim politikaları geliştirmek, dünyada Eğitim 5,0’ın gerisinde/gölgesinde kalmamak, tüm bu söylenenlerin ötesinde bir anlayış gerçekleştirmek, Türkiye yüzyılını birlikte inşa etmek mümkün… bbnhaber.com.tr/yazarlar/yilmaz...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.