bildiği bir şey değil insanların bakma teârüflerine onların! hangi hakikatte sebat ettiler, hangi yola doğru deyip gittiler? üç kişinin fikri değil müttehid her biri eşhâs kadar münferid hepsi de davâ-yı isabettedir. kim hakem olsun, o da hayrettedir. dünkü hakikat bugün olmuş hayal, şimdiki de yarına kalmak muhâl! işte şu söz en güzel, en muhtasar: cehlini bilmek gibi olmaz hüner.
Sayfa 206 - bir hasbihaldenKitabı okuyor
Milli mücadele sadece İslam'ı değil bütün Doğu'yu kurtarmıştır.
800 sene evvel, Sakarya vadisinde Haçlılara başarıyla karşı koyan Kılıçarslan'ın Selçukîleri, yani Anadolu Türkleri yerinde, bugün İsmet Paşa'nın Osmanlıları, yani yine Anadolu Türklerikavrayamıyoruz bulunuyor. Tarih, asırlar ölçen koca pergeliyle, İnönü muharebelerinin büyüklüğünü takdir edecektir. Biz, belki bugün, bu müdafaanın kıymet derecesini hakkıyla tahmin edemiyoruz; belki bugün Sakarya vadisinde, İnönü kayalıklarında yalnız Türkiye'nin değil, yalnız İslam âleminin de değil, bütün Doğu'nun,kavrayamıyoruz dolayısıyla bütün Avrupa'nın ve dolayısıyla bütün âdemoğullarının gelecekteki hayatına tesir edecek çok muazzam bir tarihi vaka cereyan ettiğini kavrayamıyoruz.
Reklam
📍Baykar'dan sonra, şimdi de Türk Hava Yolları hedefe konmuş galiba. Üst düzey yöneticilerinin aldığı maaşlar sosyal medyanın dilinde. Gelin size biraz meseleyi izah edeyim. Türk Hava Yolları, tartışmasız olarak dünyanın en iyi 10 havayolu şirketi arasında ve dünyada, uçuş destinaayonları en fazla olan kuruluş. Peki bazı rakip havayolu
Sonuçta hepimiz, hayatta kalanların çocukları değil miydik? Savaşlar, depremler, kuraklıklar, katliamlar, salgınlar, işgaller, kavgalar ve felaketlerden sağ çıkanların çocukları... Dolandırıcıların, hırsızların, katillerin, yalancıların, muhbirlerin, hainlerin, batan bir gemiden ilk kaçanların ve de başkalarının ellerindeki cansimitlerini söküp alanların çocukları... Sağ kalmayı bilmiş olanların... Sağ kalmak için her şeyi, ama her şeyi göze almış olanların... Bugün hayattaysak eğer, soyağacımızdan birileri “Ya o ya ben!” dediği için değil miydi? Belki de kötülüğün ağır basması bile değildi bu. Doğal olandı... Sadece bize çirkin geliyordu, o kadar..
Beynim beni aldatıyor Legolas. Saçlarıma dokunuyorum. varmış gibi. Aynalara bakamıyorum hâlâ. Son baktığımda tanıyamadım kendimi. Selam verip kaçtım. Sarı saçlar yok, ayna yok.. Dostum Kara Kurt
yusuf
yusuf
dedi ki toparla kendini. Mutlu ol. Tamam dedim. Hani insanlar alışılmış şekilde olağan cevap verir ya.. ôyle işte. Bugün mutlu olayım bari bir takla atayım dedim. Evet Legolas evet mutlu olmayı takla atmak sanıyorum hâlâ çocukluğumda ki gibi. Ve evet Legolas sehpaya çarptım. Hayat da böyle değil mi? Hep çarpıyoruz bir şeylere ya da birilerine. Ya da onlar çarpıyor bize. Kedilerim de tepeme çıktılar o an. Manyak kedilerim. Sahiplerine benzermiş kediler. Yarın yine yazarım. Not; Sarı saçlarını kıskanıyorum Allahsız. Savurup durma. Olan var olmayan var.😵😡
Şu zehirlenme düşünülenden de öteye gitmektedir: bugün "idealist" gibi hissedilen ve üstün bir soydan gelindiği için gerçekliğe tepe- den ve yabancılaşmış bakmanın hak sayıldığı her yerde teologlardaki kibir-içgüdüsüne tekrar tekrar rastladım... İdealist, aynı din adamları gibi bütün büyük kavramları elinde tutar ve sadece elinde de değil! O, bu kavramları iyi niyetli bir küçümsemeyle "akla", "duyulara", "haysiyete", "lüks hayata" ve "bilime" karşı kullanır ve kendini, sanki bunlar, üzerinde saf egoizm içinde bulunan "aklın" yüzdüğü, zarar verici ve kışkırtıcı kavramlarmış gibi onlardan üstün görür.
Reklam
Hazinen bugün Hazinen şimdi Hazinen burada, yanındaki Devam edeceksin kaldığın yerden Dün olanları bilenler sana inanamamalı "Dün o bur'da değil miydi?" demeliler "O dünden gelmiyo' mu?" Ben dünden gelmiyorum Ben dünden gelmiyorum Ben dünden gelmiyorum Demelisin #nilkaraibrahimgil
Hiçbir çocuk sevgisiz büyütülmeyi haketmiyor
"N'oldu, Zezé?" "Hiç, Godóia... Neden kimse beni sevmiyor?" "Hep hinlik peşindesin de ondan." "Bugün tam üç kez dayak yedim, Godóia." "Hak etmedin mi ki?" "Ondan değil. Kimse beni sevmediğinden herkes bana vurmak için bahane arıyor."
Sayfa 109 - Can Sanat YayınlarıKitabı okuyor
Biz pek şaşkın varlıklarız: Filanca hayatını işsiz güçsüz geçirdi, deriz; bugün hiçbir şey yapmadım, deriz. -Bir şey yapmadım ne demek? Yaşadınız ya! Bu sizin yalnız başlıca işiniz değil, en parlak, en şerefli işinizdir.
..gelecek nesillerin, suskun ve sineye çekilmiş bir işkence olayı ile değil, hakkını sonuna dek aramış doğruların peşinden koşmuş, yaşadıklarının hesabını sormuş, bası dik müminler ile karşılaşması bugün yaşananların hasır altı edilmemesiyle mümkün görünüyor.
Sayfa 334 - Ekin yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Biz pek şaşkın varlıklarız: Filanca hayatını işsiz güçsüz geçirdi, deriz; bugün hiçbir şey yapmadım, deriz. - Bir șey yapmadım ne demek? Yaşadınız ya! Bu sizin yalnız bașlıca işiniz değil, en parlak, en onurlu işinizdir.
Sayfa 43
Bugün bir söz okudum burada da kayıt olsun istedim, bir gün (çokca uyuyup, of ne kadar.cok uyumuşum dediğim bir gün) geriye dönüp "o zaman ne düşünmüşümdür? nasil hissediyordum"diye düşünmek hep hoşuma gitmiştir.. Bu bir zaman makinesi değil mi ? Diyor ki söz( kime ait bakmadım bile) Yükmüşüm yada yokmuşum gibi hissettiren hayatlardan hep çıktım. Herzaman gemiler batmaz, bu sefer sular cekildi..
Bugün de hâlimiz iyi değil: Ümmet olarak paramparçayız, coğrafyalarımız işgal altında, namuslarımız kirletilmiş, çoluk çocuğumuz yetim kalmış, dünyanın her tarafından feryatlar yükseliyor...
Sayfa 29
Resim